English Turkish Redhouse
ROSEBUD : English Turkish Redhouse
ose.budroz'b^d isim gül goncası
ROSEBUSH : English Turkish Redhouse
ose.bushroz'bûş isim gül ağacı
ROSEMARY : English Turkish Redhouse
ose.mar.yroz'meri isim biberiye
ROSIN : English Turkish Redhouse
os.inraz'în isim (katı) reçine, kolofan
ROSTER : English Turkish Redhouse
os.terras'tır isim
askeri subayların nöbet sırasını gösteren liste/defter.
isim listesi
ROSTRUM : English Turkish Redhouse
os.trumras'trım isim (rostrums/rostra) kürsü
ROSY : English Turkish Redhouse
os.yro'zi sıfat
gül gibi.
gül rengi, gül renkli; kırmızı, al.
ümit verici.
şen
ROT : English Turkish Redhouse
otrat fiil (rotted, rotting) çürümek; çürütmek. isim
çürüme.
çürük.
İngiliz İngilizcesi saçma, zırva
ROTARY : English Turkish Redhouse
o.ta.ryro'tıri sıfat dönen, döner, dönel
ROTARY PRESS : English Turkish Redhouse
otatif, dönerbasar
ROTATE : English Turkish Redhouse
o.tatero'teyt fiil
dönmek; döndürmek.
sırayla çalışmak; sırayla çalıştırmak.
dönüşümlü olarak ekmek
ROTATION : English Turkish Redhouse
o.ta.tionrotey'şın isim
dönme.
devir.
rotasyon
ROTE : English Turkish Redhouse
oterot isim bakınız by rote
ROTOR : English Turkish Redhouse
o.torro'tır isim
rotor, döneç.
helikopter pervanesi
ROTTEN : English Turkish Redhouse
ot.tenrat'ın sıfat çürük, bozuk, çürümüş, kokmuş; cılk (yumurta)
ROTTEN TO THE CORE : English Turkish Redhouse
(ahlakça) temelden çürük, kokuşmuş
ROTUND : English Turkish Redhouse
o.tundrot^nd' sıfat
yuvarlak, toparlak.
tombul.
dolgun ve kuvvetli (ses)
ROTUNDA : English Turkish Redhouse
o.tun.darot^n'dı isim üstü kubbeli yuvarlak bina veya oda, rotond
ROUGE : English Turkish Redhouse
ougeruq isim allık. fiil allık sürmek
ROUGH : English Turkish Redhouse
oughr^f sıfat
pürtüklü, pütür pütür; tırtıklı, tırtık tırtık.
kaba: rough wool kaba yün.
kaba biçilmiş (çimen).
bozuk (yol, kaldırım).
engebeli (arazi).
dalgalı (deniz, su).
fırtınalı (hava); şiddetli (rüzgâr).
kaba, görgüsüz (kimse).
kaba, incelikten yoksun.
zor, sıkıntılı.
kaba, son şeklini henüz almamış.
kulağa hoş gelmeyen, kulağı rahatsız eden. isim külhanbeyi
ROUGH IT : English Turkish Redhouse
(bir süre için) ilkel şartlar içinde yaşamak
ROUGH UP : English Turkish Redhouse
-i hırpalamak
ROUGH USAGE : English Turkish Redhouse
hoyratça kullanma
ROUGHCAST : English Turkish Redhouse
ough.castr^f'käst isim kaba sıva. fiil (roughcast)
taslağını yapmak.
kaba sıva ile sıvamak
ROUGHEN : English Turkish Redhouse
ough.enr^f'ın fiil
pürüzlendirmek; pürüzlenmek.
kabartmak; kabarmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani