Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
BLUEBELL : English Turkish Redhouse

lue.bellblu'bel isim çançiçeği

BLUEBERRY : English Turkish Redhouse

lue.ber.ryblu'beri isim çayüzümü

BLUECOLLAR : English Turkish Redhouse

lue.col.larblu'kalır sıfat işçi sınıfına ait

BLUEPRINT : English Turkish Redhouse

lue.printblu'prînt isim
mavi kopya.
proje, plan. fiil
mavi kopya çıkarmak.
tasarlamak

BLUFF : English Turkish Redhouse

luffbl^f sıfat tok sözlü. isim sarp ve yüksek kıyı veya kaya

BLUING : English Turkish Redhouse

lu.ingblu'wîng isim çivit

BLUISH : English Turkish Redhouse

lu.ishblu'wîş sıfat mavimsi, mavimtırak

BLUNDER : English Turkish Redhouse

lun.derbl^n'dır isim gaf, pot. fiil gaf yapmak, pot kırmak

BLUNT : English Turkish Redhouse

luntbl^nt fiil
körletmek.
azaltmak

BLUR : English Turkish Redhouse

lurblır fiil (blurred, blurring) bulanıklaştırmak; bulanıklaşmak. isim belirsiz bir şekil

BLURRY : English Turkish Redhouse

lur.rysıfat bulanık

BLURT : English Turkish Redhouse

lurtblırt fiil out ağzından kaçırmak

BLUSH : English Turkish Redhouse

lushbl^ş fiil yüzü kızarmak. isim kızartı, kızarıklık

BLUSTER : English Turkish Redhouse

lus.terbl^s'tır fiil
fart furt etmek.
(rüzgâr) şiddetle esmek. isim
fart furt, böbürlenme.
(şiddetli rüzgârın çıkardığı) uğultu

BOAR : English Turkish Redhouse

oarbor isim yabandomuzu

BOARD : English Turkish Redhouse

oardbôrd isim
kereste, tahta.
satranç satranç v.b. oyun tahtası.
yönetim kurulu.
denizcilikle ilgili borda. fiil
(vapura, trene, otobüse, uçağa) binmek.
pansiyoner olmak.
denizcilikle ilgili borda etmek

BOARD OF DIRECTORS : English Turkish Redhouse

yönetim kurulu

BOARD OF MANAGERS : English Turkish Redhouse

yönetim kurulu

BOARD UP : English Turkish Redhouse

üstüne tahta çakarak kapamak

BOARDER : English Turkish Redhouse

oard.erisim
pansiyoner.
yatılı öğrenci

BOARDING SCHOOL : English Turkish Redhouse

yatılı okul

BOAST : English Turkish Redhouse

oastbost fiil
övünmek.
e sahip olmaktan gurur duymak: This hotel boasts two swimming pools and a sauna. Bu otel iki yüzme havuzu ve bir saunasıyla iftihar ediyor. isim övünme, kurumlanma

BOASTFUL : English Turkish Redhouse

oast.fulsıfat övüngen

BOAT : English Turkish Redhouse

oatbot isim (gemi, vapur, sandal, yat gibi) tekne: What time does the boat leave? Vapur kaçta kalkıyor? I've got a new boat. Yeni bir sandalım var. How many masts did that boat have? O teknenin kaç direği vardı?

BOATHOUSE : English Turkish Redhouse

oat.housebot'haus isim kayıkhane