English Turkish Redhouse
UNBIDDEN : English Turkish Redhouse
un.bid.den^nbîd'ın sıfat
davetsiz.
kendiliğinden gelen (fikir)
UNBLEACHED : English Turkish Redhouse
un.bleached^nbliçt' sıfat ağartılmamış
UNBLEACHED MUSLIN : English Turkish Redhouse
amerikanbezi
UNBLEMISHED : English Turkish Redhouse
un.blem.ished^nblem'îşt sıfat lekesiz, kusursuz
UNBLUSHING : English Turkish Redhouse
un.blush.ing^nbl^ş'îng sıfat utanmaz, yüzsüz
UNBLUSHINGLY : English Turkish Redhouse
un.blush.ing.lyzarf utanmadan
UNBORN : English Turkish Redhouse
un.born^nbôrn' sıfat
doğmamış, henüz dünyaya gelmemiş.
gelecek, müstakbel
UNBOUND : English Turkish Redhouse
un.bound^nbaund' sıfat ciltlenmemiş, ciltsiz
UNBOWED : English Turkish Redhouse
un.bowed^nbaud' sıfat eğilmemiş, baş eğmemiş, boyun eğmemiş
UNBRIDLED : English Turkish Redhouse
un.bri.dled^nbray'dıld sıfat
dizginsiz, dizgin vurulmamış (at).
aşırı, dizginsiz, ölçüsüz
UNBROKEN : English Turkish Redhouse
un.bro.ken^nbro'kın sıfat
kırılmamış, bütün.
sürekli, aralıksız.
boyun eğmemiş.
yarıda kesilmemiş.
terbiye edilmemiş, alıştırılmamış (at)
UNBUCKLE : English Turkish Redhouse
un.buck.le^nb^k'ıl fiil tokasını açmak
UNBURDEN : English Turkish Redhouse
un.bur.den^nbır'dın fiil
yükten kurtarmak.
derdini dökmek
UNBUSINESSLIKE : English Turkish Redhouse
un.busi.ness.like^nbîz'nîslayk sıfat iş düzenine aykırı
UNBUTTON : English Turkish Redhouse
un.but.ton^nb^t'ın fiil düğmelerini çözmek
UNCALLED-FOR : English Turkish Redhouse
un.called-for^nkôld'fôr sıfat
gereksiz, lüzumsuz, istenilmeyen.
yersiz, yerinde olmayan.
haksız
UNCANNY : English Turkish Redhouse
un.can.ny^nkän'i sıfat
acayip.
esrarengiz, olağanüstü.
tekin olmayan
UNCAP : English Turkish Redhouse
un.cap^nkäp' fiil (uncapped, uncapping) kapağını açmak
UNCARED-FOR : English Turkish Redhouse
un.cared-for^nkerd'fôr sıfat bakımsız
UNCEASING : English Turkish Redhouse
un.ceas.ing^nsi'sîng sıfat
sürekli, aralıksız.
sonsuz, bitmez tükenmez
UNCEREMONIOUS : English Turkish Redhouse
un.cer.e.mo.ni.ous^nserımo'niyıs sıfat
nezaketsizce yapılan, kaba.
teklifsiz.
resmi olmayan
UNCERTAIN : English Turkish Redhouse
un.cer.tain^nsır'tın sıfat
şüpheli.
belirsiz.
kesin olmayan.
güvenilmez.
kararsız.
değişken, dönek
UNCERTAINTY : English Turkish Redhouse
un.cer.tain.tyisim
kuşku, şüphe, tereddüt.
belirsizlik.
kesinsizlik
UNCHANGEABLE : English Turkish Redhouse
un.change.a.ble^nçeyn'cıbıl sıfat değişmez
UNCHANGED : English Turkish Redhouse
un.changed^nçeyncd' sıfat değişmemiş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani