English Turkish Redhouse
WANDER AROUND : English Turkish Redhouse
dolaşmak.
başıboş dolaşmak
WANDER OFF : English Turkish Redhouse
(başkalarından ayrılarak) kendi başına dolaşmak
WANDERER : English Turkish Redhouse
wan.der.erisim başıboş dolaşan kimse
WANDERING : English Turkish Redhouse
wan.der.ingwan'dırîng sıfat başıboş dolaşan/gezen
WANDERING JEW : English Turkish Redhouse
telgrafçiçeği
WANDERLUST : English Turkish Redhouse
wan.der.lustwan'dırl^st isim yolculuk tutkusu
WANE : English Turkish Redhouse
waneweyn fiil
azalmak, eksilmek, zayıflamak.
batmak, sönmek.
sonuna yaklaşmak
WANGLE : English Turkish Redhouse
wan.glewäng'gıl fiil, konuşma dili hileyle elde etmek, sızdırmak, koparmak: He's trying to wangle money out of me. Benden para sızdırmaya çalışıyor
WANK : English Turkish Redhouse
wankwänk fiil, İngiliz İngilizcesi, kaba otuz bir çekmek, mastürbasyon yapmak. isim, kaba otuz bir, otuz bir çekme, mastürbasyon
WANT : English Turkish Redhouse
wantwant, wônt fiil
istemek, arzu etmek: What do you want? Ne istiyorsunuz?
istemek,
e ihtiyacı olmak: This house wants looking after. Bu evin bakıma ihtiyacı var.
meli: You want to see a doctor as soon as possible. Bir an önce doktora gitmelisin.
gerekmek, lazım olmak: This work wants to be done with care. Bu işin özenle yapılması gerekiyor
WANT AD : English Turkish Redhouse
konuşma diliküçük ilan
WANT FOR : English Turkish Redhouse
- e ihtiyacı olmak,
e ihtiyaç duymak
WANT TO BET? : English Turkish Redhouse
Bahse girer misin?
WANTON : English Turkish Redhouse
wan.tonwan'tın sıfat
ahlaksız, iffetsiz: a wanton woman ahlaksız bir kadın.
nedensiz: a wanton attack nedensiz bir saldırı. isim
ahlaksız kimse.
serkeş
WAR : English Turkish Redhouse
warwôr isim
savaş, harp, muharebe.
mücadele. fiil (warred, warring)
(against/with) (ile) savaş halinde olmak.
(against/with) (ile) savaşmak, mücadele etmek
WAR CLOUDS : English Turkish Redhouse
savaş bulutları
WAR CORRESPONDENT : English Turkish Redhouse
savaş muhabiri
WAR CRIME : English Turkish Redhouse
savaş suçu
WAR CRIMINAL : English Turkish Redhouse
savaş suçlusu
WAR CRY : English Turkish Redhouse
savaş narası
WAR GAME : English Turkish Redhouse
askerisavaş oyunu
WAR GOD : English Turkish Redhouse
savaş tanrısı
WAR OF NERVES : English Turkish Redhouse
sinir harbi
WAR-HORSE : English Turkish Redhouse
war-horseisim
savaş atı.
çok tecrübeli biri, eski kurt, eski tüfek.
(sık sık veya fazlasıyla icra edildiği için) artık eskisi gibi etki uyandırmayan bir sanat eseri
WARBLE : English Turkish Redhouse
war.blewôr'bıl fiil ötmek, şakımak. isim
kuş ötüşü.
nağme, ezgi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani