English Turkish Redhouse
STYE : English Turkish Redhouse
styestay isim (gözkapağında) arpacık, itdirseği
STYLE : English Turkish Redhouse
stylestayl isim
üslup, biçem; stil; tarz, biçim.
zarif ve özgün bir tarz; lüks bir tarz: She dresses with style. Zarif ve özgün bir tarzda giyiniyor.
moda.
model, tip; çeşit. fiil
(bir şeye) (belirli bir) stil vermek.
(birine) (belirli bir ad) takmak/vermek
STYLISE : English Turkish Redhouse
styl.isestay'layz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız stylize
STYLISH : English Turkish Redhouse
styl.ishstay'lîş sıfat şık
STYLIST : English Turkish Redhouse
styl.iststay'lîst isim
(bir şeye) (belirli bir) stil veren kimse, stilist: hair stylist saç modelleri yaratan kimse.
belirli bir üslubu olan yazar; üslupçu, biçemci
STYLIZE : English Turkish Redhouse
styl.izestay'layz fiil üsluplaştırmak, biçemlemek, stilize etmek
STYPTIC : English Turkish Redhouse
styp.ticstîp'tîk sıfat stiptik, kanın akmasını durduran (madde). isim stiptik, stiptik madde
SUAVE : English Turkish Redhouse
suaveswav sıfat
hoş tavırlı ve rahat; rahat ve kendinden emin.
hoş tavırlarıyla insanları kandıran.
hoş fakat aldatıcı
SUB- : English Turkish Redhouse
sub-önek
alt: submarine denizaltı.
ikincil, alt: subcommittee altkurul.
yakın: subtropical astropikal
SUBALTERN : English Turkish Redhouse
sub.al.terns^bôl'tırn isim, İngiliz İngilizcesi, askeri teğmen
SUBCOMMITTEE : English Turkish Redhouse
sub.com.mit.tees^b'kımîti isim altkurul
SUBCONSCIOUS : English Turkish Redhouse
sub.con.sciouss^bkan'şıs sıfat bilinçaltı, şuuraltı. isim bakınız the subconscious
SUBCONTRACT : English Turkish Redhouse
sub.con.tracts^bkınträkt' fiil
(işi) taşerona vermek.
taşeron olarak (işi) almak.
taşeronluk etmek
SUBCONTRACTOR : English Turkish Redhouse
sub.con.trac.torisim taşeron, ikinci üstenci
SUBDIVIDE : English Turkish Redhouse
sub.di.vides^bdîvayd' fiil
tekrar bölmek.
(araziyi) parselleyip üzerine ev yapmak/yaptırmak.
parsellemek; parsellenmek
SUBDIVISION : English Turkish Redhouse
sub.di.vi.sions^bdîvîq'ın isim parsellenip üzerine evler yapılmış veya yapılacak olan yer
SUBDUE : English Turkish Redhouse
sub.dues^bdu' fiil
(bir yeri, halkı) zor kullanarak kontrol altına almak.
(birini) hizaya getirmek.
(bir isteği, korkuyu) bastırmak
SUBJECT : English Turkish Redhouse
sub.jectsıbcekt' fiil
to (birini) (olumsuz bir şeye) maruz bırakmak.
to (birine) (olumsuz bir şey) yapmak.
to
i buyruğu altına almak;
in buyruğu altına girmek: Don't subqect yourself to them! Onların buyruğu altına girme!
SUBJECT TO REVIEW : English Turkish Redhouse
ileride değiştirme şartıyla
SUBJECTIVE : English Turkish Redhouse
sub.jec.tivesıbcek'tîv sıfat
öznel, sübqektif.
hayali
SUBJECTIVITY : English Turkish Redhouse
sub.jec.tiv.i.tyisim öznellik, sübqektiflik
SUBJUGATE : English Turkish Redhouse
sub.ju.gates^b'cûgeyt fiil
(bir halkı) buyruğu altına almak; (bir yeri) kontrolü altına almak.
boyun eğdirmek, ram etmek
SUBJUNCTIVE : English Turkish Redhouse
sub.junc.tivesıbc^ngk'tîv isim, dilbilgisi istek kipi. sıfat istek kipine ait
SUBLEASE : English Turkish Redhouse
sub.leases ^blis' fiil to (asıl kiracı) (kiraladığı yeri) (bir başkasına) kiralamak; from (bir yeri) (asıl kiracıdan) kiralamak, kira ile tutmak
SUBLET : English Turkish Redhouse
sub.lets^blet' fiil (sublet, subletting) bakınız sublease isim asıl kiracı tarafından kiraya verilen yer
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani