Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
EMIGRATE : English Turkish Redhouse

em.i.grateem'ıgreyt fiil göç etmek

EMIGRATION : English Turkish Redhouse

em.i.gra.tionisim göç

EMINENCE : English Turkish Redhouse

em.i.nenceem'ınıns isim
yüksek bir mevki.
yükseklik; yüksek yer, tepe

EMINENT : English Turkish Redhouse

em.i.nentem'ınınt sıfat
yüksek (mevki).
tanınmış ve üstün, ünlü (kişi).
yüksek (yer)

EMISSARY : English Turkish Redhouse

em.is.sar.yem'ıseri isim özel bir görevle gönderilen kişi

EMISSION : English Turkish Redhouse

e.mis.sionîmîş'ın isim
çıkarma; yayma.
mali işler emisyon

EMIT : English Turkish Redhouse

e.mitîmît' fiil (emitted, emitting) çıkarmak; fışkırtmak; yaymak

EMOLLIENT : English Turkish Redhouse

e.mol.lientîmal'yınt sıfat yumuşatıcı. isim yumuşatıcı ve acıyı dindiren merhem

EMOLUMENT : English Turkish Redhouse

e.mol.u.mentîmal'yımınt isim ücret; maaş; kazanç

EMOTION : English Turkish Redhouse

e.mo.tionîmo'şın isim duygu, his; heyecan

EMOTIONAL : English Turkish Redhouse

e.mo.tion.alîmo'şınıl sıfat duygusal, duygulu, heyecanlı

EMPATHY : English Turkish Redhouse

em.pa.thyem'pıthi isim, ruhbilim bir başkasının duygularını anlayabilme, duygu sezgisi

EMPEROR : English Turkish Redhouse

em.per.orem'pırır isim imparator

EMPHASIS : English Turkish Redhouse

em.pha.sisem'fısîs isim (emphases)
vurgu, vurgulama.
önem

EMPHASISE : English Turkish Redhouse

em.pha.siseem'fısayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız emphasize

EMPHASIZE : English Turkish Redhouse

em.pha.sizeem'fısayz fiil vurgulamak

EMPHATIC : English Turkish Redhouse

em.phat.icemfät'îk sıfat
vurgulanarak söylenen.
ısrarlı.
göze çarpan, frapan

EMPHATICALLY : English Turkish Redhouse

em.phat.ic.al.lyzarf
üzerinde durarak.
kesin olarak

EMPHYSEMA : English Turkish Redhouse

em.phy.se.maemfısi'mı isim, tıbbi anfizem

EMPIRE : English Turkish Redhouse

em.pireem'payr isim imparatorluk

EMPIRICAL : English Turkish Redhouse

em.pir.i.calempîr'îkıl sıfat deneysel, ampirik

EMPIRICISM : English Turkish Redhouse

em.pir.i.cismempîr'ısîzım isim deneycilik, ampirizm

EMPIRICIST : English Turkish Redhouse

em.pir.i.cistempîr'ısîst isim deneyci, ampirist

EMPLOY : English Turkish Redhouse

em.ployîmploy' fiil
kullanmak.
bir hizmet veya işte kullanmak, istihdam etmek. isim bakınız be in the employ of

EMPLOYEE : English Turkish Redhouse

em.ploy.eeîmploy'i, employi' isim çalışan; görevli; işçi