Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
DOMINION : English Turkish Redhouse

do.min.iondımîn'yın isim
egemenlik, hâkimiyet.
dominyon

DOMINOES : English Turkish Redhouse

dom.i.noesdam'ınoz isim domino oyunu

DON'T : English Turkish Redhouse

don'tdont kısaltma do not

DON'T BOTHER! : English Turkish Redhouse

Zahmet etmeyin!

DON'T BREATHE A WORD OF THIS TO ANYONE. : English Turkish Redhouse

Bunu sakın kimseye söyleme

DON'T LOOK A GIFT HORSE IN THE MOUTH. : English Turkish Redhouse

Bahşiş atın dişine bakılmaz

DON'T MENTION IT. : English Turkish Redhouse

Bir şey değil./Estağfurullah

DON'T MOVE A MUSCLE! : English Turkish Redhouse

Kıpırdama!/Kımıldama!

DON'T MOVE; I'VE GOT YOU COVERED! : English Turkish Redhouse

Kıpırdama; elimdesin!

DON'T PRESS YOUR LUCK. : English Turkish Redhouse

Şansına güvenme./Şansını zorlama

DON'T PUSH YOUR LUCK. : English Turkish Redhouse

Şansına fazla güvenme. Şansını zorlama

DON'T TROUBLE YOURSELF. : English Turkish Redhouse

Zahmet etmeyin./Zahmete girmeyin

DON'T YOU HAVE ANY MANNERS? : English Turkish Redhouse

Sende hiç terbiye yok mu?

DONATE : English Turkish Redhouse

do.natedo'neyt fiil bağışlamak, hibe etmek

DONATION : English Turkish Redhouse

do.na.tiondoney'şın isim
bağışlama.
bağış, hibe

DONE : English Turkish Redhouse

doned^n fiil bakınız do sıfat
tamamlanmış, bitmiş.
iyi pişmiş

DONE IN : English Turkish Redhouse

çok yorgun, bitkin

DONE THROUGH : English Turkish Redhouse

iyi pişmiş (et)

DONE! : English Turkish Redhouse

Tamam!/Oldu!/Kabul!

DONKEY : English Turkish Redhouse

don.keydang'ki isim eşek

DONOR : English Turkish Redhouse

do.nordo'nır isim
bağışçı.
tıbbi verici

DOOM : English Turkish Redhouse

doomdum isim (talihin belirlediği) kötü son, korkunç son. fiil bakınız be doomed to

DOOMSDAY : English Turkish Redhouse

dooms.daydumz'dey isim kıyamet günü

DOOR : English Turkish Redhouse

doordor isim kapı

DOOR SALESMAN : English Turkish Redhouse

ev ev dolaşarak satış yapan satıcı