Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
CAVIAR : English Turkish Redhouse

cav.i.arkäv'iyar isim havyar

CAVIARE : English Turkish Redhouse

cav.i.areka'viyar isim havyar

CAVIL : English Turkish Redhouse

cav.ilkäv'ıl fiil (önemsiz şeyler üzerinde) tartışmak; at
e itiraz etmek: I won't cavil about it with you. Seninle onu tartışmam

CAVITY : English Turkish Redhouse

cav.i.tykäv'ıti isim
oyuk.
anatomi kavite, boşluk.
dişçilik çürük, oyuk

CAVORT : English Turkish Redhouse

ca.vortkıvôrt' fiil sıçramak, oynamak

CAW : English Turkish Redhouse

cawkô isim karga sesi, gak. fiil karga gibi ötmek, gaklamak

CAYENNE : English Turkish Redhouse

cay.ennekayen', keyen' isim arnavutbiberi

CAYENNE PEPPER : English Turkish Redhouse

arnavutbiberi

CD : English Turkish Redhouse

CDsi'di' kısaltma compact disk

CD PLAYER : English Turkish Redhouse

kompakt disk çalar

CD-ROM : English Turkish Redhouse

CD-ROMsi'di'ram kısaltma compact disk with read-only memory

CEASE : English Turkish Redhouse

ceasesis fiil
durmak, kesilmek.
bitmek, sona ermek.
bırakmak, devam etmemek, son vermek

CEASE FIRE : English Turkish Redhouse

ateş kesmek

CEASELESS : English Turkish Redhouse

cease.lesssis'lıs sıfat aralıksız, sürekli

CEASELESSLY : English Turkish Redhouse

cease.less.lyzarf durmadan, ara vermeden

CEDAR : English Turkish Redhouse

ce.darsi'dır isim sedir, dağservisi

CEDE : English Turkish Redhouse

cedesid fiil
bırakmak.
terketmek.
devretmek, göçermek

CEILING : English Turkish Redhouse

ceil.ingsi'lîng isim tavan

CEILING PRICE : English Turkish Redhouse

azami fiyat, tavan fiyatı

CELEBRATE : English Turkish Redhouse

cel.e.bratesel'ıbreyt fiil
kutlamak.
bayram yapmak

CELEBRATED : English Turkish Redhouse

cel.e.brat.edsel'ıbreytîd sıfat ünlü, meşhur, şöhretli

CELEBRATION : English Turkish Redhouse

cel.e.bra.tionisim kutlama

CELEBRITY : English Turkish Redhouse

ce.leb.ri.tysileb'rıti isim
ünlü, meşhur.
ün, şöhret

CELERITY : English Turkish Redhouse

ce.ler.i.tysıler'ıti isim hız, sürat

CELERY : English Turkish Redhouse

cel.er.ysel'ıri, sel'ri isim sapkerevizi