Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
THOU : English Turkish Redhouse

thoudhau zamir, eski (ye) sen
in hali thy, thine;
i hali thee; Çoğul
in hali your; Çoğul,
i hali you

THOUGH : English Turkish Redhouse

thoughdho bağlaç
diği halde, ise de;
e rağmen/karşın: Though they know he's a fool, they still like him. Aptal olduğunu bilmelerine rağmen onu seviyorlar.
fakat: It's a beautiful, though unimaginative, building. Güzel fakat özgünlükten yoksun bir bina. zarf yine de, gene de, bununla beraber: That's no excuse, though, for violence. Yine de şiddete başvurmaya bir mazeret değil

THOUGHT : English Turkish Redhouse

thoughtthôt fiil bakınız think

THOUGHTFUL : English Turkish Redhouse

thought.fulthôt'fıl sıfat
düşünceli, anlayışlı, başkalarını düşünen, nazik.
düşünceli, düşünceye dalmış

THOUGHTLESS : English Turkish Redhouse

thought.lessthôt'lîs sıfat düşüncesiz, başkalarını düşünmeyen, nezaketsiz

THOUSAND : English Turkish Redhouse

thou.sandthau'zınd sıfat bin. isim bin, bin rakamı (3888, M)

THOUSANDFOLD : English Turkish Redhouse

thousandfoldsıfat, zarf bin kat, bin misli

THOUSANDTH : English Turkish Redhouse

thousandthsıfat, isim
bininci.
binde bir

THRACE : English Turkish Redhouse

Thracethreys isim Trakya

THRACIAN : English Turkish Redhouse

Thra.cianthrey'şın isim Trakyalı. sıfat
Trakya, Trakya'ya özgü.
Trakyalı

THRASH : English Turkish Redhouse

thrashthräş fiil
(birini) dövmek.
büyük bir yenilgiye uğratmak

THRASH ABOUT : English Turkish Redhouse

(hummalı bir hasta gibi) çırpınıp durmak

THRASH SOMETHING OUT : English Turkish Redhouse

ir şeyi tartışarak halletmek

THREAD : English Turkish Redhouse

threadthred isim
iplik.
(vidada) yiv. fiil
e iplik geçirmek.
film şeridini (proqeksiyon makinesine) takmak

THREAD ONE'S WAY THROUGH : English Turkish Redhouse

(bir yerden) zorla veya dikkatle geçmek

THREADBARE : English Turkish Redhouse

thread.barethred'ber sıfat
(yıpranarak) tel tel olmuş veya havı dökülmüş (kumaş, halı v.b.).
yıpranmış giysiler içinde olan

THREAT : English Turkish Redhouse

threatthret isim
tehdit, korkutma, gözdağı.
tehlike

THREATEN : English Turkish Redhouse

threat.enthret'ın fiil
tehdit etmek, korkutmak, gözdağı vermek.
e işaret etmek,
in habercisi olmak

THREE : English Turkish Redhouse

threethri sıfat üç. isim
üç, üç rakamı (9, III).
iskambil oyunları üçlü

THREE DIMENSIONAL : English Turkish Redhouse

üç boyutlu

THREE DOORS OFF : English Turkish Redhouse

üç ev ötede

THREE MINUS ONE EQUALS TWO. : English Turkish Redhouse

Üçten bir çıkarsa iki kalır./Üç eksi bir iki eder

THREE MONTHS AFTER : English Turkish Redhouse

üç ay sonra

THREEFOLD : English Turkish Redhouse

three.foldsıfat
üç bölümden oluşan.
üç kat, üç misli. zarf üç kat, üç misli

THREESOME : English Turkish Redhouse

three.somethri'sım isim üçlü