Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
TAKING : English Turkish Redhouse

tak.ingtey'kîng isim bakınız the takings

TALC : English Turkish Redhouse

talctälk isim
talk.
talk pudrası

TALCUM : English Turkish Redhouse

tal.cumtäl'kım sıfat bakınız talcum powder

TALCUM POWDER : English Turkish Redhouse

talk pudrası

TALE : English Turkish Redhouse

taleteyl isim
masal; hikâye.
yalan

TALEBEARER : English Turkish Redhouse

tale.bear.erteyl'berır isim dedikoducu kimse

TALENT : English Turkish Redhouse

tal.enttäl'ınt isim kabiliyet, yetenek; hüner; Allah vergisi

TALENTED : English Turkish Redhouse

sıfatkabiliyetli; hünerli

TALISMAN : English Turkish Redhouse

tal.is.mantäl'îsmın isim (talismans) tılsım

TALK : English Turkish Redhouse

talktôk fiil
konuşmak.
den söz etmek, hakkında konuşmak,
i konuşmak: We talked history until midnight. Gece yarısına kadar tarih konuştuk.
(bir dili) konuşmak. isim
konuşma.
sohbet, konuşma.
lakırdı, söz, laf

TALK ABOUT : English Turkish Redhouse

-den bahsetmek,
i konuşmak

TALK AT CROSS-PURPOSES : English Turkish Redhouse

irbirine aykırı amaçları savunarak konuşmak

TALK BACK : English Turkish Redhouse

(-e) sert karşılık vermek

TALK BACK TO : English Turkish Redhouse

(-e) sert karşılık vermek

TALK BEHIND ONE'S BACK : English Turkish Redhouse

irisinin arkasından konuşmak

TALK BIG : English Turkish Redhouse

konuşma diliyüksekten atmak, fart furt etmek, böbürlenmek

TALK DOWN TO : English Turkish Redhouse

yüksekten bakan bir tavırla (biriyle) konuşmak; (birine karşı) fazlasıyla basit bir dil kullanmak

TALK IN ONE'S SLEEP : English Turkish Redhouse

uykuda sayıklamak

TALK NONSENSE : English Turkish Redhouse

saçmalamak

TALK SENSE : English Turkish Redhouse

makul konuşmak

TALK SOMEONE INTO SOMETHING : English Turkish Redhouse

irini bir şeyi yapmaya ikna etmek

TALK SOMEONE'S HEAD OFF : English Turkish Redhouse

irisinin kafasını şişirmek/ütülemek

TALK SOMETHING OUT : English Turkish Redhouse

ir şeyi bütün ayrıntılarıyla konuşmak/görüşmek

TALK SOMETHING OVER : English Turkish Redhouse

ir şeyi konuşmak/görüşmek

TALK THROUGH ONE'S HAT : English Turkish Redhouse

atmak, kafadan atmak