Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
ASKEW : English Turkish Redhouse

a.skewıskyu' zarf eğri, çarpık

ASLEEP : English Turkish Redhouse

a.sleepıslip' sıfat
uykuda: The guards were asleep. Bekçiler uykudaydı.
uyuşmuş

ASPARAGUS : English Turkish Redhouse

as.par.a.gusısper'ıgıs isim kuşkonmaz

ASPARAGUS SPEAR : English Turkish Redhouse

kuşkonmaz filizi

ASPECT : English Turkish Redhouse

as.pectäs'pekt isim
açı, yön, bakım: Let's consider this aspect of the problem. Meselenin bu yönünü düşünelim.
görünüş

ASPHALT : English Turkish Redhouse

as.phaltäs'fôlt isim asfalt. fiil asfaltlamak

ASPIRANT : English Turkish Redhouse

as.pi.rantäs'pırınt, ıspayr'ınt isim, sıfat istekli

ASPIRATION : English Turkish Redhouse

as.pi.ra.tionäspırey'şın isim (uzun zamandır güdülen) büyük amaç: It was his aspiration to become famous. Amacı ünlü olmaktı

ASPIRE : English Turkish Redhouse

as.pireıspayr' fiil amaçlamak, amaç edinmek; arzu etmek

ASPIRIN : English Turkish Redhouse

as.pi.rinäs'pırîn isim aspirin

ASS : English Turkish Redhouse

assäs isim
eşek, merkep.
dangalak.
kaba kıç, makat.
kaba büzük, anüs

ASSAIL : English Turkish Redhouse

as.sailıseyl' fiil
saldırmak, hücum etmek.
yağmuruna tutmak: They assailed him with juestions. Kendisini soru yağmuruna tuttular

ASSAILANT : English Turkish Redhouse

as.sail.antisim saldıran kimse

ASSASSIN : English Turkish Redhouse

as.sas.sinısäs'în isim suikastçı

ASSASSINATE : English Turkish Redhouse

as.sas.si.nateısäs'îneyt fiil suikast yapmak

ASSASSINATION : English Turkish Redhouse

as.sas.si.na.tionisim suikast

ASSAULT : English Turkish Redhouse

as.saultısôlt' isim saldırı. fiil saldırmak

ASSAY : English Turkish Redhouse

as.sayäs'ey isim
analiz edilecek bir örnek.
analiz, çözümleme, tahlil. fiil
analiz etmek, çözümlemek, tahlil etmek.
denemek

ASSEMBLAGE : English Turkish Redhouse

as.sem.blageısem'blîc isim
toplantı, meclis.
topluluk, kalabalık.
montaq.
bir araya toplama; bir araya toplanma

ASSEMBLE : English Turkish Redhouse

as.sem.bleısem'bıl fiil
toplamak; toplanmak.
monte etmek

ASSEMBLY : English Turkish Redhouse

as.sem.blyısem'bli isim
toplantı; meclis; kongre.
montaj

ASSEMBLY LINE : English Turkish Redhouse

montaj hattı

ASSEMBLY ROOM : English Turkish Redhouse

toplantı salonu

ASSENT : English Turkish Redhouse

as.sentısent' isim rıza; onaylama. fiil to
e razı olmak;
i onaylamak

ASSERT : English Turkish Redhouse

as.sertısırt' fiil (emin bir şekilde) ileri sürmek, öne sürmek