English Turkish Redhouse
UNVOICED : English Turkish Redhouse
un.voiced^nvoyst' sıfat
ifade edilmemiş.
ünsüz, sessiz
UNWANTED : English Turkish Redhouse
un.want.ed^nw^n'tîd sıfat istenilmeyen
UNWARRANTED : English Turkish Redhouse
un.war.rant.ed^nwôr'ıntîd sıfat haksız, özürsüz
UNWARY : English Turkish Redhouse
un.war.y^nwer'i sıfat uyanık olmayan, gafil, dikkatsiz, tedbirsiz
UNWELCOME : English Turkish Redhouse
un.wel.come^nwel'kım sıfat
nahoş, tatsız: unwelcome news tatsız haber.
hoş karşılanmayan, istenmeyen: unwelcome guest istenmeyen misafir
UNWELL : English Turkish Redhouse
un.well^nwel' sıfat rahatsız, hasta: I feel unwell today. Bugün kendimi iyi hissetmiyorum
UNWHOLESOME : English Turkish Redhouse
un.whole.some^nhol'sım sıfat (ahlaki, sağlıksal veya ruhsal açıdan) zararlı, zarar verici
UNWIELDY : English Turkish Redhouse
un.wield.y^nwil'di sıfat
taşınması zor; lenduha gibi; hantal.
uygulanması zor.
yönetilmesi zor
UNWILLING : English Turkish Redhouse
un.will.ing^nwîl'îng sıfat
hevessiz, isteksiz, gönülsüz.
boyun eğmeyen, inatçı, kafasının dikine giden
UNWILLINGLY : English Turkish Redhouse
un.will.ing.lyzarf istemeyerek
UNWILLINGNESS : English Turkish Redhouse
un.will.ing.nessisim razı olmama; istememe, isteksizlik
UNWIND : English Turkish Redhouse
un.wind^nwaynd' fiil (unwound)
(sarılı bir şeyi) çözmek, açmak; (sarılı bir şey) çözülmek, açılmak.
dinlenmek, yorgunluğunu gidermek
UNWISE : English Turkish Redhouse
un.wise^nwayz' sıfat
akılsız.
akılsızca
UNWISELY : English Turkish Redhouse
un.wise.lyzarf akılsızca
UNWITTING : English Turkish Redhouse
un.wit.ting^nwît'îng sıfat
farkında olmayan.
kasıtsız
UNWITTINGLY : English Turkish Redhouse
un.wit.ting.lyzarf bilmeyerek, farkında olmadan
UNWRAP : English Turkish Redhouse
un.wrap^nräp' fiil (unwrapped, unwrapping) çözmek, açmak; çözülmek, açılmak
UNWRITTEN : English Turkish Redhouse
un.writ.ten^nrît'ın sıfat yazılmamış
UNWRITTEN LAW : English Turkish Redhouse
örf ve âdet hukuku
UNYIELDING : English Turkish Redhouse
un.yield.ing^nyil'dîng sıfat
sert.
boyun eğmez, direngen.
yol vermez
UNZIP : English Turkish Redhouse
un.zip^nzîp' fiil (unzipped, unzipping) fermuarını açmak; fermuarı açılmak
UP : English Turkish Redhouse
up^p zarf
yukarı, yukarıya; yukarıda: go up yukarı/yukarıya gitmek. Hold your hand up. Elini yukarıda tut.
to
e kadar: The school will accept up to one hundred new students this year. Bu yıl okul yüz kadar yeni öğrenci kabul edecek.
daha önemli bir yere veya kuzeyde bir yere: He has gone up to the governor's mansion. Valinin konağına gitti. Many Americans go up to Canada to shop. Birçok Amerikalı alışveriş etmek için Kanada'ya gidiyor.
daha önemli bir yerde veya kuzeyde: He's living up in the center of town. O kasabanın merkezinde yaşıyor. He works up at the Ministry of Justice. O Adalet Bakanlığında çalışıyor. He's an American working up in Canada. O Kanada'da çalışan bir Amerikalı.
dik: Hold your head up. Kafanı dik tut.
sonuna kadar, tamamen: use up tamamen tüketmek. dry up tamamen kurumak.
Konuşma dilinde çoğunlukla anlamı değiştirmeden fiillere eklenir: clean up temizlemek. wash up yıkanmak.
to yanına: go up to someone birinin yanına gitmek. Move the chair up to the table. Sandalyeyi masaya yaklaştır.
söz konusu olan veya konuşanın bulunduğu yere: Bring the books up to my house. Kitapları evime getir. edat
yukarısına; yukarısında: go up a hill tepeye çıkmak. climb up a tree ağaca tırmanmak.
from
in ilerisinde: We live up from the mosjue. Caminin ilerisinde oturuyoruz. sıfat
UP A TREE : English Turkish Redhouse
güç durumda
UP AND ABOUT : English Turkish Redhouse
konuşma dilihastalıktan kurtulmuş, ayağa kalkmış
UP AND AROUND : English Turkish Redhouse
konuşma dilihastalıktan kurtulmuş, ayağa kalkmış
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani