English Turkish Redhouse
VISCOSITY : English Turkish Redhouse
vis.cos.i.tyvîskas'ıti isim viskozite
VISCOUS : English Turkish Redhouse
vis.cousvîs'kıs sıfat yapışkan, ağdalı
VISE : English Turkish Redhouse
visevays isim mengene
VISIBILITY : English Turkish Redhouse
vis.i.bil.i.tyisim
görünürlük.
görüş uzaklığı
VISIBLE : English Turkish Redhouse
vis.i.blevîz'ıbıl sıfat
görülebilir, görünür.
açık, belli, gözle görülebilir
VISIBLY : English Turkish Redhouse
visiblyzarf gözle görülür bir şekilde, farkedilir bir şekilde
VISION : English Turkish Redhouse
vi.sionvîq'ın isim
görme; görüş: The operation restored his vision. Ameliyat yeniden görmesini sağladı. field of vision görüş alanı.
öngörü.
önsezi.
hayal gücü, imgelem.
hayal, düş, rüya.
çok güzel kimse veya şey: That woman is a vision. O kadın çok güzel
VISIONARY : English Turkish Redhouse
vi.sion.ar.yvîq'ıneri sıfat
hayali, düşsel.
hayalci, hayalperest.
öngörülü.
önsezili. isim
hayalci, hayalperest.
öngörülü kimse.
önsezili kimse
VISIT : English Turkish Redhouse
vis.itvîz'ît fiil
ziyaret etmek, görmeye gitmek.
(doktor) (hastayı) muayeneye gitmek, yoklamak.
e misafir olmak: I'm going to visit my friends in London for a day or two. Bir iki gün Londra'daki arkadaşlarıma misafir olacağım.
sık sık gitmek, dadanmak: The mayor is known to visit bars and gambling houses. Belediye başkanının meyhanelere ve kumarhanelere sık sık gittiği bilinir.
konuşma dili with ile sohbet etmek. isim
ziyaret.
misafirlik.
tıbbi vizite.
konuşma dili sohbet
VISITATION : English Turkish Redhouse
vis.i.ta.tionvîzıtey'şın isim
ziyaret.
felaket, bela
VISITING : English Turkish Redhouse
vis.it.ingvîz'îtîng sıfat ziyaret eden
VISITING CARD : English Turkish Redhouse
kartvizit
VISITING DAY : English Turkish Redhouse
kabul günü
VISITOR : English Turkish Redhouse
vis.i.torvîz'îtır isim
konuk, misafir, ziyaretçi.
turist
VISOR : English Turkish Redhouse
vi.sorvay'zır, vîz'ır isim güneşlik, siperlik, siper
VISTA : English Turkish Redhouse
vis.tavîs'tı isim manzara, görünüm
VISUAL : English Turkish Redhouse
vis.u.alvîq'uwıl sıfat
görmeye ait, görsel.
görülebilir
VISUAL ARTS : English Turkish Redhouse
görsel sanatlar
VISUALISE : English Turkish Redhouse
vis.u.al.isewîq'uwılayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız visualize
VISUALIZE : English Turkish Redhouse
vis.u.al.izewîq'uwılayz fiil hayalinde canlandırmak, gözünün önüne getirmek
VISÉ : English Turkish Redhouse
vi.sévi'zey, vizey' isim bakınız visa
VITAL : English Turkish Redhouse
vi.talvay'tıl sıfat
yaşamsal, hayati.
yaşam için gerekli.
canlı.
dirimsel.
çok önemli
VITAL STATISTICS : English Turkish Redhouse
doğum ve ölüm istatistikleri
VITALISE : English Turkish Redhouse
vi.tal.isevay'tılayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız vitalize
VITALITY : English Turkish Redhouse
vi.tal.i.tyvaytäl'ıti isim
yaşama gücü.
canlılık, dirilik, enerji.
dayanma gücü
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani