Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
SHIFT THE BLAME ONTO : English Turkish Redhouse

suçu (birinin) üstüne atmak, (suçu) (birine) yüklemek

SHIFT UP INTO : English Turkish Redhouse

(belirli bir vitese) geçmek

SHIFTLESS : English Turkish Redhouse

shift.lessşîft'lîs sıfat haylaz, tembel, miskin

SHIFTY : English Turkish Redhouse

shift.yşîf'ti sıfat dalavereci, hilekâr

SHILLING : English Turkish Redhouse

shil.lingşîl'îng isim şilin, eski İngiliz gümüş parası

SHILLY-SHALLY : English Turkish Redhouse

shil.ly-shal.lyşîl'işäl'i fiil
tereddütten dolayı harekete geçmemek; kararsızlık içinde dönüp dolaşmak.
vakit öldürmek

SHIMMER : English Turkish Redhouse

shim.merşîm'ır fiil yumuşak ve titrek bir ışıkla parıldamak. isim titrek ışık

SHIN : English Turkish Redhouse

shinşîn isim incik kemiği, incik. fiil (shinned, shinning) bakınız shin down shin up

SHIN DOWN : English Turkish Redhouse

(ağaç, direk v.b.'ne) (sarılıp bedenini kaydırarak) inmek

SHIN UP : English Turkish Redhouse

(ağaç, direk v.b.'ne) (sarılıp bedenini yukarı çekerek) tırmanmak

SHINBONE : English Turkish Redhouse

shin.boneşîn'bon isim anatomiincik kemiği

SHINDIG : English Turkish Redhouse

shin.digşîn'dîg isim, konuşma dili şatafatlı bir parti

SHINE : English Turkish Redhouse

shineşayn fiil (shone/[eski] shined)
parlamak, ışık saçmak.
parlatmak.
(bir ışığı) (bir yere) çevirmek.
(biri) (belirli bir konuda) çok başarılı olmak. isim parlaklık

SHINE SHOES : English Turkish Redhouse

ayakkabı boyamak

SHINGLE : English Turkish Redhouse

shin.gleşîng'gıl isim tahta çatı kiremidi, padavra, hartama, yarma (Çatıyı örtmek veya bina duvarını kaplamak için kullanılır.)

SHINGLES : English Turkish Redhouse

shin.glesşîng'gılz isim, çoğul, tıbbi zona

SHINNY : English Turkish Redhouse

shin.nyşîn'i fiil, konuşma dili bakınız shinny up shinny down

SHINNY DOWN : English Turkish Redhouse

akınız shin down

SHINNY UP : English Turkish Redhouse

akınız shin up

SHINY : English Turkish Redhouse

shin.yşay'ni sıfat parlak

SHIP : English Turkish Redhouse

shipşîp isim gemi; vapur. fiil (shipped, shipping)
(bir şeyi) (bir nakliyat aracıyla) göndermek, yollamak.
(bir şeyi) gemiyle yollamak.
(kürekleri) fora edip teknenin içine koymak

SHIP OUT : English Turkish Redhouse

yola çıkmak.
gemiyle gitmek

SHIPMENT : English Turkish Redhouse

ship.mentşîp'mınt isim
gönderilen mal/sipariş.
(bir şeyi) (bir nakliyat aracıyla) yollama

SHIPOWNER : English Turkish Redhouse

ship.own.erşîp'onır isim gemi sahibi

SHIPPER : English Turkish Redhouse

ship.perşîp'ır isim siparişi alıp gönderen