Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Nuclear Science

English Turkish Nuclear Science
BUCKLING : English Turkish Nuclear Science

akıbüküm,büküm

BUFFER : English Turkish Nuclear Science

ayırıcı,tampon

BUFFER SOLUTION : English Turkish Nuclear Science

tampon çözelti

BUFFER ZONE : English Turkish Nuclear Science

tampon bölge

BUILD-UP : English Turkish Nuclear Science

artış, takviye, yığılma , inşa etme

BUILD-UP FACTOR : English Turkish Nuclear Science

üyüme faktörü, artış faktörü, çoğalma faktörü, radyasyon birikim faktörü,yığılma etkeni

BUILT-IN REACTIVITY : English Turkish Nuclear Science

yedek reaktiflik

BULK : English Turkish Nuclear Science

yığın, kütle

BULK CONCENTRATION : English Turkish Nuclear Science

kütlesel derişim

BULK DENSITY : English Turkish Nuclear Science

yığın yoğunluğu,kütlesel yoğunluk,yığma yoğunluğu

BULK IRRADIATOR : English Turkish Nuclear Science

yığın ışınlayıcı

BUNDLE END FLUX PEAKING : English Turkish Nuclear Science

demet ucu akı yükselmesi

BUNDLE EXTREMITIES : English Turkish Nuclear Science

demet uçları

BURIAL GROUND : English Turkish Nuclear Science

adyoaktif made mezarlığı,radyoaktivite gömme yeri (radyoaktivite mezarlığı)

BURN OUT FUEL : English Turkish Nuclear Science

yanmış yakıtlar

BURN UP : English Turkish Nuclear Science

yanma,yanma oranı

BURN-UP FRACTION : English Turkish Nuclear Science

yanma kesri

BURNABLE POISON : English Turkish Nuclear Science

tüketilebilen zehir,yanabilen zehir,yanabilir zehir, tükenebilir reaktör zehiri, nötron yutucu

BURNER REACTOR : English Turkish Nuclear Science

yakıcı reaktör

BURNOUT : English Turkish Nuclear Science

yanma, tükenme

BURNOUT HEAT FLUX : English Turkish Nuclear Science

kavrulma ısı akısı

BURNOUT POINT : English Turkish Nuclear Science

tükenme noktası,kavrulma noktası

BURNOUT RATIO : English Turkish Nuclear Science

kavrulma oranı