Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
SHACK UP : English Turkish Redhouse

(ile) evli olmadan beraber yaşamaya başlamak

SHACK UP WITH : English Turkish Redhouse

(ile) evli olmadan beraber yaşamaya başlamak

SHACKLE : English Turkish Redhouse

shack.leşäk'ıl isim
engel, mania, zincir, boyunduruk, insanı engelleyen veya hapseden şey.
pranga. fiil bakınız be shackled by

SHADE : English Turkish Redhouse

shadeşeyd isim
gölgelik, gölge, gölgeli yer.
abajur.
stor.
göz siperi.
(resimde) gölge.
(renge ait) ton.
nüans, ince fark, ayırtı.
konuşma dili güneş gözlüğü. fiil
siper etmek; güneşten korumak; gölge etmek: He shaded his eyes with his hand. Elini gözlerine siper etti.
(resimde) gölgelemek

SHADE INTO : English Turkish Redhouse

(bir şey) (başka bir şeyden) farksız olmaya başlamak: The real shades into the unreal. Gerçek hayalden farksız olmaya başlıyor

SHADE OFF INTO : English Turkish Redhouse

(bir şey) (başka bir şeyden) farksız olmaya başlamak: The real shades into the unreal. Gerçek hayalden farksız olmaya başlıyor

SHADOW : English Turkish Redhouse

shad.owşäd'o isim
gölge.
(of) zerre kadar, en ufak bir
..: There's not a shadow of justification for what he's doing. Yaptığını haklı çıkaracak en ufak bir sebep yok. fiil
gölgelemek, gölge etmek, gölgelendirmek.
gölgelendirmek, bozmak.
gizlice takip etmek

SHADOW CABINET : English Turkish Redhouse

İngiliz İngilizcesigölge kabine, muhalefet kabinesi

SHADOW PLAY : English Turkish Redhouse

gölge oyunu

SHADOWY : English Turkish Redhouse

shad.owysıfat
belli belirsiz, belirsiz, müphem.
tayin edilmesi zor olan.
gölgeler içinde olan

SHADY : English Turkish Redhouse

shad.yşey'di sıfat
gölgeli, gölgeler içinde.
gölge veren.
şüpheli; kanunsuz, kanuna aykırı; üçkâğıtçı, hilebaz, sahtekâr

SHAFT : English Turkish Redhouse

shaftşäft isim
şaft, mil.
gövde, sütun başlığıyla kaide arasındaki kısım.
(mızrak, ok v.b.'ne ait) sap.
(teleğe ait) eksen.
(atlı arabaya ait) ok.
ışın, şua. fiil, argo (birinin) canını yakmak

SHAGGY : English Turkish Redhouse

shag.gyşäg'i sıfat kaba tüylü (tekstil); kaba (sakal v.b.)

SHAH : English Turkish Redhouse

shahşa isim şah

SHAKE : English Turkish Redhouse

shakeşeyk isim
sarsıntı.
(sıvıyı) çalkalama; (katı maddeyi) sallama.
(başı, yumruğu) sallama.
silkeleme.
serpme

SHAKE A LEG : English Turkish Redhouse

acele etmek, pergelleri açmak

SHAKE A LEG! : English Turkish Redhouse

konuşma diliÇabuk ol!

SHAKE HANDS : English Turkish Redhouse

el sıkışmak

SHAKE ONESELF : English Turkish Redhouse

silkinmek, silkelenmek

SHAKE SOMEONE OFF : English Turkish Redhouse

irinden kurtulmak

SHAKE SOMEONE UP : English Turkish Redhouse

irini (ruhen) sarsmak

SHAKE SOMETHING DOWN : English Turkish Redhouse

ir şeyi silkeleyip düşürmek

SHAKE SOMETHING OFF : English Turkish Redhouse

ir şeyden silkinmek/kurtulmak

SHAKE SOMETHING OUT : English Turkish Redhouse

ir şeyi silkmek

SHAKE SOMETHING UP : English Turkish Redhouse

sıvıyı çalkalamak; katı maddeyi sallamak