English Turkish Redhouse
SWADDLE : English Turkish Redhouse
swad.dleswad'ıl fiil (bebeği) kundağa sarmak, kundaklamak
SWADDLING CLOTHES : English Turkish Redhouse
kundak bezleri
SWAGGER : English Turkish Redhouse
swag.gerswäg'ır fiil
kasıla kasıla yürümek.
sallana sallana yürümek
SWALLOW : English Turkish Redhouse
swal.lowswal'o fiil
yutmak.
yutmak, sesini çıkarmadan sineye çekmek.
konuşma dili yutmak, kanmak, aldanmak, inanmak.
yutkunmak. isim yudum
SWALLOW ONE'S PRIDE : English Turkish Redhouse
gururunu bir yana bırakmak
SWALLOW ONE'S WORDS : English Turkish Redhouse
kelimeleri yutmak, kelimeleri net bir şekilde telaffuz etmemek.
yanılmış olduğunu itiraf etmek; tükürdüğünü yalamak
SWALLOW SOMETHING HOOK, LINE, AND SINKER : English Turkish Redhouse
konuşma dilibir yalanı tamamen yutmak, bir yalana tamamen inanmak
SWAM : English Turkish Redhouse
swamswäm fiil bakınız swim
SWAMP : English Turkish Redhouse
swampswamp isim bataklık. fiil
suyla doldurmak.
(bir şeylerin aşırı miktarda olması) sıkışık veya zor bir duruma sokmak: They're swamping us with orders. Bizi siparişlere boğuyorlar
SWAMPY : English Turkish Redhouse
swampysıfat bataklık, batak
SWAN : English Turkish Redhouse
swanswan isim kuğu
SWAN SONG : English Turkish Redhouse
efsaneye göre kuğunun ölmeden önceki son ve güzel ötüşü.
bir sanatçının son eseri/gösterisi
SWANK : English Turkish Redhouse
swankswängk sıfat, konuşma dili şık ve lüks
SWANKY : English Turkish Redhouse
swank.yswäng'ki sıfat, konuşma dili şık ve lüks
SWAP : English Turkish Redhouse
swapswap fiil, konuşma dili (swapped, swapping) değiş tokuş etmek, trampa etmek, değiştirmek, takas etmek. isim değiş tokuş, trampa, takas
SWARM : English Turkish Redhouse
swarmswôrm isim
oğul, toplu haldeki arılar.
sürü. fiil
(arılar) oğul halinde kovandan ayrılmak.
akın etmek, akın halinde gitmek.
(with) kaynamak, çok miktarda toplanmak/birikmek, yığılmak, yığışmak
SWARTHY : English Turkish Redhouse
swarth.yswôr'dhi sıfat esmer (kişi, ten)
SWASHBUCKLER : English Turkish Redhouse
swash.buck.lerswaş'b^klır isim afili kabadayı
SWASHBUCKLING : English Turkish Redhouse
swash.buck.lingsıfat
afili bir kabadayı gibi.
macera dolu ve heyacan verici (hikâye, roman v.b.)
SWASTIKA : English Turkish Redhouse
swas.ti.kaswas'tîkı isim gamalı haç
SWAT : English Turkish Redhouse
swatswat fiil (swatted, swatting) (sineklik, dürülmüş gazete, beysbol sopası veya elle) vurmak
SWATCH : English Turkish Redhouse
swatchswaç isim
numunelik kumaş, deri veya kâğıt parçası, eşantiyon, numune.
parça, yer
SWATH : English Turkish Redhouse
swathswath isim
(şerit halinde uzanan) alan, şerit.
tırpan, biçme makinesi v.b.'nin bir geçişte kestiği yer
SWATHE : English Turkish Redhouse
swathesweydh fiil in (sargı, giysi, örtü veya kumaş) ile sarmalamak, ile sarıp sarmalamak, ile sarmak
SWATTER : English Turkish Redhouse
swat.terswat'ır isim sineklik, sinek öldürmeye yarayan saplı alet
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani