English Turkish military
CRITICAL TERRAIN : English Turkish military
KRİTİK ARAZİ, ÖNEMLİ ARAZİ:Bknz. "key terrain"
CRITICAL ZONE : English Turkish military
KRİTİK BÖLGE:Bir bombardıman uçağının yatay veya süzülerek bombalama yaparken, bomba nişan aletinin düzgün bir şekilde kullanılabilmesi ve bombaların tam hedefe bırakılabilmesi için üzerinden geçerken doğrusal uçuşunu muhafaza etmesi gereken saha
CRITICALLY WOUNDED : English Turkish military
AĞIR YARALI:Tahliyesi tehlikeli olan yaralı. Ayrıca bakınız: "wounded"
CRITICISM : English Turkish military
TENKİT, ELEŞTİRİ:
CRITIQUE : English Turkish military
TENKİT, KRİTİK:Kusur ve başarıları belirtmek üzere bir askeri tatbikat veya harekatın müzakere ve tenkidi
CROSS : English Turkish military
MELANJ:İki müstakil devre iletkenleri arasındaki bir elektrik kontağı
CROSS AISLE : English Turkish military
ÇAPRAZ ARAYOL:Genel olarak arayolları dik açı ile kesen ve ikmal maddeleri ile malzemenin nakli personelin gidiş gelişi için faydalanılan arayollar. Ayrıca bakınız: "aisle"
CROSS BEARING : English Turkish military
KESTİRME AÇISI:Hava seyrüseferinde, bir hava aracının bulunduğu mevkii tayin etmek için rota hattının herhangi bir tarafında bulunan ve bilinen bir noktaya göre ölçülen açı
CROSS COMPARTMENT : English Turkish military
TERS KOMPARTIMAN:Uzun ekseni bir kuvvetin hareket istikametine dikey veya eğri olan arazi kompartımanı. Ayrıca bakınız: "compartment of terrain"
CROSS COUNTRY MOBILITY : English Turkish military
ARAZİDE HAREKET KABİLİYETİ, YOL DIŞINDA HAREKET KABİLİYETİ:Yollar dışında hareket edebilme sınırı ve kabiliyeti
CROSS DISBURSING : English Turkish military
BAŞKA KUVVET HESABINA ÖDEME:Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı kuvvet komutanlıklarından biri tarafından başka bir kuvvet komutanlığı hesabına yapılan ödeme ve fon tahsisi
CROSS DRIVE TRANSMISSION : English Turkish military
ÇAPRAZ HAREKETLİ TRANSMİSYON, ÇAPRAZ KOMUTALI TRANSMİSYON:Hız ve tork oranlarını değiştirerek güç çıkış millerinin süratlerinde değişiklik yapan ve tırtıllı araçların dönüşleri için diferansiyel vazifesi gören bir transmisyon. Bu tertibat; bir tork konvertörü ile torku ikiye ayıran seyyare dişli gruplarından oluşur. Bu terim; motordan çıkan gücün çapraz (yanlamasına) bir istikamette intikal etmesinden dolayı verilmiştir
CROSS FIRE : English Turkish military
ÇAPRAZ ATEŞ:
CROSS LEVEL : English Turkish military
TEKERLEK EĞRİLİĞİ:Topun tam yatay bir satha nazaran meyilli olması durumu
CROSS LOADING (PERSONNEL) : English Turkish military
ÇAPRAZ YÜKLEME:Birliklerin iki veya daha fazla çıkartma veya hava indirme bölgesinde çıkartılabilecek ya da indirilebilecek Şekilde bindirilerek, sevk sırasında birlik bütünlüğünün sağlandığı bir yükleme/bindirme sistemi. Bknz. "loading"
CROSS PURCHASE : English Turkish military
TEK KUVVETÇE SATINALMA:Bir malzemenin üç kuvvet hesabına tek kuvvet komutanlığı tarafından satın alınması işlemini ifade eden terim. Buna "single department purchase" de denir. Ayrıca bakınız: "purchase"
CROSS SERVICING (NATO) : English Turkish military
KARŞILIKLI HİZMET:Bir kuvvet veya milli unsur tarafından diğer bir kuvvet veya milli unsur için yapılan ve bu nedenle bedeli istenebilen bir hizmet
CROSS STACK : English Turkish military
ÇAPRAZ İSTİF:İstifin mukavemetini arttırmak için sandık veya benzeri ambalajları alttaki sırada bulunanlarla dikey açı teşkil edecek şekilde dizmek
CROSS TALK : English Turkish military
SES KARIŞMASI:Yanyana duran iletkenlerde manyetik veya elektrostatik endüksiyondan ileri gelen karışım. Bu karışımda bir iletkendeki sinyaller arzu edilmeden diğer iletkende veya iletkenlerde de meydana gelir
CROSS TELL : English Turkish military
ÇAPRAZ BİLGİ AKTARIMI:Aynı harekat düzeyindeki tesisler arasındaki bilgi aktarımı. Bknz. "track telling"
CROSS TIE : English Turkish military
BAĞLANTILI İSTİF YAPMAK:İkmal maddeleri sıralarını çapraz istifte olduğu gibi birbirine dik şekilde üst üste koymak. Bu usulün çapraz istiften tek farkı, çapraz sıranın iki veya daha çok sıradan sonra konmasıdır. Bknz. "cross stack"
CROSS WIND : English Turkish military
YAN RÜZGARI:Gözetleyici hedef hattına veya uçuş istikametine dik esen rüzgar. Buna "Flank Wind" de denir
CROSS-HAIRS : English Turkish military
ÇAPRAZ KIL:Aynı maksat için kullanılan fakat çapraz teşkil etmeyen hatlar
CROSS-SECTION : English Turkish military
KESİT:Bir cismin düz kesildiği zaman meydana çıkan düzlemin şekli. Örneğin, bir kürenin her kesiti daire şeklinde ortaya çıkar. CROSS SERVICING (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI, AMERİKAN SAVUNMA KURULU):KUVVETLERARASI HİZMET:Bir kuvvet tarafından başka bir kuvveti desteklemek üzere yapılan ve bedeli desteği alan kuvvet tarafından ödenen bir hizmet. Bknz. "servicing", "support"
CROSSING : English Turkish military
GEÇİŞ:Hava önlemesinde "... dan... a/e geçiyorum" anlamına gelen bir terim
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani