English Turkish Medicals
ELYTROPTOSIS : English Turkish Medicals
Vagina duvarlarının aşağıya sarkması, vagina prolapsusu
EMACIATION : English Turkish Medicals
Zayıflatma;
Sıcaklık
EMANATION : English Turkish Medicals
Emanasyon: Bir cisimden intişar eden koku veya buhar veya ışın, radiumun parçalanmasından meydana gelen radyoaktif soy gaz
EMANOTHERAPY : English Turkish Medicals
Emanasyonlar vasıtasıyle yapılan tedavi
EMASCULATED : English Turkish Medicals
Kastre edilmi, hadım
EMASCULATION : English Turkish Medicals
Hadımlık;
Cinsi iktidardan mahrum etme veya edilme;
Penis veya testisin çıkarılması
EMBALM : English Turkish Medicals
Tahnit etmek, ölüyü bozulmaması için ilaçlamak, mumyalamak
EMBALMER : English Turkish Medicals
Tahnitçi
EMBALMING : English Turkish Medicals
İlaçlarla cesedi çürümeden muhafaza etme, tahnit, mumyalama
EMBEDDING : English Turkish Medicals
n.
Gebelik mahsülünün uterus dvarına tutnarak yuvalanması, gebelik mahsülünün implantasyonu;
Histolojik muayene için alınan doku parçasının parafin veya benzeri sert bir madde içinde tesbit edilmesi (Bu işlem dokudan mikroskopik muayene için ince kesitler alınmasını kolaylaştırır)
EMBOITEMENT : English Turkish Medicals
Döllenmiş ovum içinde, ilk oluşumundan itibaren kişinin minyatür halinde tam şekli ile mevcut oldğunu kabul eden eski görüş, performasyon teorisi
EMBOLALIA : English Turkish Medicals
Manasız söz ve kelimeler kullanımı ile belirgin konuşma, özellikle delide görülen manasız konuşma şekli, abes konuşma
EMBOLE : English Turkish Medicals
Bakınız: Emboly
EMBOLECTOMY : English Turkish Medicals
Kan damarının kesilerek tıkacı çıkarma ameliyesi, ambolektomi
EMBOLIC : English Turkish Medicals
Tıkaca ait
EMBOLIFORM : English Turkish Medicals
Tıkaçbiçim, emboliform
EMBOLISM : English Turkish Medicals
Bir kan pıhtısının (thrombus) kan damarını tıkaması, ambolizm
EMBOLIZATION : English Turkish Medicals
Kapanması gereken herhangi bir damar veya damarları tıkama amacıyla dolaşıma bu işi gerçekleşitrecek etkili maded enjekte etme, embolizasyon
EMBOLOGENIC : English Turkish Medicals
Emboli meydana getirme özelliği olan, emboli yapabilen
EMBOLUS : English Turkish Medicals
tıkaç
EMBOLY : English Turkish Medicals
Bir damarın başka bir yerden gelmiş bir pıhtı ile tıkanması, emboli
EMBROCATION : English Turkish Medicals
hasta ibr organı su veya yağla oğma;
Böyle kullanılan sıvı
EMBRYECTOMY : English Turkish Medicals
Rahimdışı embriyon veya fetusun ameliyatla çıkarılması
EMBRYO : English Turkish Medicals
Gebeliğin dördüncü ayının başına kadarki devrede tohum,
İlkel gelişme devresindeki organizma, embriyon
EMBRYOBLAST : English Turkish Medicals
Blastosist'te ilerde embriyo'yu oluşturacak olan hücre kümesi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani