Multilingual Turkish Dictionary English Turkish Redhouse

FAMED : English Turkish Redhouse

famedsıfat ünlü, meşhur

FAMILIAL : English Turkish Redhouse

fa.mil.ialfımîl'yıl sıfat ailevi, aileye ait

FAMILIAR : English Turkish Redhouse

fa.mil.iarfımîl'yır sıfat
iyi bilinen, bildik; iyi tanınan, tanıdık; aşina.
samimi, teklifsiz. isim iyi arkadaş

FAMILIARISE : English Turkish Redhouse

fa.mil.iar.isefımîl'yırayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız familiarize

FAMILIARITY : English Turkish Redhouse

fa.mil.i.ar.i.tyfımîliyer'ıti isim
aşinalık.
samimiyet, teklifsizlik.
laubalilik

FAMILIARIZE : English Turkish Redhouse

fa.mil.iar.izefımîl'yırayz fiil (bir şeyi) herkese tanıtmak

FAMILIARIZE ONESELF WITH : English Turkish Redhouse

ir şey hakkında bilgi edinmek

FAMILY : English Turkish Redhouse

fam.i.lyfäm'li, fäm'ıli isim
aile; akrabalar; çoluk çocuk.
zooloji familya

FAMILY CIRCLE : English Turkish Redhouse

aile çevresi, aile muhiti

FAMILY MAN : English Turkish Redhouse

ev bark sahibi, aile babası

FAMILY NAME : English Turkish Redhouse

soyadı, aile adı

FAMILY PLANNING : English Turkish Redhouse

aile planlaması

FAMILY TREE : English Turkish Redhouse

şecere, soyağacı

FAMINE : English Turkish Redhouse

fam.inefäm'în isim kıtlık, açlık

FAMISH : English Turkish Redhouse

fam.ishfäm'îş fiil bakınız be famished

FAMOUS : English Turkish Redhouse

fa.mousfey'mıs sıfat ünlü, meşhur, tanınmış

FAMOUSLY : English Turkish Redhouse

fa.mous.lyzarf, konuşma dili çok iyi

FAN : English Turkish Redhouse

fanfän fiil (fanned, fanning) yelpazelemek

FAN BELT : English Turkish Redhouse

makinepervane kayışı

FAN BLADE : English Turkish Redhouse

makinepervane kanadı

FAN THE FLAMES : English Turkish Redhouse

kışkırtmak, körüklemek

FANATIC : English Turkish Redhouse

fa.nat.icfınät'îk sıfat, isim fanatik, bağnaz, mutaassıp

FANATICAL : English Turkish Redhouse

fa.nat.i.calsıfat fanatik, bağnaz, mutaassıp

FANCIFUL : English Turkish Redhouse

fan.ci.fulfän'sîfıl sıfat
hayalperest.
hayali

FANCY : English Turkish Redhouse

fan.cyfän'si fiil
hayal etmek.
sanmak, zannetmek, düşünmek.
den hoşlanmak.
istemek