English Turkish military
HEADWAY : English Turkish military
KOLBAŞLARI ZAMAN FASILASI:Bir yürüyüş veya geçişte, araçlar veya birlikler belirli bir noktadan geçerken, kolbaşından kolbaşına ölçülen zaman fasılası
HEADWIND : English Turkish military
ÖN RÜZGARI:Bir uçağın tam ön tarafına çarpacak şekilde esen rüzgar
HEALTH HAZARD : English Turkish military
SAĞLIĞA ZARARLI (HV.):Çevrede anormal fiziksel tepki, hastalık veya ölüme sebep olacak bir durum
HEALTH SERVICES : English Turkish military
SAĞLIK HİZMETLERİ:Fert veya toplulukların zihni veya bedeni huzurunu arttırmak, ıslah etmek, korumak veya yerine getirmek maksadıyla, yer bahis konusu olmaksızın yapılan, temin edilen veya düzenlenen bütün hizmetler. Önleyici ve tedavi edici sağlık tedbirlerini, tıbbi hizmet doktrinini, hasta ve yaralıların naklini, sıhhi bakımdan elverişli olanların seçilmesi, elverişsiz olanlara son işlem yapılmasını; tıbbi, diş, veteriner, laboratuvar ve göz servislerini içine alır; fakat, yalnız bunlara inhisar etmez
HEARING : English Turkish military
İŞİTME:Bak. "physical prof ile serial"
HEAT BARRIER : English Turkish military
ISI DUVARI:Bak. "thermal barrier"
HEAT EXCHANGER : English Turkish military
ISI DEĞİŞTİRİCİ (HV.):Yakıt dolaşımı ile soğutmada olduğu gibi, bir maddedeki ısıyı başka bir maddeye nakletmeye mahsus cihaz
HEAT OF VAPORIZATION : English Turkish military
BUHARLAŞMA ISISI, BUĞULAŞMA ISISI (HV.):Bir sıvının buğulaştığı zaman emdiği ısı. Sıvı kitle birimini buhara çevirmek için gerekli belirli sıcaklık derecesindeki ısı miktarı
HEAT SHIELD : English Turkish military
ISI KALKANI (HV.):Bir şeyi ısıdan koruyan herhangi bir cihaz. Bak. "heat sink"
HEAT SINK : English Turkish military
ISI MECRASI (HV.):Sıcaklığın kritik bir parçadan veya parçalardan emilmesine veya başka yere intikaline yarayan bir düzen. Örneğin; burun konisinde sürtünme ile meydana gelen aşırı sıcaklık, emilmek üzere, özel bir metale yöneltilebilir
HEAT TRANSFER : English Turkish military
ISI AKTARMASI (HV.):Örneğin; ısının, bir roket motoru yanma hücresi duvarlarından aktarılması gibi çok ince bir proje meselesi
HEATED STORAGE SPACE : English Turkish military
ISITILAN DEPOLAMA YERİ, ISITILMIŞ DEPOLAMA YERİ:Isıtılmak suretiyle harareti belirli bir derecede tutulan depolama yeri
HEAVIER : English Turkish military
THAN-AIR AIRCRAFT:HAVADAN AĞIR HAVA ARACI:Kendi ağırlığı, yer değiştirdiği havanın ağırlığından çok olan ve aerodinamik kuvvetler sayesinde, havada tutulabilen herhangi bir hava aracı. Uçaklar, genellikle, havadan ağır hava araçlarıdır
HEAVY ANTITANK WEAPON : English Turkish military
AĞIR TANKSAVAR SİLAHI:Zırhlı veya diğer hedefleri tahrip etmek için yerden veya araçtan kullanılabilen silah
HEAVY ARTILLERY : English Turkish military
AĞIR TOPÇU:Ağır top ve obüsleri kullanan topçu birlikleri. Çapı 160 mm. den daha büyük, fakat 210 mm. yi geçmeyen namlulu topçu. Ayrıca bakınız: "field artillery"
HEAVY ASSAULT WEAPON : English Turkish military
AĞIR HÜCUM SİLAHI:Zırhlı araçları ve diğer cansız hedefleri ortadan kaldırmada kullanılan, yerde ve araç üzerinde faaliyet gösterebilir silah
HEAVY AUTOMATIVE MAINTENANCE : English Turkish military
AĞIR MOTORLU AR. AÇ BAKIMI:
HEAVY BOMBARDMENT AIRPLANE : English Turkish military
AĞIR BOMBARDIMAN TAYYARESİ:Uzun menzilli bombardıman uçuşları için, ağır bir bomba yükü ve yeteri kadar yakıt taşıyabilecek şekilde imal edilmiş, bombardıman uçağı. Buna "heavy bomber" de denilir
HEAVY BOMBARDMENT AVIATION : English Turkish military
AĞIR BOMBARDIMAN HAVACILIĞI:Kara hedefleri ile su üstü ve su altı hedeflerine bomba ile taarruz etmek üzere teşkil edilen, askeri havacılık sınıfı. Bu sınıf, ağır bomba yüklerini uzak mesafelere götürebilecek, karada ve deniz üstünde uzak menzilli keşif yapabilecek tayyarelerle teçhiz edilmiştir. Bak. "bombardment aviation"
HEAVY BOMBER : English Turkish military
AĞIR BOMBARDIMAN UÇAĞI:Bak. "heavy bombardment airplane"
HEAVY BRIDGE TRAIN : English Turkish military
AĞIR KÖPRÜCÜ KOLU:
HEAVY COSMIC RAY PRIMARIES : English Turkish military
AĞIR KOZMİK IŞIN ANA UNSURLARI (HV.):Hidrojen ve helyumdan daha ağır ve demir atom çekirdeğine kadar uzanan elementlerin pozitif yüklü çekirdekleri. Bu ağır atom çekirdekleri, toplam kozmik ışın taneciklerinin ortalama %1'ini ve toplam pozitif yükün % 4'ünden azını ihtiva eder
HEAVY CRUISER : English Turkish military
AĞIR KRUVAZÖR:Vuruş kuvveti, denizaltı savunma veya amfibi kuvvetleri ile birlikte, hava ve su üstü tehditlerine karşı faaliyette bulunacak şekilde imal edilmiş harp gemisi. Ana bataryası 8'lik toplardan ibarettir; bazı ağır kruvazörler Regulus gücüne sahiptir. Tam yüklü çektiği su ortalama
000 tondur. "CA" olarak adlandırılır
HEAVY DROP : English Turkish military
AĞIR YÜK ATMA:Ağır ikmal maddeleri ve teçhizatın paraşütle atılması usulü. Uçuş halindeki uçaktan yükü boşaltmak için ya yalnız konveyör sistemi yada bir kılavuz paraşütle birlikte konveyör sistemi kullanılır
HEAVY LIFT CARGO : English Turkish military
AĞIR KAPASİTELİ YÜK:
Gemiye yüklenecek, 5 uzun ton'un üstündeki ağırlıkta, tek parça halinde yük.
Deniz piyade sınıfında 800 libre ağırlık veya 100 kadem küp hacminde münferit yük birimleri. Bak. "cargo"
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani