English Turkish Redhouse
SLOWNESS : English Turkish Redhouse
slow.nessisim
yavaşlık; ağırlık.
kesatlık, durgunluk.
(saat için) geri kalma
SLOWPOKE : English Turkish Redhouse
slow.pokeslo'pok isim, konuşma dili işi ağırdan alan kimse, yavaş giden kimse
SLOWWITTED : English Turkish Redhouse
slow.wit.tedslo'wîtıd sıfat zor anlayan, kalın kafalı
SLUDGE : English Turkish Redhouse
sludgesl^c isim
(motorda oluşan) tortulaşmış yağ.
(su veya pissu arıtma işleminde oluşan) tortul atık.
(kuyu açarken çıkarılan) çamur.
(akarsu veya deniz yatağındaki) tortu, çamur
SLUE : English Turkish Redhouse
slueslu isim bakınız slew
SLUG : English Turkish Redhouse
slugsl^g isim yumruk, yumruk darbesi. fiil (slugged, slugging)
(birine) okkalı bir yumruk atmak/indirmek.
(beysbol topuna) kuvvetle vurmak.
yumruklaşmak
SLUGGARD : English Turkish Redhouse
slug.gardsl^g'ırd isim miskin, uyuşuk
SLUGGISH : English Turkish Redhouse
slug.gishsl^g'îş sıfat
yavaş giden, yavaş, durgun.
kesat, durgun.
ağır kanlı.
ağır işleyen
SLUM : English Turkish Redhouse
slumsl^m isim halkı yoksul, binaları derme çatma olan mahalle/semt
SLUMBER : English Turkish Redhouse
slum.bersl^m'bır fiil uyumak; hafif uyumak. isim uyku; hafif uyku
SLUMP : English Turkish Redhouse
slumpsl^mp isim
(fiyat, oy, müşteri sayısı v.b.'nde) düşüş, düşme.
iktisadi bunalım. fiil
onto/to/over
in üstüne çöküvermek.
into
e çöküvermek.
e yığılmak.
(fiyat, oy, müşteri sayısı v.b.) düşmek
SLUNG : English Turkish Redhouse
slungsl^ng fiil bakınız sling
SLUNK : English Turkish Redhouse
slunksl^ngk fiil bakınız slink
SLUR : English Turkish Redhouse
slurslır fiil (slurred, slurring)
over
i geçiştirmek, üstünde durmadan geçivermek.
(tane tane söyleyeceğine) hecelerini karıştırmak;
in hecelerini karıştırmak. isim hakaret; iftira
SLURP : English Turkish Redhouse
slurpslırp fiil höpürdetmek, höpür höpür içmek
SLUSH : English Turkish Redhouse
slushsl^ş isim
erimeye başlamış kar, eriyen kar.
aşırı duygusallık
SLUT : English Turkish Redhouse
slutsl^t isim
kaltak, paçoz, orospu.
pasaklı kadın, bitli kokuş
SLY : English Turkish Redhouse
slyslay sıfat (slyer/slier, slyest/sliest) sinsi
SMACK : English Turkish Redhouse
smacksmäk isim
şapırtı, şapırdama, öpme sesi.
şap sesi.
şaplak, sille, tokat.
küt sesi. fiil
şapırdatarak öpmek veya içmek, şapır şupur/şapır şapır öpmek veya içmek.
on
e şaplak atmak,
e tokat şaplatmak.
down on küt diye (bir yere) vurmak
SMACK IN : English Turkish Redhouse
tam.
kuvvetle
SMACK INTO : English Turkish Redhouse
tam.
kuvvetle
SMACK ON : English Turkish Redhouse
tam.
kuvvetle
SMACK ONE'S LIPS : English Turkish Redhouse
dudaklarını şapırdatmak
SMACK ONTO : English Turkish Redhouse
tam.
kuvvetle
SMACK-DAB : English Turkish Redhouse
smack-dabzarf tam
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani