Multilingual Turkish Dictionary English Turkish Redhouse

ELATED : English Turkish Redhouse

e.latedsıfat sevinçli, kıvançlı

ELATION : English Turkish Redhouse

e.la.tionîley'şın isim sevinç, kıvanç

ELBOW : English Turkish Redhouse

el.bowel'bo isim dirsek. fiil dirsekle itmek veya vurmak, dirseklemek; ite kaka yol açmak

ELBOW GREASE : English Turkish Redhouse

konuşma dilialın teri, emek

ELBOWROOM : English Turkish Redhouse

el.bow.roomel'borum' isim rahatça hareket edilebilecek yer, geniş yer

ELDER : English Turkish Redhouse

el.derel'dır isim mürver ağacı, mürver

ELDER BROTHER : English Turkish Redhouse

ağabey

ELDER SISTER : English Turkish Redhouse

abla

ELDERLY : English Turkish Redhouse

eld.er.lyel'dırli sıfat oldukça yaşlı

ELDERS : English Turkish Redhouse

eld.ersisim, çoğul (yaşça) büyükler

ELDEST : English Turkish Redhouse

eld.estel'dîst sıfat (yaşça) en büyük

ELECT : English Turkish Redhouse

e.lectîlekt' fiil seçmek

ELECTION : English Turkish Redhouse

e.lec.tionîlek'şın isim seçim

ELECTIONEER : English Turkish Redhouse

e.lec.tion.eerîlekşınir' fiil seçim propagandası yapmak

ELECTIVE : English Turkish Redhouse

e.lec.tiveîlek'tîv sıfat
isteğe bağlı.
seçimle elde edilen (bir makam). isim seçmeli ders

ELECTOR : English Turkish Redhouse

e.lec.torîlek'tır isim seçmen

ELECTORATE : English Turkish Redhouse

e.lec.tor.ateîlek'tırît isim seçmenler

ELECTRIC : English Turkish Redhouse

e.lec.tricîlek'trîk sıfat, elektrik
elektrikle ilgili.
elektrikli

ELECTRIC ARC : English Turkish Redhouse

fizik, elektrikelektrik arkı, elektrik yayı

ELECTRIC CHAIR : English Turkish Redhouse

elektrikli sandalye

ELECTRIC CURRENT : English Turkish Redhouse

elektrikelektrik akımı, elektrik cereyanı

ELECTRIC EYE : English Turkish Redhouse

elektrikli göz

ELECTRIC FAN : English Turkish Redhouse

vantilatör

ELECTRIC GUITAR : English Turkish Redhouse

müzikelektrogitar

ELECTRIC LIGHT : English Turkish Redhouse

elektrik lambası