Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
CAMPAIGN STEAMER : English Turkish military

SEFER ŞERİDİ:Bak. "unit award"

CANADIAN GRID : English Turkish military

KANADA GRİDİ:Trime trogon usulüyle çekilmiş fotoğraflarda kullanılan bir grid sistemi. Bu fotoğraftaki şekiller, planimetrik bir harita meydana getirecek şekilde düzeltilebilir. Ayrıca bakınız: "planimetric map" ve "trimetrogen"

CANALIZE : English Turkish military

KANALİZE ETMEK:Harekatı, suni veya tabi engeller yada ateş veya bombardımanla, dar bir mıntıkaya inhisar ettirmek

CANBERRA : English Turkish military

CANBERNA:Her türlü havada faaliyet göstermeye muktedir çift jet motorlu elektronik istihbarat uçağı. EB 57 olarak adlandırılır. EB 57, bu uçağın keşif modelidir

CANCEL : English Turkish military

İPTAL:Topçu ve Deniz top ateşi desteğinde, iptal değimi, mühimmat miktarı veya tipi için olan bir emirden başka evvelki bir emirle bağlantılı olduğu zaman bu emri feshetmektedir

CANCEL CHECK FIRING : English Turkish military

ATEŞE ARA VERMENİN İPTALİ:"Ateşe ara verme" durumunu iptal eden emir

CANCEL CONVERGE : English Turkish military

ATEŞ TOPLAMASI İPTALİ:Ateş toplamasını iptal etmekte kullanılan emir

CANCELLED CASE : English Turkish military

İPTAL EDİLMİŞ MUKAVELE:

CANDIDATE : English Turkish military

ADAY:Gönüllü (tayin, gönüllü asker kaydı, yedek subay hazırlık eğitimi teşkilatı v. b.) veya mecburi (celb v. b.) hizmet mükellefi olarak, askerlik durumu veya bir askerlik hizmeti programı yönünden incelenmekte olan kimse

CANDLE : English Turkish military

SİS MUMU, GAZ MUMU:Gaz veya duman meydana getiren kimyasal bir madde ile doldurulmuş kap. Ayrıca bakınız: "smoke candle" ve "gas candle"

CANISTER : English Turkish military

PEŞREV MERMİSİ:İçinde çelik misketler bulunan madeni silindir. Bu silindir parçalandığı zaman etrafa dağılan bu parçalar, düşman personelin yaralanmasına veya ölümüne sebep o1ur

CANNELURE : English Turkish military

BİRLEŞTİRME KANALI:Bir zırh delici merminin gömleğini çekirdeğe tespit eden halka şeklinde kanal

CANNIBALIZATION POINT : English Turkish military

PARÇA AKTARMA NOKTASI, KEMİRME NOKTASI:Onarımları ekonomik bir mahiyet taşımayan veya son işlem durumunda bulunan nihai maddelerle ana parçaların toplandıkları ve kontrol altında kemirilmeleri için muhafaza altında bulunduruldukları bir bölge

CANNIBALIZE : English Turkish military

PERSONEL DENKLEŞTİRMESİ YAPMAK, PERSONEL MUVAZENESİ YAPMAK:Bir veya daha çok birliğin personelinden bir başka birliğin kuvvesini tamamlamak için faydalanmak

CANNING : English Turkish military

MADENİ KAPLARDA AMBALAJLAMA:Malzemeyi uzun süre muhafaza edebilmek için, madeni kaplar içinde ambalajlama. Bu kaplar; bir veya bir kaç çeşit malzemeyi ihtiva edebilir. Sevkiyat için portatif veya sabit olabilir (petrol depo etmekte kullanılan tanklar gibi). Rutubet tesirini, mümkün olduğu kadar azaltmak için, kaplar içindeki rutubet asgari hadde indirilir

CANNON : English Turkish military

TOP:Bir top, obüs veya havan ana parçasını teşkil eden bir top namlusu ile bir kama tertibatı, ateşleme tertibatı veya dip kapağından ibaret, komple parça. Namlu ağzına takılan ek parçalar buna da dahildir

CANNON PRIMER : English Turkish military

TOP FÜNYESİ:Sevk barutunun ateşleyecek kapsülü ve tutuşturma tertibatını ihtiva eden komple parça

CANNON SOLUTE : English Turkish military

TOP ATEŞİ İLE SELAMLAMA:Bir şahsa, gemiye veya sancağa saygı, göstermek veya özel bir olayı kutlamak üzere tespit edilen sayıda top ateşi

CANNONEER : English Turkish military

TOP NUMARA ERİ:Bir top veya obüs mürettebatından, esas görevi top hizmeti olan er

CANNOT OBSERVE : English Turkish military

GÖZETLEYEMİYORUM:Bir gözlemci veya gözcü tarafından atışı tanzim edemeyeceğini fakat belirli bir noktada bir hedefin mevcudiyetine ve tanzim veya gözleme olmaksızın ateş altına alınmasını gerektirecek önemde olduğuna inandığını göstermek üzere kullanılan terim

CANOPY : English Turkish military

PİLOT YERİ KAPAĞI:

CANOPY EXPRESS (TRUCK) : English Turkish military

KAMYONET:Esas itibari ile hafif yük taşımaya mahsus bir kamyon. Bu aracın üstü, sağlam bir şekilde, yanları ise bezle kapalıdır

CANT : English Turkish military

EĞİLMEK, EĞMEK:Bir tarafa meyletmek veya meylettirmek. Örneğin; yana eğik bir silahla (canted gun) sıhhatli atış yapılmaz

CANTEEN : English Turkish military

MATARA:Bir askerin teçhizatı arasında bulunan ve su, kahve gibi ihtiyaç maddelerini taşımaya yarayan kap

CANTILEVER : English Turkish military

KONSOL:Yalnız bir ucundan bağlı istinat noktası bu ucunda bulunan kiriş veya dirsek. Bir konsol kirişli köprü (cantilever bridge), iki konsoldan meydana gelir. Bunların, serbest olan uçları birbiriyle temas halinde olmakla beraber birbirlerinin yükünü taşımazlar