Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
CONTINGENCY PLANNING FACILITIES LIST PROGRAM : English Turkish military

MUHTEMEL DURUM PLANLAMA TESİSLERİ LİSTESİ PROGRAMI:ABD askeri plancılarını ilgilendiren bütün ülkelerin muhtemel durum planlarına ait mevcut hedef dokümanlarının hazırlanması ve muhafazası için komuta programı birleştirilmiş ve belirtilmiş müşterek bir savunma istihbaratı teşkilatı

CONTINGENCY RETAINING (RETENTION) STOCK : English Turkish military

MUHTEMEL İHTİYAÇ KARŞILIĞI ALIKONMUŞ STOK (AMERİKAN SAVUNMA KURULU):Fazla ikmal (long supply) durumundaki bir madde miktarından programlanmış bir ihtiyaca bağlanmamış bulunan ve normal olarak, stok fazlası olarak kabul edilebilecek olan fakat askeri bir durum veya savunma ile ilgili muhtemel olaylar için elde tutulmasına karar verilen kısım. Bununla beraber muhtemel durum için alıkonan stok durumunda elde tutulması gereken bir maddenin hiçbir kısmı ekonomik amaçla alıkonmuş stok olarak ayrılamaz. Ayrıca bakınız: "reserve supplies"

CONTINGENCY ZONE FIRE : English Turkish military

TALİ ATEŞ BÖLGESİ:Bak. "contingent zone of fire"

CONTINGENT : English Turkish military

ASKERİ BİRLİK:Ordunun herhangi bir birliği

CONTINGENT BARRAGE : English Turkish military

TALİ BARAJ ATEŞİ:Muhtemel bir tehlike halinde kullanılmak üzere planlanmış ve hazır bir vaziyette tutulan baraj ateşi. Halen bu usul ve terim kullanılmaktadır

CONTINGENT EFFECTS : English Turkish military

MUHTEMEL DURUM ETKİLERİ:Bir nükleer patlamayla bağlantılı ana etkilere ilaveten arzu edilen ve edilmeyen etkiler

CONTINGENT ZONE OF FIRE : English Turkish military

TALİ ATEŞ BÖLGESİ:Normal ateş bölgesinden ayrı olarak ateş bölgesi içinde bulunan ve bazı hallerde belirlenmiş bir kara birliğinden veya ateş altına alınması istenebilecek olan bir bölge. Ayrıca bakınız: "zone of fire"

CONTINUATION MILITARY TRAINING : English Turkish military

EK ASKERLİK EĞİTİMİ (HV.):Hava eğitim komutanlıkları üslerinde gösterilen temel teknik ve uçuş eğitimiyle birlikte yürütülen askeri eğitim. Bu eğitim esas itibariyle denetleme ve muayene, h. ataları düzeltme ders yerlerine gidiş ve gelişte yürüyüş, geçit resmi merasim ve beden eğitiminden ibarettir

CONTINUE PART/STARBOARD : English Turkish military

İSKELE/SANCAK TARAFINA DEVAM ET !:Hava önlemede "gösterilen manyetik pusula istikametinde mevcut dönüş oranını iskele/sancak tarafına dönerken devam ettir" veya "belirtilen derecede iskele/ sancak tarafına dönüşünü devam ettir" anlamına gelmektedir

CONTINUED TRAINING : English Turkish military

DEVAMLI EĞİTİM:

CONTINUING APPROPRIATION : English Turkish military

MÜDEVVER TAHSİSAT, GÖÇERİLMİŞ TAHSİSAT:Zaman kaydına bağlı kalmaksızın belirli bir maksat gerçekleşinceye kadar taahhüde girmek veya sarfetmek üzere elde tutulan tahsisat. Ayrıca bakınız: "appropriation"

CONTINUITY OF COMMAND : English Turkish military

KOMUTA SÜREKLİLİĞİ:Askeri kuvvetlerin yönetimi, koordinasyonu ve kontrolu için silahlı kuvvetlerden bir bireye verilen yetkinin uygulanmasında süreklilik derecesi veya durumu

CONTINUITY OF OPERATIONS : English Turkish military

HAREKAT SÜREKLİLİĞİ:Milli askeri stratejiyi icra etmek amacıyla bir askeri faaliyeti veya görevi başarmak üzere gereken işlevlerin, görevlerin veya vazifelerin yürütülmesindeki süreklilik derecesi veya durumu

CONTINUOUS BUDGET : English Turkish military

DAİMİ BÜTÇE:

CONTINUOUS FIRE : English Turkish military

SÜREKLİ/DEVAMLI ATEŞ:
Tanzim düzeltmesi yapmak üzere veya diğer nedenlerle ara verilmeden normal bir hızda yapılan ateş.
Sahra topçusunda veya deniz topçu ateşi desteğinde silah için emredilen atış hızı dahilinde, ateş sıhhatine bağlı kalarak belirtilen oranda veya mümkün olduğunca çabuk doldurup ateş etmek. Ateş'"görev sonu" komutuyla son verilinceye veya "doldurmayı kes" veya "ateşe ara ver" komutlarıyla geçici olarak ara verilinceye kadar devam edecektir

CONTINUOUS ILLUMINATION FIRE : English Turkish military

SÜREKLİ AYDINLATMA ATEŞİ:Hedef veya belirli bir bölge üzerindeki aydınlatmanın kesilmemesini sağlamak üzere aydınlatma mermilerinin belirli zaman aralıklarında ateşlendiği bir ateş tipi. Ayrıca bakınız: "coordinated illumination fire"

CONTINUOUS PROCESSOR : English Turkish military

SÜREKLİ BANYO CİHAZI:Film veya kağıdı, devamlı şeritler halinde banyo eden otomatik cihaz

CONTINUOUS STRIP CAMERA : English Turkish military

KESİKSİZ RESİM ÇEKME MAKİNESİ:İçindeki film, odak düzlemindeki bir yarıktan devamlı hareket halinde bulunan ve uçağın devamlı ileri hareketi sayesinde, kesiksiz uzunlukta bir resim çeken fotoğraf makinesi

CONTINUOUS STRIP IMAGERY : English Turkish military

SÜREKLİ GÖRÜNTÜ ŞERİDİ:Bir arazi şeridinin uçuş yolu boyunca kesiksiz görüntüsünün verildiği şerit

CONTINUOUS STRIP PHOTOGRAPHY : English Turkish military

KESİKSİZ RESİM ÇEKME:Bir arazı şeridinin uçuş yolu boyunca kesiksiz fotoğrafının çekilmesi

CONTINUOUS WAVE : English Turkish military

DEVAMLI DALGA:Bir telsiz istasyonundan hiçbir değişiklik yapılmadan gönderilen devamlı dalga

CONTINUOUSLY COMPUTED RELEASE POINT : English Turkish military

SÜREKLİ OLARAK HESAPLANAN SERBEST BIRAKMA NOKTASI:Belirli balistik, irtifa ve hava hızında serbest bırakma noktasının çözümlenmesi

CONTINUOUSLY SET VECTOR : English Turkish military

SÜREKLİ DURUŞ VEKTÖRÜ:Bak. "bomb sighting systems, Part I. "

CONTOUR : English Turkish military

TESVİYE MÜNHANİSİ; DÜZEÇ EĞRİSİ:Bknz. "contour line"

CONTOUR FLIGHT : English Turkish military

ARAZİYE UYGUN UÇUŞ:Bknz. "terra in flight"