English Turkish Redhouse
SHROUD : English Turkish Redhouse
shroudşraud isim
kefen.
örtü; tabaka. fiil kaplamak; örtmek; gizlemek
SHRUB : English Turkish Redhouse
shrubşr^b isim çalı
SHRUBBERY : English Turkish Redhouse
shrub.ber.yşr^b'ıri isim
çalılar.
çalılık
SHRUG : English Turkish Redhouse
shrugşr^g fiil (shrugged, shrugging) omuz silkmek. isim omuz silkme
SHRUNK : English Turkish Redhouse
shrunkşr^ngk fiil bakınız shrink
SHRUNKEN : English Turkish Redhouse
shrunk.enşr^ngk'ın fiil bakınız shrink
SHUCK : English Turkish Redhouse
shuckş^k isim mısır koçanını saran yapraklar. fiil (mısır) soymak, (mısır koçanı) soymak
SHUCKS! : English Turkish Redhouse
konuşma diliHay Allah!
SHUDDER : English Turkish Redhouse
shud.derş^d'ır fiil ürpermek; titremek. isim ürperti; titreme, titreyiş
SHUFFLE : English Turkish Redhouse
shuf.fleş^f'ıl fiil
(iskambil kâğıtlarını) karıştırmak, karmak.
(bir şeyleri) bir yerden alıp başka yere koymak.
(ayaklarını) sürümek, sürüklemek; ayaklarını sürüyerek yürümek. isim
iskambil kâğıtlarını karıştırma.
ayaklarını sürüyerek yürüme
SHUFFLE ONE PERSON IN AMONG OTHERS : English Turkish Redhouse
irini/bir şeyi başkalarına katmak
SHUFFLE ONE PERSON IN WITH OTHERS : English Turkish Redhouse
irini/bir şeyi başkalarına katmak
SHUFFLE ONE THING IN AMONG OTHERS : English Turkish Redhouse
irini/bir şeyi başkalarına katmak
SHUFFLE ONE THING IN WITH OTHERS : English Turkish Redhouse
irini/bir şeyi başkalarına katmak
SHUN : English Turkish Redhouse
shunş^n fiil (shunned, shunning)
den uzak durmak,
e yaklaşmamak
SHUNT : English Turkish Redhouse
shuntş^nt fiil
demiryolu (vagonu, katarı) bir hattan başka hatta geçirmek; (vagonu, katarı) barınma hattına veya manevra hattına almak.
(önemli bir yerden) (önemsiz bir yere veya makama) tayin etmek. isim, elektrik şönt
SHUSH : English Turkish Redhouse
shushş^ş fiil susmak; susturmak
SHUT : English Turkish Redhouse
shutş^t fiil (shut, shutting) kapatmak, kapamak; kapanmak: The door won't shut. Kapı kapanmıyor. The schools have been shut for a month. Okullar bir aydır kapalı
SHUT DOWN : English Turkish Redhouse
(fabrika, işyeri v.b.'ni) kapatmak
SHUT OFF : English Turkish Redhouse
(ışık, gaz, makine v.b.'ni) kapatmak, kapamak; (ışık, makine v.b.) kapanmak.
from
den uzak tutmak;
den ayırmak;
den yoksun bırakmak
SHUT ONE'S EARS TO : English Turkish Redhouse
-e kulaklarını tıkamak
SHUT ONE'S EYES TO : English Turkish Redhouse
-e göz yummak,
i görmezlikten gelmek
SHUT ONESELF AWAY IN : English Turkish Redhouse
(bir yere) kapanmak
SHUT ONESELF IN : English Turkish Redhouse
(bir yere) kapanmak
SHUT ONESELF UP IN : English Turkish Redhouse
(bir yere) kapanmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani