Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
LAND (S) : English Turkish military

SET, SETLER:Bir silahın namlusunda yivler arasında kalan yüksek kısımlar

LAND ARM MODE : English Turkish military

OTOMATİK İNİŞ DURUMU:İniş bölgesinde otomatik yaklaşma ve inişin tamamlanması için çeşitli uçuş aşamalarının icra edilmesini temin etmek amacıyla otomatik uçuş kontrol sistemini gerekli durumlara geçirip çıkarmak üzere otomatik bir dizinin takip edildiği bir işletme şekli

LAND CABLE : English Turkish military

SUALTI MAYINI KARA TABLOSU:Kontrollü sualtı mayın şebekesinde bir kazamatı bir kablo kulübesine bağlayan kablo

LAND CONTROL OPERATIONS : English Turkish military

KARA KONTROL HAREKATI:Çok önemli kara bölgelerinde askeri hedeflere ulaşmak amacıyla deniz ve hava kuvvetleri tarafından desteklenen kara kuvvetlerinin giriştiği harekat. Bu harekatlar düşman kara kuvvetlerinin imhasını, kritik arazinin emniyete alınmasını ve kara harekat bölgesinde yerel askeri üstünlüğün sağlanmasını kapsar

LAND GRANT RAILROAD : English Turkish military

ARAZİSİ BAĞIŞLANMIŞ DEMİRYOLU:Hükümetçe yapılmış arazi bağışları ile inşa edilen demiryolu. Bu yardıma karşılık olarak, Demiryolları İdaresi de, hükümete ait nakliyatta indirimli tarife uygular

LAND MINE : English Turkish military

KARA MAYINI:Toprak üstüne yerleştirilen veya biraz gömülen, içi infilak maddesi veya kimyasal maddelerle dolu mayın. Kara mayını, genel olarak, üzerinden geçen araçların veya kıtaların ağırlığı ile infilak eder. Bak. "chemical land mine"

LAND MINE WARFARE : English Turkish military

Bak. "mine warfare"

ORGANIZATIONAL SUPPLY : English Turkish military

İKİNCİ KADEME:Yetki verilmiş ilk, değiştirme ve bütünleme ikmal maddeleri ve teçhizatın, birlik seviyesinde alınması, dağıtılması ve hesabının tutulmasında, kullanan birlikteki özel surette yetiştirilmiş ve görevlendirilmiş personel tarafından yerine getirilen ikmal safhası. Ayrıca bakınız: "supply categories"

ORGANIZATIONAL UNIT LOADING : English Turkish military

KITACA BİNDİRME; KITACA YÜKLEME:Bir bindirme ve yükleme usulü. Bu usulde; teşkiller, bütün teçhizat ve malzemeleri ile birlikte, aynı araç üzerinde taşınır. Fakat, bu bindirme ve yükleme, kıta ve teçhizatın aynı zamanda bindirilmesini mümkün kılacak şekilde-yani muharebe bindirmesi ve muharebe yüklemesi (combat loading) şeklinde-yapılmaz

ORGANIZE : English Turkish military

TEŞKİL ETMEK:Personel veya hem personel hem teçhizat vererek bir birliği fiilen meydana getirmek. Bu birlik, fiilen meydana getirilmeden de teşkil edilebilir

ORGANIZED MILITIA : English Turkish military

TEŞKİLATLI MİLİS:Bak. "militia"

ORGANIZED POSITION : English Turkish military

HAZIRLANMIŞ MEVZİ:İleride yapılacak muharebe için kıta ve silahların mevzilendirildiği ve sahra tahkimatının yapıldığı bölge

ORGANIZED RESERVE : English Turkish military

MÜŞEKKEL İHTİYATLAR:Bak. "Organized Reserve Corps"

ORGANIZED RESERVE CORPS : English Turkish military

MÜŞEKKEL İHTİYAT TEŞKİLATI:ABD Ordusu'nun asli teşkillerinden biri. Bu teşkilat; barış zamanında askeri eğitim sağlamak üzere teşkil ve idame ettiren personel ve birliklerle, milli bir tehlike halinde fiili göreve alınacak olan eğitim görmüş ihtiyatlardan müteşekkildir. Buna şimdi (Army Reserve) denilmektedir

ORGANIZED RESERVE CORPS UNITS : English Turkish military

MÜŞEKKEL İHTİYAT BİRLİKLERİ:Bu birlikler şu üç sınıfa ayrılır: a. Tam subay veya erat kadrosu ile teşkil edilen muharebe ve hizmet birlikleri b. Genellikle, tam subay ve hizmet çekirdek kadrosu ile teşkil edilen muharebe ve hizmet birlikleri. c. Genellikle, yalnız tam subay kadrosu ile teşkil edilen muharebe ve hizmet birlikleri. Buna şimdi (Army Reserve Units) denilmektedir

ORGANIZED STRENGTH : English Turkish military

GAYE KURULUŞ VE KADRO KUVVESİ:Ordu'ya ve Ordu'nun tali kısımlarına ait bütün teşkilat ve malzeme kadrolarının ve kuruluş dışı kadro birliklerinin resmi, programlı hakiki kuvvesi

ORGANIZED UNIT : English Turkish military

MÜŞEKKEL İHTİYAT BİRLİĞİ:Her yıl, belirli eğitim devrelerine veya faal federal hizmet günlerine, ya da bunların bir kaçına iştirak etmesi icap eden bir müşekkel ihtiyat birliği

ORIENT : English Turkish military

AYARLAMAK:Bir hava fotoğrafını okurken, fotoğrafı çekildiği anda ışığın geldiği istikametteki bir ışık açısında tutmak

ORIENTATION : English Turkish military

AYARLAMA:Bak. "orient"

ORIENTATION COURSE : English Turkish military

İNTİBAK KURSU; ORYANTASYON KURSU:Geçmiş hadiselerden edinilen bilgiye dayanarak personele, cari hadiseler, durum veya herhangi bir mesele hakkında fikir vermek üzere yapılan eğitim

ORIENTATION OFFICER : English Turkish military

YÖNELTME SUBAYI; ORYANTASYON SUBAYI:Taktik bir birliğin; ölçme harita okuma, aletleri ayarlama gibi yöneltme işleri ile görevli olan ve teknik eğitim görmüş bulunan subayı

ORIENTATION SPECIAL COURSE : English Turkish military

ORYANTASYON ÖZEL KURSU (HV. ):Eldeki teçhizatın bakım ve işletmesi, işletme teknik ve usulleri hakkında temel bir bilgiye sahip personele mahsus resmi eğitim. Bu eğitimin gayesi, bu personele, benzerleri yeni teçhizat, teknik ve usullerin belli başlı şekil ve özelliklerini tanıtmaktır

ORIENTATION TRAINING : English Turkish military

GEZİP GÖSTERME EĞİTİMİ; YERİNDE GÖSTERME EĞİTİMİ:

ORIENTED : English Turkish military

CİHETİNE KONMUŞ; CİHETİNE KONULAN:Doğru istikametlere müracaat etmek veya kuzey-güneye göre yöneltmek suretiyle cihetine konmuş bir şey (harita, plancete vesaire)

ORIENTING ANGLE : English Turkish military

TEVCİH AÇISI:Atış hattından tevcih hattına doğru, saat yelkovanı istikametinde ölçülen yatay açı. Bu açı; hiç bir zaman, 3200 milyemden fazla olamaz