Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
SCREWBALL : English Turkish Redhouse

screw.ballskru'bôl isim, argo kafadan kontak kimse, üşütük

SCREWDRIVER : English Turkish Redhouse

screw.driv.erskru'drayvır isim tornavida

SCREWED-UP : English Turkish Redhouse

screwed-upskrud'^p sıfat, argo kompleksli, manyak, çok problemli

SCRIBBLE : English Turkish Redhouse

scrib.bleskrîb'ıl fiil karalamak, çiziktirmek. isim karalama, çiziktirme

SCRIMP : English Turkish Redhouse

scrimpskrîmp fiil
fazla veya dar kesmek.
aşırı tutumlu olmak, cimrilik etmek

SCRIMPY : English Turkish Redhouse

scrimp.yskrîm'pi sıfat
çok kıt, eksik.
cimri

SCRIPT : English Turkish Redhouse

scriptskrîpt isim
el yazısı.
matbaacılık el yazısı biçiminde harf.
konuşmacının elindeki notlar.
televizyon senaryo.
yazı

SCRIPTURE : English Turkish Redhouse

Scrip.tureskrîp'çır isim bakınız the Scripture

SCROLL : English Turkish Redhouse

scrollskrol isim parşömen tomarı

SCRUB : English Turkish Redhouse

scrubskr^b isim
çalılık, fundalık, maki.
bodur insan, hayvan veya bitki.
spor birinci takıma alınmayan oyuncu

SCRUB BRUSH : English Turkish Redhouse

tahta fırçası

SCRUFF : English Turkish Redhouse

scruffskr^f isim bakınız scruff of the neck

SCRUFF OF THE NECK : English Turkish Redhouse

ense

SCRUMPTIOUS : English Turkish Redhouse

scrump.tiousskr^mp'şıs sıfat, konuşma dili çok güzel, harikulade, şahane, enfes

SCRUPLE : English Turkish Redhouse

scru.pleskru'pıl isim
vicdanı elvermeme.
şüphe, tereddüt. fiil
vicdanı elvermemek.
tereddüt etmek

SCRUPULOUS : English Turkish Redhouse

scru.pu.lousskru'pyılıs sıfat
vicdanının sesini dinleyen, vicdanlı.
dürüst.
dikkatli, titiz

SCRUTINISE : English Turkish Redhouse

scru.ti.niseskru'tınayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız scrutinize

SCRUTINIZE : English Turkish Redhouse

scru.ti.nizeskru'tınayz fiil dikkatle bakmak, incelemek

SCRUTINY : English Turkish Redhouse

scru.ti.nyskru'tıni isim dikkatle bakma, inceleme

SCUBA DIVER : English Turkish Redhouse

alıkadam

SCUFF : English Turkish Redhouse

scuffsk^f fiil
ayaklarını sürümek.
ayaklarını sürüyerek aşındırmak

SCUFFLE : English Turkish Redhouse

scuf.flesk^f'ıl fiil itişmek, çekişmek. isim itişme, çekişme

SCULPTOR : English Turkish Redhouse

sculp.torsk^lp'tır isim heykeltıraş

SCULPTRESS : English Turkish Redhouse

sculp.tressisim kadın heykeltıraş

SCULPTURE : English Turkish Redhouse

sculp.turesk^lp'çır isim
heykel.
heykeltıraşlık. fiil oymak; heykel yapmak