Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
ENCLOSURE : English Turkish Redhouse

en.clo.sureînklo'qır isim
(bir yeri) (duvar, çit v.b. ile) çevirme.
(duvar, çit v.b. ile) çevrili olan yer

ENCLOSURES : English Turkish Redhouse

en.clo.suresisim (mektupla aynı zarf içinde) gönderilen şeyler, ilişiktekiler

ENCOMPASS : English Turkish Redhouse

en.com.passînk^m'pıs fiil
kapsamak.
kaplamak, örtmek.
kuşatmak

ENCORE : English Turkish Redhouse

en.coreang'kôr ünlem Bravo! isim bis

ENCOUNTER : English Turkish Redhouse

en.coun.terînkaun'tır fiil
(bir tehlike veya zorlukla) karşı karşıya gelmek.
rastlamak

ENCOURAGE : English Turkish Redhouse

en.cour.ageînkır'îc fiil
teşvik etmek, özendirmek.
cesaret vermek, yüreklendirmek

ENCOURAGEMENT : English Turkish Redhouse

en.cour.age.mentisim
teşvik etme, özendirme.
cesaret verme, yüreklendirme

ENCOURAGING : English Turkish Redhouse

en.cour.ag.ingînkır'îcîng sıfat
ümitlendirici, umut verici.
teşvik edici, özendirici.
cesaret verici, yüreklendirici

ENCROACH : English Turkish Redhouse

en.croachînkroç' fiil upon (başkasının hakkına) tecavüzde bulunmak

ENCROACHMENT : English Turkish Redhouse

en.croach.mentisim (başkasının hakkına) tecavüzde bulunma

ENCRUST : English Turkish Redhouse

en.crustînkr^st' fiil bakınız be encrusted with

ENCUMBER : English Turkish Redhouse

en.cum.berînk^m'bır fiil bakınız be encumbered with

ENCUMBRANCE : English Turkish Redhouse

en.cum.branceisim
yük.
çocuk.
hukuk ipotek

ENCYCLOPAEDIA : English Turkish Redhouse

en.cy.clo.pae.di.aensayklıpi'diyı isim, İngiliz İngilizcesi bakınız encyclopedia

ENCYCLOPEDIA : English Turkish Redhouse

en.cy.clo.pe.di.aensayklıpi'diyı isim ansiklopedi

ENCYCLOPEDIC : English Turkish Redhouse

en.cy.clo.pe.dicsıfat ansiklopedik

END : English Turkish Redhouse

endend isim
uç.
son, nihayet.
akıbet.
gaye, amaç; niyet, maksat.
mecazi ölüm, son. fiil bitirmek, son vermek; bitmek, sona ermek

END TABLE : English Turkish Redhouse

küçük masa, sehpa

ENDANGER : English Turkish Redhouse

en.dan.gerîndeyn'cır fiil tehlikeye atmak

ENDEAR : English Turkish Redhouse

en.dearîndîr' fiil sevdirmek

ENDEAR ONESELF TO SOMEONE : English Turkish Redhouse

kendini birine sevdirmek

ENDEARING : English Turkish Redhouse

en.dear.ingsıfat sevimli, tatlı

ENDEAVOR : English Turkish Redhouse

en.deav.orîndev'ır fiil yapmaya çalışmak; gayret etmek, çalışmak. isim çaba, gayret

ENDEMIC : English Turkish Redhouse

en.dem.icendem'îk sıfat in (bir yer veya halka) özgü: That disease is endemic in India. O hastalık Hindistan'a özgü

ENDING : English Turkish Redhouse

end.ingen'dîng isim
son, nihayet.
dilbilgisi takı, sonek