English Turkish military
CONVOY ROUTE : English Turkish military
KONVOY ROTASI:İlgili ulaştırma planlama makamı tarafından bir konvoya tahsis edilen belirli istikamet, rota
CONVOY SCHEDULE : English Turkish military
KONVOY PROGRAMI:Sevkiyat hatlarını, toplanma ve dağılma bölgelerini, planlanmış ilerleme hızını uğranılacak limanları gösteren planlı konvoy seyir programı
CONVOY SPEED : English Turkish military
KONVOY SEYİR SÜRATİ:Konvoy komutanının konvoy kılavuz gemisine muhafaza etmesini emrettiği hız
CONVOY TERMINAL AREA : English Turkish military
KONVOY TERMİNAL BÖLGESİ:Merkez aldığı liman veya demirleme yerinin adı ile anılan, konvoyların ve konvoy kısımlarının geldiği ve bunların kıyı konvoy sistemlerine dağıtılacağı veya son varış yerlerine bağımsız olarak yola çıkacakları bir coğrafik bölge
CONVOY THROUGH ESCORT : English Turkish military
KONVOY REFAKAT GEMİLERİ:Yakın refakat gemilerinden normal olarak toplanma limanından varış limanına kadar konvoyla birlikte seyreden gemiler
CONVOY TITLE : English Turkish military
KONVOY İSMİ:Herbir konvoyun kalkış ve varış limanlarını, hızını ve seri numarasını veren harf ve sayıların bir bileşimi
CONVOY UNIT LOADING : English Turkish military
BİRLİK KONVOY YÜKLEMESİ:Bak. "convoy loading"
COOK OFF : English Turkish military
KENDİLİĞİNDEN ATEŞ ALMA:Atım yatağına yerleştirilmiş bulunan bir atımın silahın hareketi ile ateş alması
COOPERATION : English Turkish military
İŞBİRLİĞİ, ELBİRLİĞİ, ORTAKLAŞA ÇALIŞMA:Bir görevin yapılmasında çeşitli silah ve unsurların birbirleriyle anlaşmak ve hareket düzeni kurmak suretiyle ahenkli bir şekilde çalışmaları
COOPERATIVE LOGISTICS : English Turkish military
MÜŞTEREK ORTAKLAŞA LOJİSTİK DESTEĞİ:Amerikan Savunma Bakanlığı lojistik sistemine katılması nedeniyle bir yabancı devlet veya makama karşılığı ABD ne ödemek üzere yapılan lojistik desteği
COOPERATIVE LOGISTICS SUPPORT ARRANGEMENTS : English Turkish military
ORTAKLAŞA LOJİSTİK DESTEK ANLAŞMALARI:ABD ile dost bir devlet arasında barış şartları altında ortaklaşa lojistik anlayışı destekleyen, sınırlayan veya uygulayan usul anlaşmaları (ortaklaşa lojistik anlaşmaları) ile uygulama usulleri (tamamlayıcı usuller) için kullanılan müşterek terim
COORDINATE : English Turkish military
KOORDİNE ETMEK:Bir işle ilgili olan bütün daire ve birliklerin verimli bir şekilde çalışmalarını sağlamak için işbirliği yapmak
COORDINATE CODE : English Turkish military
KOORDİNAT KODU:Kara, Deniz ve Hava haritalarına basılmış bulunan koordinatlardan ayrı olarak, belirli maksatlar için harf veya rakamlarla gösterilen koordinatlara mahsus kod
COORDINATE SCALE : English Turkish military
PLAN MÜŞİRİ:Bir harita üzerinde nokta tayini veya noktaların yerlerinin tespitinde kullanılan dik açılı bir cetvel. Cetvel üzerinde haritadaki grid çizgileri arasındaki mesafeyi gösteren eşit ölçek işaretleri vardır
COORDINATE SYSTEM : English Turkish military
KOORDİNAT SİSTEMİ:Bir harita veya arazi sathı üzerinde hakiki veya nispi noktaları ifade etmek için harita üzerine çizilen veya tatbik edilen hatlar
COORDINATED ATTACK : English Turkish military
KOORDİNE TAARRUZ:Bir komutanlığa bağlı çeşitli unsurların güçlerinden bir bütün olarak komutanlık hesabına azami fayda sağlanacak şekilde kullandıkları dikkatle planlanmış ve tatbik edilmiş bir taarruz hareketi
COORDINATED DEFENSE : English Turkish military
KOORDİNE HAVA SAVUNMASI:Tek bir savunma meydana getiremeyecek kadar birbirinden uzak fakat karşılıklı savunma ile malzeme tasarrufu ve daha büyük fayda sağlanacağı tasarlanan iki veya daha çok hassas bölgenin hava savunması
COORDINATED DRAFT PLAN : English Turkish military
KOORDİNE EDİLMİŞ TASLAK PLAN:Katılan ülkeler ile koordine edilmiş bulunan bir taslak plan. Gelecekteki planlama ve tatbikatlarda kullanılabilir ve acil durumlar esnasında uygulanabilir. Ayrıca bak. "initial draft plan", "draft plan", "final plan", "operation plan"
COORDINATED EXERCISE : English Turkish military
KOORDİNE EDİLMİŞ TATBİKAT:Bak. "JCS coordinated exercise"
COORDINATED FIRE PLAN : English Turkish military
KOORDİNE ATEŞ PLANI:Savunma sırasında azami ateş tesirini daima taarruz eden düşman kuvveti üzerinde bulundurmak için muharebeden önce komutanlar tarafından yapılan planlar
COORDINATED ILLUMINATION FIRE : English Turkish military
KOORDİNE EDİLMİŞ AYDINLATMA ATEŞİ:Aydınlatıcı ateşin ve kuvvetli patlayıcı bomba atışının, sadece hedefin tespiti ve kuvvetli patlayıcı bomba ateşinin tanzim edilmesi için gereken zamanda hedef ve hedefi çevreleyen bölgenin aydınlatılmasını temin etmek üzere koordine edildiği bir atış tipi
COORDINATED PROCUREMENT : English Turkish military
KOORDİNE TEDARİK:Bu şekil tedarik: (a) Karşılıklı anlaşmaya uyularak, bir kuvvet komutanlığı (veya müşterek büro) tarafından başka bir kuvvet komutanlığı için temin edilen ikmal maddelerini veya hizmetleri ya da (b) Münferit tedarik durumundaki ikmal maddeleri tedariki ile ilgili tedariki ifade eder. Bu tedarik müşterek (joint), münferit (single) ve tesis hesabına (plant cognizance) tedarik şekillerini içine alır
COORDINATED PROCUREMENT ASSIGNEE : English Turkish military
KOORDİNELİ TEDARİK GÖREVLİSİ:Özel bir federal ikmal grubu/sınıfı, malı veya maddesine ilişkin Amerikan Savunma Bakanlığının bütün gereksinimleri için satılma sorumluluğunun verildiği teşkilat veya askeri sınıf
COORDINATES : English Turkish military
KOORDİNATLAR:Bir noktanın verileri bir referans çatısında veya sisteminde aldığı durumu belirten doğrusal veya açısal nicelikler. Aynı zamanda düzlem dikdörtgen koordinatları veya küresel koordinatları gibi özel tip referans çatısını veya sistemini belirtmek üzere kullanılan bir terimdir. Ayrıca bak. "cartesian coordinates", "geographic coordinates", "grid coordinates", "georef"
COORDINATING AUTHORITY (DOD) : English Turkish military
KOORDİNE MAKAMI (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI):İki veya daha çok kuvvet komutanlığına ait kuvvetleri veya aynı kuvvet komutanlığından iki veya daha çok sınıfı ilgilendiren belirli görev veya faaliyetleri düzenleme sorumluluğu verilmiş bir komutan veya şahıs. Bu komutan veya şahsın ilgili makamlar arasında istişare yapılmasını istemek yetkisi varsa da bir anlaşmaya varılmasını zorlama yetkisine sahip değildir. Lüzumlu anlaşmayı temine muvaffak olamaması halinde konuyu kendisini tayin eden makama arzetmesi gerekir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani