English Turkish Redhouse
TEASPOONFUL : English Turkish Redhouse
tea.spoon.fulisim çay kaşığı dolusu
TEAT : English Turkish Redhouse
teattit, tît isim meme
TECHNICAL : English Turkish Redhouse
tech.ni.caltek'nîkıl sıfat
teknik.
teknik detaylarla dolu (yazı, konuşma).
sadece kurallara dayanan; sadece kuralların ayrıntılarına dayanan
TECHNICALITY : English Turkish Redhouse
tech.ni.cal.i.tyteknîkäl'ıti isim
teknik detaylara dayanma.
teknik detay.
ayrıntı, detay
TECHNICIAN : English Turkish Redhouse
tech.ni.cianteknîş'ın isim tekniker, teknisyen, teknikçi, uygulayımcı
TECHNIQUE : English Turkish Redhouse
tech.nijueteknik' isim teknik, yöntem, uygulayım
TECHNOLOGY : English Turkish Redhouse
tech.nol.o.gyteknal'ıci isim teknoloqi, uygulayımbilim
TEDDY : English Turkish Redhouse
ted.dyted'i isim, konuşma dili oyuncak ayı. sıfat bakınız teddy bear
TEDDY BEAR : English Turkish Redhouse
oyuncak ayı
TEDIOUS : English Turkish Redhouse
te.di.ousti'diyıs sıfat sıkıcı, can sıkan; usandırıcı
TEDIUM : English Turkish Redhouse
te.di.umti'diyım isim can sıkıntısı, sıkıntı
TEEM : English Turkish Redhouse
teemtim fiil with ile dolu olmak: This lake's teeming with fish. Bu gölde balıklar kaynıyor
TEENAGE : English Turkish Redhouse
teen.agetin'eyc sıfat on üç ile on dokuz yaşlar arasındaki devreye ait, gençlere ait
TEENAGER : English Turkish Redhouse
teen.ag.erisim on üç ile on dokuz yaşlar arasındaki kimse; genç, delikanlı; genç kız
TEENS : English Turkish Redhouse
teenstinz isim, çoğul on üç ile on dokuz arasındaki yaşlar
TEENY : English Turkish Redhouse
tee.nyti'ni sıfat, konuşma dili ufacık, minicik
TEENY-WEENY : English Turkish Redhouse
tee.ny-wee.nyti'ni.wi'ni sıfat minimini, minnacık
TEETER : English Turkish Redhouse
tee.terti'tır fiil sendelemek; sallanmak
TEETER-TOTTER : English Turkish Redhouse
tee.ter-tot.terti'tırtatır isim tahterevalli
TEETH : English Turkish Redhouse
teethtith isim bakınız tooth
TEETHE : English Turkish Redhouse
teethetidh fiil diş çıkarmak
TEETOTALER : English Turkish Redhouse
tee.to.tal.ertito'tılır isim ağzına içki almayan kimse, yeşilaycı
TEETOTALLER : English Turkish Redhouse
tee.to.tal.lertito'tılır isim, İngiliz İngilizcesi bakınız teetotaler
TELECAST : English Turkish Redhouse
tel.e.casttel'ıkäst fiil (telecast/telecasted) televizyonla yayımlamak. isim televizyon yayını
TELEGRAM : English Turkish Redhouse
tel.e.gramtel'ıgräm isim telgraf, telgrafla gönderilen mesaq
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani