English Turkish Redhouse
TEST MATCH : English Turkish Redhouse
uluslararası kriket maçı
TEST SOMEONE'S METTLE : English Turkish Redhouse
irinin cesaretini ve ataklığını sınamak
TEST SOMEONE'S PATIENCE : English Turkish Redhouse
irinin sabrını sınamak, birinin sabrının sınırlarını zorlamak
TEST TUBE : English Turkish Redhouse
deney tüpü
TEST-TUBE BABY : English Turkish Redhouse
tüp bebek
TESTAMENT : English Turkish Redhouse
tes.ta.menttes'tımınt isim, hukuk vasiyetname
TESTICLE : English Turkish Redhouse
tes.ti.cletes'tîkıl isim, anatomi erbezi, testis, husye, haya
TESTIFY : English Turkish Redhouse
tes.ti.fytes'tıfay fiil
tanıklık/şahadet/şahitlik etmek; tanıklıkta/şahadette/şahitlikte bulunmak.
ispatlamak, kanıtlamak; to
i göstermek
TESTIMONIAL : English Turkish Redhouse
tes.ti.mo.ni.altestımo'niyıl isim
birinin/birilerinin şükranını simgeleyen şey.
referans, bonservis.
kanıt, delil.
tanıklık, şahadet
TESTIMONY : English Turkish Redhouse
tes.ti.mo.nytes'tımoni isim
tanıklık, şahadet, ifade.
kanıt, delil
TESTY : English Turkish Redhouse
tes.tytes'ti sıfat
(ufak şeylere) çabuk kızan, hırçın.
sinirlilikten kaynaklanan, hırçın
TETANUS : English Turkish Redhouse
tet.a.nustet'ınıs isim, tıbbi tetanos, kazıklıhumma
TETCHY : English Turkish Redhouse
tetch.yteç'i sıfat alıngan, kırılgan
TETHER : English Turkish Redhouse
teth.ertedh'ır isim hayvanın sınırlı bir alan içinde serbestçe hareket etmesini sağlayan ip. fiil (hayvana) böyle bir ip bağlamak
TEXT : English Turkish Redhouse
texttekst isim metin, tekst
TEXTBOOK : English Turkish Redhouse
text.booktekst'bûk isim ders kitabı
TEXTILE : English Turkish Redhouse
tex.tileteks'tîl, teks'tayl isim dokuma, tekstil
TEXTILE INDUSTRY : English Turkish Redhouse
tekstil/mensucat sanayii
TEXTURE : English Turkish Redhouse
tex.tureteks'çır isim
doku.
özyapı, karakter.
(belirli bir) nitelik, özellik.
(sıvı için) kıvam
THAI : English Turkish Redhouse
Thaitay isim (Thais/Thai)
Tay.
Tayca. sıfat
Tay.
Tayca
THAILAND : English Turkish Redhouse
Thai.landtay'länd isim Tayland
THAILANDER : English Turkish Redhouse
isimTaylandlı
THAN : English Turkish Redhouse
thandhän, dhın bağlaç
den
..: She likes him better than you. Onu senden daha fazla seviyor. Kumru's more beautiful than she. Kumru ondan güzel. That's easier said than done. Onu söylemek, yapmaktan daha kolay./Onu söylemek başka, yapmak başka. We've more than doubled our output. Üretimimizi iki katın üstüne çıkardık. It's better than nothing. Hiç yoktan iyi. Have you seen anyone other than him? Ondan başkasını gördün mü? There's no more than three left. Üç taneden fazla kalmadı.
mektense: I'd rather die than go there. Oraya gitmektense ölmeyi tercih ederim
THANK : English Turkish Redhouse
thankthängk fiil teşekkür etmek
THANK GOD! : English Turkish Redhouse
Allaha şükür!
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani