Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
EXEMPLAR : English Turkish Redhouse

ex.em.plarîgzem'plır isim örnek

EXEMPLARY : English Turkish Redhouse

ex.em.pla.ryîgzem'plıri sıfat örnek niteliğinde olan, örnek

EXEMPLIFY : English Turkish Redhouse

ex.em.pli.fyîgzem'plıfay fiil
e örnek olmak.
i örnekle göstermek

EXEMPT : English Turkish Redhouse

ex.emptîgzempt' fiil muaf tutmak. sıfat bakınız be exempt be exempt from

EXEMPTION : English Turkish Redhouse

ex.emp.tionisim muafiyet, bağışıklık

EXERCISE : English Turkish Redhouse

ex.er.ciseek'sırsayz isim
uygulama, yerine getirme, kullanma.
alıştırma.
egzersiz. fiil
uygulamak, yerine getirmek, kullanmak.
hareket ettirmek, çalıştırmak.
egzersiz yapmak

EXERT : English Turkish Redhouse

ex.ertîgzırt' fiil (güç) kullanmak, (gayret) sarfetmek

EXERT ONESELF : English Turkish Redhouse

çabalamak, uğraşmak, gayret sarfetmek

EXERTION : English Turkish Redhouse

ex.er.tionîgzır'şın isim gayret, çaba, emek

EXHALE : English Turkish Redhouse

ex.haleeks.heyl' fiil
nefes vermek.
(egzoz, duman v.b.'ni) çıkarmak

EXHAUST : English Turkish Redhouse

ex.haustîgzôst' fiil
tüketmek, bitirmek.
bütün kuvvetini tüketmek, çok yormak

EXHAUST PIPE : English Turkish Redhouse

egzoz borusu

EXHAUSTED : English Turkish Redhouse

ex.haust.edsıfat
tükenmiş.
yorgun, bitkin

EXHAUSTING : English Turkish Redhouse

ex.haust.ingsıfat yorucu, zahmetli

EXHAUSTION : English Turkish Redhouse

ex.haus.tionîgzôs'çın isim
yorgunluk, bitkinlik.
tüketme; tükenme

EXHAUSTIVE : English Turkish Redhouse

ex.haus.tiveîgzôs'tîv sıfat geniş kapsamlı ve ayrıntılı

EXHIBIT : English Turkish Redhouse

ex.hib.itîgzîb'ît isim sergi. fiil
sergilemek.
(bir duygu veya niteliği) göstermek.
hukuk (dava sırasında belge veya kanıt) ibraz etmek

EXHIBITION : English Turkish Redhouse

ex.hi.bi.tioneksıbîş'ın isim
sergi.
(bir duygu veya niteliği) gösterme.
hukuk (dava sırasında belge veya kanıt) ibraz etme

EXHILARATE : English Turkish Redhouse

ex.hil.a.rateîgzîl'ıreyt fiil çok neşelendirip zindeleştirmek, çok keyiflendirmek

EXHILARATION : English Turkish Redhouse

ex.hil.a.ra.tionisim neşe ve zindelik

EXHORT : English Turkish Redhouse

ex.hortîgzôrt' fiil teşvik etmek

EXHORTATION : English Turkish Redhouse

ex.hor.ta.tionisim
teşvik etme.
teşvik edici söz

EXHUME : English Turkish Redhouse

ex.humeîgzum', eks.hyum' fiil mezardan çıkarmak

EXILE : English Turkish Redhouse

ex.ileeg'zayl, ek'sayl isim
sürgün.
sürgün edilen kimse. fiil sürgüne göndermek

EXIST : English Turkish Redhouse

ex.istîgzîst' fiil var olmak, mevcut olmak