Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
DATED : English Turkish Redhouse

datedsıfat
tarihli.
modası geçmiş, demode

DATIVE : English Turkish Redhouse

da.tivedey'tîv sıfat, dilbilgisi
e halindeki. isim
e halindeki sözcük

DATUM : English Turkish Redhouse

da.tumdey'tım isim (data) veri

DAUB : English Turkish Redhouse

daubdôb fiil
sürmek, sıvamak.
bulaştırmak.
lekelemek, kirletmek. isim
harç, çamur.
leke

DAUGHTER : English Turkish Redhouse

daugh.terdô'tır isim kız evlat, kız

DAUGHTER-IN-LAW : English Turkish Redhouse

daughter-in-lawisim gelin

DAUNT : English Turkish Redhouse

dauntdônt fiil yıldırmak, gözünü korkutmak

DAUNTLESS : English Turkish Redhouse

daunt.lesssıfat gözü pek, yılmaz, korkusuz

DAVENPORT : English Turkish Redhouse

dav.en.portdäv'ınpôrt isim kanepe, sedir, divan; çekyat

DAWDLE : English Turkish Redhouse

daw.dledôd'ıl fiil işini ağırdan alarak vakit kaybetmek, ağır davranmak, oyalanmak

DAWN : English Turkish Redhouse

dawndôn isim
seher, tan vakti.
şafak, tan. fiil görünmeye başlamak, aydınlanmak

DAWN ON : English Turkish Redhouse

anlaşılmak, sezilmek

DAY : English Turkish Redhouse

daydey isim
gündüz: We've been working day and night on this proqect. Bu proje üzerinde gece gündüz çalışıyoruz.
gün: the second day of the month ayın ikinci günü.
zaman, devir

DAY AFTER DAY : English Turkish Redhouse

her gün, günlerce

DAY BY DAY : English Turkish Redhouse

günbegün, günden güne

DAY IN DAY OUT : English Turkish Redhouse

her gün

DAY LABORER : English Turkish Redhouse

gündelikçi

DAYBREAK : English Turkish Redhouse

day.breakdey'breyk isim seher, tan vakti

DAYDREAM : English Turkish Redhouse

day.dreamdey'drim isim hayal. fiil hayal kurmak, dalmak

DAYLIGHT : English Turkish Redhouse

day.lightdey'layt isim gün ışığı

DAYLIGHT-SAVING TIME : English Turkish Redhouse

yaz saati

DAYTIME : English Turkish Redhouse

day.timedey'taym isim gündüz

DAZE : English Turkish Redhouse

dazedeyz fiil sersemletmek, sersem etmek, serseme çevirmek. isim sersem bir hal, sersemlik

DAZED : English Turkish Redhouse

dazedsıfat sersemlemiş, serseme çevrilmiş

DAZZLE : English Turkish Redhouse

daz.zledäz'ıl fiil göz kamaştırmak