English Turkish Redhouse
EVICTION : English Turkish Redhouse
e.vic.tionîvîk'şın isim, hukuk tahliye ettirme
EVIDENCE : English Turkish Redhouse
ev.i.denceev'ıdıns isim kanıt, delil. fiil göstermek, açığa vurmak
EVIDENT : English Turkish Redhouse
ev.i.dentev'ıdınt sıfat açık, belli
EVIL : English Turkish Redhouse
e.vili'vıl isim şer, kötülük. sıfat çok kötü, şerir
EVIL EYE : English Turkish Redhouse
kem göz, nazar
EVIL-MINDED : English Turkish Redhouse
evil-mindedsıfat kötü niyetli
EVILDOER : English Turkish Redhouse
e.vil.do.erisim kötülük eden kimse, şerir
EVINCE : English Turkish Redhouse
e.vinceîvîns' fiil göstermek
EVOCATIVE : English Turkish Redhouse
e.voc.a.tiveîvak'ıtîv sıfat of (birtakım şeyleri) akla getiren; birtakım çağrışımlar yapan
EVOKE : English Turkish Redhouse
e.vokeîvok' fiil aklına getirmek, çağrıştırmak
EVOLUTION : English Turkish Redhouse
ev.o.lu.tionevılu'şın isim evrim
EVOLUTIONARY : English Turkish Redhouse
ev.o.lu.tion.arysıfat evrimsel
EVOLUTIONISM : English Turkish Redhouse
ev.o.lu.tion.ismisim evrimcilik
EVOLUTIONIST : English Turkish Redhouse
ev.o.lu.tion.istisim evrimci
EVOLVE : English Turkish Redhouse
e.volveîvalv' fiil yavaş yavaş geliştirmek; yavaş yavaş gelişmek
EWE : English Turkish Redhouse
eweyu isim dişi koyun, marya
EWER : English Turkish Redhouse
ew.eryu'wır isim ibrik
EX-CON : English Turkish Redhouse
ex.coneks.kan' isim, konuşma dili ağır bir suçtan dolayı hapiste yatmış biri, sabıkalı
EX-CONVICT : English Turkish Redhouse
ex.con.victeks'kan'vict isim ağır bir suçtan dolayı hapiste yatmış biri, sabıkalı
EX-HUSBAND : English Turkish Redhouse
ex-hus.bandeks'h^zbınd isim eski koca
EX-WIFE : English Turkish Redhouse
ex-wifeeks'wayf isim eski karı (eş)
EX. : English Turkish Redhouse
ex.kısaltma «examination» example except
EXACERBATE : English Turkish Redhouse
ex.ac.er.bateîgzäs'ırbeyt fiil daha kötü bir duruma sokmak, (kötü durumdaki bir şeyi) artırmak
EXACT : English Turkish Redhouse
ex.actîgzäkt' sıfat
tam, kesin.
hatasız, doğru (bir şey)
EXACTING : English Turkish Redhouse
ex.act.ingsıfat titizlik isteyen (bir iş); işin titizlikle yapılmasını isteyen (kimse)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani