English Turkish Redhouse
SYNDROME : English Turkish Redhouse
syn.dromesîn'drom isim, tıbbi sendrom
SYNONYM : English Turkish Redhouse
syn.o.nymsîn'ınîm isim eşanlamlı sözcük, eşanlamlı, sinonim
SYNONYMOUS : English Turkish Redhouse
syn.on.y.moussînan'ımıs sıfat eşanlamlı, anlamdaş, sinonim
SYNOPSIS : English Turkish Redhouse
syn.op.sissînap'sîs isim (synopses) özet
SYNTAX : English Turkish Redhouse
syn.taxsîn'täks isim, dilbilgisi sözdizimi, sentaks
SYNTHESIS : English Turkish Redhouse
syn.the.sissîn'thısîs (syntheses) kimyasentez, bireşim
SYNTHESISE : English Turkish Redhouse
syn.the.sisesîn'thısayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız synthesize
SYNTHESIZE : English Turkish Redhouse
syn.the.sizesîn'thısayz fiil
sentez haline getirmek.
kimya sentez yoluyla yapmak/meydana getirmek
SYNTHETIC : English Turkish Redhouse
syn.thet.icsînthet'îk sıfat
sentetik, sentez yoluyla yapılan.
suni, yapay
SYPHILIS : English Turkish Redhouse
syph.i.lissîf'ılîs isim, tıbbi frengi, sifilis
SYPHON : English Turkish Redhouse
sy.phonsay'fın isim, fiil bakınız siphon
SYRIA : English Turkish Redhouse
Syr.i.asîr'iyı isim Suriye
SYRIAC : English Turkish Redhouse
Syr.i.acsîr'iyäk isim, sıfat Süryanice
SYRIAN : English Turkish Redhouse
isim
Suriyeli.
Süryani. sıfat
Suriye, Suriye'ye özgü.
Süryani.
Suriyeli
SYRINGE : English Turkish Redhouse
sy.ringesırînc' isim
şırınga, iğne, enqektör.
şırınga, bir yere sıvı doldurmaya yarayan pompa.
püskürteç, pülverizatör. fiil
şırıngayla içine su fışkırtarak (kulağı) temizlemek.
(bitkinin) üstüne püskürtmek
SYRUP : English Turkish Redhouse
syr.upsır'ıp, [İngiliz İngilizcesi] sîr'ıp isim
pekmez kıvamındaki tatlı sıvı, şurup, melas: chocolate syrup çikolatalı sos.
(ilaç olarak) şurup
SYSTEM : English Turkish Redhouse
sys.temsîs'tım isim
sistem, dizge.
sistem, düzen.
sistem, tertibat, düzen: heating system ısıtma sistemi.
sistem, şebeke, ağ: railroad system demiryolu şebekesi.
vücut, bünye.
düzenlilik, düzen
SYSTEMATIC : English Turkish Redhouse
sys.tem.at.icsîstımät'îk sıfat
sistemli, dizgeli.
felsefe sistematik, dizgesel
T : English Turkish Redhouse
T, tti isim T, İngiliz alfabesinin yirminci harfi
T SQUARE : English Turkish Redhouse
T cetveli
T-SHIRT : English Turkish Redhouse
T-shirtti'şırt isim tişört
T.B. : English Turkish Redhouse
T.B., TB.ti'bi' kısaltma tuberculosis
TA : English Turkish Redhouse
Tata ünlem, İngiliz İngilizcesi, konuşma dili Sağ ol!
TAB : English Turkish Redhouse
tabtäb isim
(dosyanın uzun kenarındaki tasnif numarası veya yazısı yazılı) çıkıntı.
(sayfa kenarına yapıştırılan) indeks etiketi.
alüminyum kutunun veya pet şişenin kapağını açmaçmaya yarayan kulp veya halka.
konuşma dili fatura, hesap
TABLE : English Turkish Redhouse
ta.bletey'bıl isim
masa.
masa, masadakiler, aynı masada oturanların hepsi, sofra, sofradakiler.
çizelge, cetvel, tablo, liste. fiil (bir tasarı veya mesele) hakkındaki görüşmeyi veya tartışmayı ileri bir tarihe bırakmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani