Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
PRISTINE : English Turkish Redhouse

pris.tineprîs'tin, [İngiliz İngilizcesi] prîs'tayn sıfat bozulmamış, saf

PRIVACY : English Turkish Redhouse

pri.va.cypray'vısi isim
mahremiyet: The English value their privacy. İngilizler mahremiyetlerine çok önem verir.
gizlilik

PRIVATE : English Turkish Redhouse

pri.vatepray'vît sıfat
özel, hususi, kişisel: private car özel araba. private life özel yaşam. private ownership özel iyelik. private property özel mülk. private school özel okul.
gizli: a private telephone conversation gizli telefon konuşması. isim
askeri er, asker.
çoğul edep yerleri

PRIVATE DETECTIVE : English Turkish Redhouse

özel dedektif

PRIVATION : English Turkish Redhouse

pri.va.tionprayvey'şın isim yoksunluk, sıkıntı

PRIVATISE : English Turkish Redhouse

pri.vat.isepray'vıtayz fiil, İngiliz İngilizcesi bakınız privatize

PRIVATIZATION : English Turkish Redhouse

pri.vat.i.za.tionprayvıtızey'şın isim özelleştirme

PRIVATIZE : English Turkish Redhouse

pri.vat.izepray'vıtayz fiil özelleştirmek

PRIVILEGE : English Turkish Redhouse

priv.i.legeprîv'ılîc isim ayrıcalık, imtiyaz

PRIVILEGED : English Turkish Redhouse

priv.i.legedsıfat ayrıcalıklı, imtiyazlı

PRIVY : English Turkish Redhouse

priv.yprîv'i isim
(su tesisatı olmayan kulübe içindeki) ayakyolu, apteshane.
tuvalet. sıfat bakınız be privy to someone's secrets privy council

PRIVY COUNCIL : English Turkish Redhouse

özel meclis.
büyük harf ile (İngiltere'de) danışma meclisi

PRIZE : English Turkish Redhouse

prizeprayz fiil manivela ile kaldırmak veya açmak, kanırtmak. isim ganimet

PRIZE POSSESSION : English Turkish Redhouse

en değerli şey, en gözde şey

PRO AND CON : English Turkish Redhouse

lehte ve aleyhte

PRO FORMA : English Turkish Redhouse

pro for.mapro fôr'mı sıfat bakınız pro forma invoice

PRO FORMA INVOICE : English Turkish Redhouse

ticaretproforma fatura

PRO- : English Turkish Redhouse

pro-önek
. taraftarı,
.. yanlısı,
in tarafını tutan: He's pro-French. O, Fransızların tarafını tutuyor./O, Fransızcadan yanadır

PROB. : English Turkish Redhouse

prob.kısaltma «probable» probably problem

PROBABILITY : English Turkish Redhouse

prob.a.bil.i.typrabıbîl'ıti isim olasılık, ihtimal

PROBABLE : English Turkish Redhouse

prob.a.bleprab'ıbıl sıfat olası, olasılı, muhtemel

PROBABLY : English Turkish Redhouse

prob.a.blyzarf belki de, galiba

PROBATION : English Turkish Redhouse

pro.ba.tionprobey'şın isim
şartlı tahliye, meşruten tahliye.
deneme süresi

PROBATION OFFICER : English Turkish Redhouse

şartlı tahliye edilmiş kimseyle ilgilenen memur

PROBATIONER : English Turkish Redhouse

pro.ba.tion.erprobey'şınır isim şartlı tahliye edilmiş kimse