English Turkish Redhouse
SOW : English Turkish Redhouse
sowso fiil (sowed, sown/sowed) (tohum) ekmek; (bir yere) tohum ekmek
SOW DISCORD : English Turkish Redhouse
anlaşmazlık yaratmak, mesele çıkarmak
SOW ONE'S WILD OATS : English Turkish Redhouse
konuşma dili(gençliğinde) çılgınlıklar yapmak, çılgınca yaşamak
SOX : English Turkish Redhouse
soxsaks isim, çoğul şosetler
SOY : English Turkish Redhouse
soysoy isim bakınız soy sauce
SOY SAUCE : English Turkish Redhouse
soya sosu
SOYBEAN : English Turkish Redhouse
soy.beansoy'bin isim soya
SPA : English Turkish Redhouse
spaspa isim kaplıca
SPACE : English Turkish Redhouse
spacespeys isim
yer, alan.
mesafe: in the space of ten miles on millik bir mesafe içinde.
boşluk.
gökbilim uzay, feza.
süre, müddet.
aralık, espas
SPACE SHUTTLE : English Turkish Redhouse
gökbilimuzay mekiği
SPACE STATION : English Turkish Redhouse
gökbilimuzay istasyonu
SPACECRAFT : English Turkish Redhouse
space.craftspeys'kräft isim, gökbilim uzay gemisi
SPACEFLIGHT : English Turkish Redhouse
space.flightspeys'flayt isim, gökbilim uzay uçuşu
SPACESHIP : English Turkish Redhouse
space.shipspeys'şîp isim, gökbilim uzay gemisi
SPACIOUS : English Turkish Redhouse
spa.ciousspey'şıs sıfat geniş
SPADE : English Turkish Redhouse
spadespeyd isim, bahçıvanlık bel. fiil bellemek, bel ile kazmak
SPADEWORK : English Turkish Redhouse
spade.workspeyd'wırk isim
ön hazırlık, ön çalışma.
zor ve sıkıcı hazırlıklar
SPAGHETTI : English Turkish Redhouse
spa.ghet.tispıget'i isim uzun ve ince makarna, spagetti
SPAIN : English Turkish Redhouse
Spainspeyn isim İspanya
SPAN : English Turkish Redhouse
spanspän isim
süre, müddet: a span of ten years on yıllık bir süre.
(kemer veya köprü ayakları arasındaki) açıklık.
genişlik: the span of his knowledge bilgisinin kapsadığı alanlar. the span of the deer's antlers geyiğin boynuzlarının genişliği.
karış. fiil (spanned, spanning)
(kemer) (yolun) üstünden geçmek; (köprü) (bir yerin) üstünden geçmek.
kapsamak.
(bir çağın belirli bir dönemini) yaşamak: His life spanned the entire Victorian era. O, Viktorya çağının tümünü yaşadı
SPANGLE : English Turkish Redhouse
span.glespäng'gıl isim pul, payet. fiil
pullarla süslemek, pullamak.
with (pırıltılı şeylerle) süslemek
SPANIARD : English Turkish Redhouse
Span.iardspän'yırd isim İspanyol
SPANISH : English Turkish Redhouse
Span.ishspän'îş isim İspanyolca. sıfat
İspanyol; İspanya, İspanya'ya özgü.
İspanyolca
SPANISH AMERICA : English Turkish Redhouse
Kuzey, Orta ve Güney Amerika'daki İspanyolca konuşan ülkeler
SPANISH MOSS : English Turkish Redhouse
otanikbir tür tillandsia
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani