English Turkish Redhouse
UNDERCOVER : English Turkish Redhouse
un.der.cov.er^ndırk^v'ır sıfat
gizli yapılan, gizli.
gizli çalışan
UNDERCURRENT : English Turkish Redhouse
un.der.cur.rent^n'dırkırınt isim
altakıntı.
gizli eğilim
UNDERCUT : English Turkish Redhouse
un.der.cut^ndırk^t' fiil (undercut, undercutting)
(başkasının önerdiği fiyattan) ucuza satmak.
(başkasının önerdiği fiyattan) düşük fiyat vermek/teklif etmek
UNDERDEVELOP : English Turkish Redhouse
un.der.de.vel.op^ndırdîvel'ıp fiil, fotoğrafçılık eksik develope etmek, düşük açındırmak
UNDERDEVELOPED : English Turkish Redhouse
un.der.de.vel.oped^ndırdîvel'ıpt sıfat
azgelişmiş (ülke).
fotoğrafçılık eksik develope edilmiş, düşük açındırılmış (film)
UNDERDOG : English Turkish Redhouse
un.der.dog^n'dırdôg isim
kazanma şansı az olan kimse veya takım.
güçsüz veya zayıf durumda olan kimse, grup veya ülke
UNDERDONE : English Turkish Redhouse
un.der.done^n'dırd^n' sıfat yeterince pişmemiş
UNDEREMPLOYED : English Turkish Redhouse
un.der.em.ployed^ndırımployd' sıfat yeterli derecede çalıştırılmayan
UNDERESTIMATE : English Turkish Redhouse
un.der.es.ti.mate^ndıres'tımeyt fiil
gerçek değerinin altında paha biçmek: The qeweler has underestimated the value of your ring. Kuyumcu yüzüğüne gerçek değerinin altında paha biçmiş. isim gerçek değerinin altında paha biçme
UNDEREXPOSE : English Turkish Redhouse
un.der.ex.pose^ndırîkspoz' fiil (filmi) düşük ışıklamak, az ışıklamak
UNDEREXPOSED : English Turkish Redhouse
un.der.ex.posedsıfat düşük ışıklı (film)
UNDEREXPOSURE : English Turkish Redhouse
un.der.ex.po.sure^ndırîkspo'qır isim
(filmi) düşük ışıklama, az ışıklama.
düşük ışıklılık
UNDERFOOT : English Turkish Redhouse
un.der.foot^ndırfût' zarf ayaklar altında
UNDERGARMENT : English Turkish Redhouse
un.der.gar.ment^n'dırgarmınt isim iç çamaşırı
UNDERGIRD : English Turkish Redhouse
un.der.gird^ndırgırd' fiil alttan desteklemek
UNDERGO : English Turkish Redhouse
un.der.go^ndırgo' fiil (underwent, undergone)
(sıkıntı) çekmek; (katlanılması zor bir şeye) maruz kalmak: She's undergone a lot of suffering. Çok sıkıntı çekti.
geçirmek; görmek;
e uğramak: She underwent surgery last month. Geçen ay ameliyat geçirdi. This building's now undergoing repair. Bu bina şimdi tamirat görüyor. It must be bottled before it's undergone fermentation. Fermantasyona uğramadan önce şişelenmesi gerek. Right now she's undergoing a physical examination. Şu anda doktor muayenesinden geçiyor
UNDERGRADUATE : English Turkish Redhouse
un.der.grad.u.ate^ndırgräc'uwît isim üniversite öğrencisi. sıfat üniversite öğrencisine ait
UNDERGROUND : English Turkish Redhouse
un.der.ground^n'dırgraund zarf
yeraltında.
gizli olarak. sıfat
yeraltı.
gizli. isim
yeraltı.
İngiliz İngilizcesi metro
UNDERGROWTH : English Turkish Redhouse
un.der.growth^n'dırgroth isim (orman veya korudaki büyük ağaçların altında yetişen) çalı, ağaççık v.b.'nden oluşan bitki örtüsü
UNDERHAND : English Turkish Redhouse
un.der.hand^n'dırhänd zarf el altından, gizlice, sinsice, hile ile
UNDERHANDED : English Turkish Redhouse
un.der.hand.edsıfat el altından yapılan, hileli
UNDERLIE : English Turkish Redhouse
un.der.lie^ndırlay' fiil (underlay, underlain, underlying)
in altında bulunmak/yatmak,
in temelinde yatmak,
in asıl nedeni olmak,
in temelini oluşturmak
UNDERLINE : English Turkish Redhouse
un.der.line^n'dırlayn fiil altını çizmek
UNDERMINE : English Turkish Redhouse
un.der.mine^ndırmayn' fiil
(yavaş yavaş veya sinsice) zarar vermek: Years of dissipation had undermined his health. Yıllarca süren sefahat sağlığına zarar vermişti. Their activities are undermining the authority of the state. Onların faaliyetleri devletin otoritesini sarsıyor.
(bir şeyin) altındaki toprağı kazarak çıkarmak; (bir şeyin) altındaki toprağı oymak
UNDERMOST : English Turkish Redhouse
un.der.most^n'dırmost sıfat en alttaki. zarf
en altta; altta.
en alta; alta
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani