English Turkish Redhouse
RING BINDER : English Turkish Redhouse
klasör
RING TRUE : English Turkish Redhouse
doğru gibi gelmek
RING UP : English Turkish Redhouse
-e telefon etmek
RINGLEADER : English Turkish Redhouse
ing.lead.errîng'lidır isim çete başı, elebaşı
RINGLET : English Turkish Redhouse
ing.letrîng'lît isim
saç lülesi.
ufak halka
RINK : English Turkish Redhouse
inkrîngk isim paten sahası
RINSE : English Turkish Redhouse
inserîns fiil
çalkamak, çalkalamak, durulamak.
suyla yıkayarak
i temizlemek: Rinse the soap off your hands. Ellerindeki sabunu suyla çıkar. isim
çalkama, çalkalama, durulama.
(saçı hafifçe boyamak için kullanılan) boya
RIOT : English Turkish Redhouse
i.otray'ıt isim
kargaşa.
ayaklanma, isyan.
cümbüş, eğlenti. fiil
kargaşa çıkarmak.
ayaklanmak, isyan etmek
RIP : English Turkish Redhouse
iprîp fiil (ripped, ripping)
yırtmak; yırtılmak.
yarmak; yarılmak.
up/out
i sökmek; sökülmek.
up
i parçalamak.
hızla ilerlemek veya koşmak. isim
yırtık.
yarık.
dikiş söküğü
RIP OFF : English Turkish Redhouse
argo
i çalmak,
i yürütmek.
i soymak.
i dolandırmak
RIP OPEN : English Turkish Redhouse
yırtıp açmak
RIPE : English Turkish Redhouse
iperayp sıfat
olmuş, olgun.
tam vakti gelmiş
RIPEN : English Turkish Redhouse
ip.enray'pın fiil olgunlaştırmak; olgunlaşmak
RIPOFF : English Turkish Redhouse
ip.offrîp'ôf isim, argo hile, üçkâğıtçılık
RIPPLE : English Turkish Redhouse
ip.plerîp'ıl isim
dalgacık.
hafifçe dalgalanma. fiil hafifçe dalgalanmak; hafifçe dalgalandırmak
RISE : English Turkish Redhouse
iserayz fiil (rose, risen)
yukarı çıkmak, yükselmek.
yükselmek, artmak.
kalkmak, ayağa kalkmak.
kalkmak, yataktan kalkmak.
(ekmek, hamur v.b.) kabarmak.
(güneş, ay) doğmak.
ortaya çıkmak, gözükmek, belirmek.
(nehir) doğmak, çıkmak.
(rüzgâr) kuvvetlenmek.
up ayaklanmak, isyan etmek. isim
artış, yükseliş.
yükselme.
doğuş.
bayır, tepe.
İngiliz İngilizcesi (maaşta) zam.
meydana çıkış
RISE TO THE OCCASION : English Turkish Redhouse
zoru başarabileceğini göstermek
RISK : English Turkish Redhouse
iskrîsk isim
tehlike, risk, riziko.
sigorta edilen kimse veya şey. fiil
tehlikeye atmak.
göze almak
RISK ONE'S NECK : English Turkish Redhouse
hayatını tehlikeye koymak
RISKY : English Turkish Redhouse
isk.ysıfat tehlikeli, rizikolu
RITE : English Turkish Redhouse
iterayt isim ayin, dinsel tören
RITUAL : English Turkish Redhouse
it.u.alrîç'uwıl sıfat
ayine ait, dinsel törene ait.
âdet edinilmiş. isim
ayin.
âdet, alışkı
RIVAL : English Turkish Redhouse
i.valray'vıl isim rakip. sıfat rekabet eden. fiil
.. kadar iyi olmak.
ile rekabet etmek
RIVER : English Turkish Redhouse
iv.errîv'ır isim ırmak, nehir
RIVET : English Turkish Redhouse
iv.etrîv'ît isim perçin. fiil perçinlemek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani