Multilingual Turkish Dictionary English Turkish Redhouse

DOWNCAST : English Turkish Redhouse

down.castdaun'käst sıfat
aşağıya yönelmiş.
üzgün, morali bozuk

DOWNFALL : English Turkish Redhouse

down.falldaun'fôl isim
düşüş, yıkılış, çöküş, çökme.
(yağmur) boşanma

DOWNGRADE : English Turkish Redhouse

down.gradedaun'greyd fiil derecesini indirmek, alçaltmak

DOWNHEARTED : English Turkish Redhouse

down.heart.eddaun'har'tîd sıfat üzgün, morali bozuk

DOWNHILL : English Turkish Redhouse

down.hilldaun'hîl zarf yokuş aşağı, aşağıya. sıfat inişli, meyilli

DOWNPOUR : English Turkish Redhouse

down.pourdaun'pôr isim sağanak

DOWNRIGHT : English Turkish Redhouse

down.rightdaun'rayt sıfat
tam, düpedüz: a downright insult düpedüz bir hakaret.
açık, dürüst.
açıksözlü, sözünü esirgemeyen. zarf
tamamen, büsbütün: He's downright wrong. Tamamen haksız o.
açıkça, dobra dobra

DOWNSTAIRS : English Turkish Redhouse

down.stairsdaun'sterz' zarf aşağı kata, alt kata, aşağıya; aşağı katta, alt katta, aşağıda. sıfat alt katta olan, aşağıdaki. isim aşağı kat, alt kat

DOWNSTREAM : English Turkish Redhouse

down.streamdaun'strim zarf akıntı aşağı, akış aşağı

DOWNTOWN : English Turkish Redhouse

down.towndaun'taun isim şehrin merkezi, çarşı. zarf çarşı tarafında; çarşıya. sıfat şehrin merkezinde olan

DOWNTROD : English Turkish Redhouse

down.troddaun'trad sıfat
ayaklar altında çiğnenmiş.
haksızlığa uğramış, ezilmiş

DOWNTRODDEN : English Turkish Redhouse

down.trod.dendaun'tradın sıfat
ayaklar altında çiğnenmiş.
haksızlığa uğramış, ezilmiş

DOWNWARD : English Turkish Redhouse

down.warddaun'wırd zarf aşağı doğru

DOWNWARDS : English Turkish Redhouse

down.wardsdaun'wırdz zarf aşağı doğru

DOWNWIND : English Turkish Redhouse

down.winddaun'wînd zarf rüzgâr yönüne; rüzgârla birlikte

DOWRY : English Turkish Redhouse

dow.rydau'ri isim
çeyiz.
drahoma

DOZE : English Turkish Redhouse

dozedoz isim hafif uyku, şekerleme, kestirme, uyuklama. fiil şekerleme yapmak, kestirmek, uyuklamak

DOZE OFF : English Turkish Redhouse

uyuklamak, uykuya dalmak

DOZEN : English Turkish Redhouse

doz.end^z'ın isim düzine

DOZER : English Turkish Redhouse

doz.erdo'zır isim, konuşma dili dozer, buldozer

DR. : English Turkish Redhouse

Dr.kısaltma «Doctor» Drive

DRAB : English Turkish Redhouse

drabdräb sıfat (drabber, drabbest)
kasvetli, sıkıcı.
ölü (renk)

DRAFT : English Turkish Redhouse

draftdräft fiil çekmek. isim
çekme, çekim, yudum.
poliçe, çek.
ödeme emri.
hava akımı, cereyan, soba borusunun çekmesi. sıfat fıçıdan çekilen (bira)

DRAFTING : English Turkish Redhouse

draft.ingisim çizim, teknik resim

DRAFTING BOARD : English Turkish Redhouse

çizim tahtası