Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
CONCEPT OF OPERATIONS (NATO) : English Turkish military

HAREKAT TASARISI (NATO):Görevini başarmak amacıyla bir komutan tarafından seçilen harekat tarzının açık ve tam olarak ifade edilmesi

CONCERTINA : English Turkish military

TEL ÜSTÜVANE:Taşımak için katlanabilen veya iç-içe sokulabilen ve kullanılacağı zaman açılan, silindir şeklinde, portatif dikenli tel engeli. Tel üstüvaneler, genel olarak, diğer engellerin kuvvet ve tesirini artırmak için kullanılır

CONCRETE : English Turkish military

SOMUT; BETON:

CONCRETE BLOCK : English Turkish military

BETON BLOK:Çeşitli işlerde yapılan ve tanklara karşı engel olarak kullanılan beton blok

CONCRETE PILLAR : English Turkish military

BETON DİREK:Sütun şeklinde yapılan beton tank engeli

CONCRETE TETRAHEDRON : English Turkish military

BETON PİRAMİT:Piramit şeklinde beton tank engeli

CONCURRENT BASIC MILITARY TRAINING : English Turkish military

MÜŞTEREK TEMEL TEKNİK EĞİTİM:Teknik eğitim sırasında tekrarlanan temel askerlik eğitimi

CONCURRENT JURISDICTION : English Turkish military

MÜTEDAHİL KAZA HAKKI; MÜTEDAHİL YARGILAMA HAKKI:Bir devletin, A. B. D. 'ye, bir bölge üzerinde yetki tanırken, aynı, yetkiyi A. B. D. ile birlikte kendisinin de kullanma hakkını muhafaza etmesi halleri. Aksi halde tanınan yetki münhasır yargılama yetkisi (exclusive jurisdiction) mahiyetinde olacaktır

CONCURRENT PARTS : English Turkish military

MÜŞTEREK DAĞITIM PARÇALARI:Belirli bir süre içinde bakım faaliyetini temin etmek ve diğer belirli ihtiyaçları karşılamak amacıyla bir nihai madde ile birlikte verilen parçalar

CONCURRENT PLANNING : English Turkish military

AYNI ZAMANDA PLANLAMA:

CONCURRENT REPAIR PARTS : English Turkish military

MALZEME YEDEĞİ ONARIM PARÇALARI:Kara Ordusu ikmal sistemine yeni giren nihai maddelerle birlikte tedarik olunan parçaları. Bunların temininden maksat birlikler nihai maddenin ilk teslim tarihi ile, ikmal kayıtlarının normal bütünleme usulleriyle müteakip tedarike imkan verecek şekilde kurulabildiği tarih arasındaki devrede, ilk dağıtım ve bakım için gerekli cins ve miktarda onarım parçasını temin etmiş olmaktır

CONCURRENT TRAINING : English Turkish military

MÜŞTEREK EĞİTİM:Esas eğitim konusunun müsaadesi halinde başka bir konu ile müştereken yapılan eğitim

CONCUSSION : English Turkish military

HAVA ÇARPMASI; HAVA SADMESİ:Bir infilak sonucu, havanın ani olarak çarpması

CONDENSATION CLOUD : English Turkish military

YOĞUNLAŞMA BULUTU:Nispeten nemli bir atmosferdeki nükleer (veya atomik) patlamayı takiben ateş topunu geçişi olarak çevreleyen çok ince su damlacıklarından duman veya sis. Patlamanın negatif safhasındaki hava genişlemesi ısının azaldığı patlama sonuçlarında dalgalanmakta, bu nedenle havadaki mevcut su buharının yoğunlaşması oluşmakta ve bir bulut teşkil etmektedir. Bulut, basıncın normale döndüğü ve hava sıcaklığının tekrar yükseldiği zaman hemen ortadan kalkmaktadır. Bu olgu, Wilson bulut kümesinde Fizikçiler tarafından kullanılana benzerdir ve bazen bulut küme etkisi olarak anılmaktadır

CONDENSATION CODE : English Turkish military

KISILTMA KODU:Bknz. "brevity code"

CONDENSATION TRAIL : English Turkish military

YOĞUNLAŞMA İZİ:Bazı şartlar altında uçuş halindeki bir füze veya diğer araç gerisinde genellikle parlak beyaz renkte bir kuyruk gibi uzanan gözle görülür bir bulut çizgisi. Ayrıca "contrail" olarak bilinmektedir

CONDITION : English Turkish military

ŞART; KOŞUL; HAL:Bir şeyin içinde bulunduğu hallerin veya taşıdığı niteliklerin tümü

CONDITION OF READINESS : English Turkish military

HAZIRLIK DURUMLARI:Bknz. "air defense artillery conditions of readiness"

CONDITION RESERVATION CODE : English Turkish military

DURUM MUHAFAZA KODU:Stokların belirtilmiş fiziksel bir durumu veya daha sonra yapılacak işlem, onarım, bakım veya montaj sebebiyle, bunlar üzerindeki kullanma tahdidini gösteren, tek basamaklı numaralama sistemi

CONDITIONAL : English Turkish military

KOŞULLU; ŞARTLI:

CONDITIONAL JUMP : English Turkish military

KOŞULLU DALLANMA:Ancak onu belirten komutun icra edildiği ve belirtilen koşulların yerine geldiği zaman yapılan bir dallanma, şartlı atlama

CONDITIONAL PROBABILITY : English Turkish military

KOŞULLU {ŞARTLI) İHTİMAL:

CONDITIONAL STOP : English Turkish military

KOŞULLU DURMA:Yalnızca onu belirten komut icra edildiği zaman ve belirtilen koşullar yerine getirildiğinde olan bir durma

CONDITIONING EXERCISE : English Turkish military

GELİŞME EKSERSİZİ:Kas, kalp ve solunum sisteminin (musculocardio respiratory) mukavemet ve genel kudretini belirli sınırlar içinde tutmak ve belirli bir hadde kadar arttırmak maksadıyla yapılan egzersiz

CONDOR : English Turkish military

KONDOR:Düşman hava uçağı için mukabil fırlatma imkan ve kabiliyeti sağlayan havadan yere güdümlü bir füze. AGM-53 olarak bilinmektedir