Multilingual Turkish Dictionary English Turkish Redhouse

BAKSHEESH : English Turkish Redhouse

ak.sheeshbäk'şiş isim bahşiş

BALANCE : English Turkish Redhouse

al.ancebäl'ıns isim
terazi.
denge.
denklem.
bilanço.
bakiye. fiil
dengelemek.
dengeli olmak

BALANCE A TIRE : English Turkish Redhouse

lastiğin balans ayarını yapmak

BALANCE OF A DEBT : English Turkish Redhouse

orç bakiyesi

BALANCE OF PAYMENTS : English Turkish Redhouse

ödemeler dengesi

BALANCE OF POWER : English Turkish Redhouse

(uluslararası ilişkilerde) kuvvetler dengesi

BALANCE OF TRADE : English Turkish Redhouse

ticaret dengesi, ithalat ve ihracat arasındaki değer farkı

BALANCE SHEET : English Turkish Redhouse

ilanço

BALANCED : English Turkish Redhouse

al.ancedsıfat dengeli

BALCONY : English Turkish Redhouse

al.co.nybäl'kıni isim balkon

BALD : English Turkish Redhouse

aldbôld sıfat
dazlak.
kılsız; tüysüz.
yalın, sade

BALDFACED : English Turkish Redhouse

ald.facedbôld'feyst sıfat apaçık ve küstah

BALDNESS : English Turkish Redhouse

ald.nessisim dazlaklık

BALE : English Turkish Redhouse

alebeyl isim balya. fiil balyalamak

BALEFUL : English Turkish Redhouse

ale.fulbeyl'fıl sıfat uğursuz, meşum

BALK : English Turkish Redhouse

alkbôk fiil bir engel karşısında duraklamak; yürümemekte direnmek

BALKY : English Turkish Redhouse

alk.ybô'ki sıfat yürümemekte direnen, inat eden (hayvan)

BALL : English Turkish Redhouse

allbôl isim
top; küre.
yumak: a ball of yarn bir yumak iplik.
topak: a ball of dough bir topak hamur. fiil, konuşma dili up (bir şeyin) içine etmek

BALL AND CHAIN : English Turkish Redhouse

pranga

BALL BEARING : English Turkish Redhouse

makinebilye

BALL COCK : English Turkish Redhouse

şamandıra ile işleyen kapama valfı

BALL OF THE FOOT : English Turkish Redhouse

ayak parmaklarının kökü

BALL-POINT : English Turkish Redhouse

all-pointbôl'poynt isim bakınız ball-point pen

BALL-POINT PEN : English Turkish Redhouse

tükenmez, tükenmez kalem

BALLAD : English Turkish Redhouse

al.ladbäl'ıd isim balad; türkü