Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
THEATER : English Turkish Redhouse

the.a.terthi'yıtır isim tiyatro

THEATRE : English Turkish Redhouse

the.a.trethi'yıtır isim, İngiliz İngilizcesi bakınız theater

THEATRICAL : English Turkish Redhouse

the.at.ri.calthiyät'rîkıl sıfat
tiyatroya ait.
doğal olmayan, abartılı, teatral

THEFT : English Turkish Redhouse

thefttheft isim hırsızlık, çalma

THEIR : English Turkish Redhouse

theirdher sıfat onların

THEIR SPIRITS SANK. : English Turkish Redhouse

Neşeleri kayboldu

THEIRS : English Turkish Redhouse

theirsdherz zamir onlarınki

THEM : English Turkish Redhouse

themdhem, dhım zamir onları; onlara

THEME : English Turkish Redhouse

themethim isim tema, tem

THEMSELVES : English Turkish Redhouse

them.selvesdhemselvz', dhımselvz' zamir kendileri; kendilerini; kendilerine

THEN : English Turkish Redhouse

thendhen zarf
o zaman: We were young then. O zaman gençtik. They'll have come by then. O zamana kadar gelmiş olacaklar. What'll happen then? O zaman ne olacak?
ondan sonra, sonra: Finish your homework and then you can go to the movie. Ev ödevini bitir, sonra sinemaya gidebilirsin.
o halde, o durumda, o zaman: Go to the party yourself; then you won't have to worry. Partiye kendin git; o zaman endişe etmene gerek kalmayacak. If he didn't do it then who did? Kendisi yapmadıysa o halde kim yaptı?

THENCE : English Turkish Redhouse

thencedhens zarf
oradan, o yerden.
o yüzden, ona dayanarak

THEOLOGIAN : English Turkish Redhouse

the.o.lo.gianthiyılo'cın isim ilahiyatçı, tanrıbilimci, teolog

THEOLOGY : English Turkish Redhouse

the.ol.o.gythiyal'ıci isim ilahiyat, tanrıbilim, teoloqi

THEOREM : English Turkish Redhouse

the.o.remthi'yırım, thir'ım isim, matematik, mantık teorem, kanıtsav

THEORETIC : English Turkish Redhouse

the.o.ret.icthiyıret'îk sıfat teorik, kuramsal

THEORETICAL : English Turkish Redhouse

the.o.ret.i.calthiyıret'îkıl sıfat teorik, kuramsal

THEORISE : English Turkish Redhouse

the.o.risethi'yırayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız theorize

THEORIZE : English Turkish Redhouse

the.o.rizethi'yırayz fiil kuram ortaya koyma

THEORY : English Turkish Redhouse

the.o.rythi'yıri, thîr'i isim teori, kuram

THERAPEUTIC : English Turkish Redhouse

ther.a.peu.tictherıpyu'tîk sıfat tedavi edici, sağaltıcı

THERAPIST : English Turkish Redhouse

ther.a.pistther'ıpîst isim terapist, sağaltımcı

THERAPY : English Turkish Redhouse

ther.a.pyther'ıpi isim tedavi, terapi, sağaltım

THERE : English Turkish Redhouse

theredher zarf
orada; oraya: They're staying there tonight. Bu gece orada kalacaklar. Why'd you go there? Niçin oraya gittin?
İşte
..: There she goes! İşte gidiyor! zamir
Öznesi fiilden sonra gelen cümlenin başında kullanılır: There's a fly in the ointment. Merhemde sinek var. There's no telling when they'll be back. Onların ne zaman döneceği hiç belli olmaz.
Birinin ismi yerine kullanılır: Hi there! Merhaba! isim ora (Edatla birlikte kullanılır.): Are you from there? Siz oralı mısınız? sıfat oradaki: Those there are not for sale. Oradakiler satılık değil. ünlem
Tamam!: There now, it's done. Tamam, bitti.
İşte!: There, I told you so, didn't I? İşte, sana demedim mi?

THERE ARE A VARIETY OF THEORIES ABOUT .... : English Turkish Redhouse

hakkında çeşitli teoriler var