English Turkish Redhouse
SPERM : English Turkish Redhouse
spermspırm isim
biyoloji sperma.
bel, atmık, sperma
SPEW : English Turkish Redhouse
spewspyu fiil
(out) şiddetli bir şekilde fışkırtmak, püskürtmek; fışkırmak, püskürmek.
konuşma dili kusmak
SPHERE : English Turkish Redhouse
spheresfîr isim
küre.
alan
SPHERE OF INFLUENCE : English Turkish Redhouse
etki alanı
SPHERICAL : English Turkish Redhouse
spher.i.calsfer'îkıl, sfîr'îkıl sıfat küresel
SPHINCTER : English Turkish Redhouse
sphinc.tersfîngk'tır isim, anatomi büzgen
SPHINX : English Turkish Redhouse
sphinxsfîngks isim sfenks, isfenks
SPICE : English Turkish Redhouse
spicespays isim bahar, baharat. fiil bakınız spice a food up spice something up add spice to
SPICE A FOOD UP : English Turkish Redhouse
aharat katarak bir yemeği daha lezzetli yapmak
SPICE SOMETHING UP : English Turkish Redhouse
ilginç bir şeyler katarak bir şeyi canlandırmak
SPICES : English Turkish Redhouse
isim, çoğulbaharat, baharatlar, baharlar
SPICK-AND-SPAN : English Turkish Redhouse
spick-and-spanspîk'ınspän' sıfat tertemiz, pırıl pırıl
SPICY : English Turkish Redhouse
spic.yspay'si sıfat
baharatlı.
açık saçık
SPIDER : English Turkish Redhouse
spi.derspay'dır isim örümcek
SPIEL : English Turkish Redhouse
spielspil, şpil isim, konuşma dili (satış için) önceden hazırlanmış ikna edici konuşma/sözler
SPIFFY : English Turkish Redhouse
spiff.yspîf'i sıfat, konuşma dili zarif, şık, iki dirhem bir çekirdek
SPIGOT : English Turkish Redhouse
spig.otspîg'ıt isim musluk
SPIKE : English Turkish Redhouse
spikespayk isim
sivri uç; sivri uçlu çubuk.
(spor ayakkabısının tabanındaki) kabara.
başak.
büyük çivi
SPIKE HEEL : English Turkish Redhouse
sivri ökçe
SPIKE SOMEONE'S GUNS : English Turkish Redhouse
irinin çanına ot tıkamak
SPILL : English Turkish Redhouse
spillspîl fiil (spilled/spilt)
kazara dökmek.
over into (bir yere) kadar yayılmak.
konuşma dili (bir sırrı) söylemek, ifşa etmek, açığa vurmak.
(at) (biniciyi) sırtından yere atmak. isim kazara dökülen sıvı
SPILL BLOOD : English Turkish Redhouse
kan dökmek
SPILL THE BEANS : English Turkish Redhouse
konuşma diliher şeyi ifşa etmek, her şeyi ortaya dökmek; baklayı ağzından çıkarmak
SPILT : English Turkish Redhouse
spiltspîlt fiil bakınız spill
SPIN : English Turkish Redhouse
spinspîn fiil (spun, spinning)
(yün, pamuk v.b.'ni) eğirmek.
(örümcek) (ağ) örmek; (ipekböceği) (koza) örmek.
(topaç v.b.'ni) döndürmek; (topaç v.b.) dönmek.
along hızla gitmek.
kafadan atmak, uydurmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani