Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
TURKISH : English Turkish Redhouse

Turk.ishtır'kîş isim Türkçe. sıfat
Türk.
Türkçe

TURKISH BATH : English Turkish Redhouse

(alaturka) hamam

TURKISH DELIGHT : English Turkish Redhouse

lokum

TURKISTAN : English Turkish Redhouse

Tur.ki.stantırkîstän' isim Türkistan

TURKMAN : English Turkish Redhouse

Turk.mantırk'mın isim (Turkmen) Türkmen

TURKMEN : English Turkish Redhouse

Turk.mentırk'mın isim (Turkmen)
Türkmen.
Türkmence. sıfat
Türkmen.
Türkmence

TURKMENISTAN : English Turkish Redhouse

Turk.me.ni.stantırkmenîstän' isim Türkmenistan

TURKOMAN : English Turkish Redhouse

Tur.ko.mantır'kımın isim
sıfat Türkmen.
Türkmence

TURMOIL : English Turkish Redhouse

tur.moiltır'moyl isim karışıklık, kargaşa

TURN : English Turkish Redhouse

turntırn isim
dönüş, devir, dönme.
sapma, sapış.
viraq, dönemeç.
kıvrım, dirsek.
konuşma dili korkutma, ödünü koparma.
gezme, dolaşma.
sıra.
değişim, nöbet.
yetenek.
biçim.
yön.
konuşma dili sarsıntı, şok.
değişiklik, değişim

TURN A DEAF EAR : English Turkish Redhouse

kulak asmamak, aldırmamak

TURN A DEAF EAR TO : English Turkish Redhouse

-i işitmezlikten gelmek,
e kulak asmamak

TURN A HAND : English Turkish Redhouse

(fiziki) iş yapmak: He won't turn his hand. Parmağını bile kıpırdatmaz

TURN A HAND TO : English Turkish Redhouse

(bir işle uğraşmaya) başlamak, (bir işe) el atmak

TURN A SOMERSAULT : English Turkish Redhouse

takla atmak

TURN ABOUT : English Turkish Redhouse

öbür tarafa dönmek

TURN AGAINST : English Turkish Redhouse

aleyhine dönmek; aleyhine döndürmek

TURN AN HONEST PENNY : English Turkish Redhouse

dürüstçe ve alın teri ile para kazanmak

TURN AND TURN ABOUT : English Turkish Redhouse

nöbetleşe, nöbetle, sıra ile

TURN ASIDE : English Turkish Redhouse

bir yana dönmek.
saptırmak, vazgeçirmek

TURN AWAY : English Turkish Redhouse

başka tarafa yöneltmek.
kovmak.
dönüp gitmek, sapmak.
vazgeçmek

TURN BACK : English Turkish Redhouse

geri çevirmek.
geri dönmek

TURN BAD : English Turkish Redhouse

(hava) bozmak.
(süt, et, yumurta v.b.) bozulmak

TURN DOWN : English Turkish Redhouse

kıvırmak, bükmek.
reddetmek, geri çevirmek.
kısmak

TURN IN : English Turkish Redhouse

içine kıvırmak, içeriye doğru çevirmek.
teslim etmek.
konuşma dili yatmak