Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
DIFFUSION : English Turkish military

DAĞILMA, YAYILMA:Işık ışınlarının; kaba bir yüzeyde yansıması veya yarı saydam bir ortamdan gönderme suretiyle yayılması (diffusion of light)

DIFFUSION PROCESS : English Turkish military

YAYILMA EYLEMİ (HV.):Gaz bileşimleri veya eriyikler içindeki. moleküllerin, değişik iki veya daha çok yığılmalar arasındaki bir sınır hattının bir tarafından öbür tarafına yığılma farklarına, mübadele sahasına ve zamana göre yer değişmeleri

DIG-IN : English Turkish military

TAHKİMAT YAPMAK, SİPER KAZMAK:Düşman yakın iken yapılan bir savunmada veya düşmanın ateş ve bombardımanından korunmak için, avcı çukuru veya herhangi bir başka siper kazmak veya mevcut siperleri geliştirmek

DIGIT : English Turkish military

BASAMAK, RAKAM HANESİ:

DIGITAL COMPUTER : English Turkish military

DİJİTAL KOMPÜTER (HV.):Tek harf veya rakam (digit) halindeki bilgiler üzerinde işlem yapan bir kompüter. Harf veya rakamlar, genellikle, delikler, elektrik ve ses palsları vesairenin boşluk-zaman dağılışıyla ifade edilir. İlk zamanlarda diş, dişli ve levyelerden faydalanan mekanik cihazlar şimdi çok geniş sahadaki problemleri çok süratle ve otomatik olarak işlemeye muktedir kompüter imaline elverişli elektronik tekniğinden faydalanmaktadır. Bak. "analogue computer"

DILEMMA : English Turkish military

İKİLEM-ÇIKMAZ HALDEKİ OLAN
PROBLEM AÇMAZ:

DIMENSION : English Turkish military

BOYUT:

DIMINISHING RETURNS, LAW OF- : English Turkish military

AZALAN GELİRLER KANUNU:

DINOME : English Turkish military

ÇİFT RAKAM:Kriptoğrafide rakam çifti

DIP : English Turkish military

SANCAKLA SELAMLAMAK, MEZESTRE (DZ.):Gemilerde; selam maksadıyla, sancağı 1/3 indirip tekrar yerine çekmek

DIP ANGLE : English Turkish military

UFUK ALÇALIŞ AÇISI:Görünen ufuk ile hakiki ufuk arasındaki açı

DIP NEEDLE CIRCUIT : English Turkish military

EĞİM ÖLÇER DEVRE:Bir deniz mayın harbinde, toplam manyetik alanın dikey unsurunun büyüklüğüne göre bir değişikliğe mukabele gösteren mekanizma

DIPHENCYLCIANORSINE : English Turkish military

DİFENİLSİYANARSİN:Sarımsak veya acı badem kokusunda olan ve su içinde yavaş yavaş eriyen, tahriş edici bir madde. Bu gaz, askerlikte, zehirli gaz olarak kullanılır. Sembolü DC (DC)

DIPHENYLAMINECHLORARSINE : English Turkish military

DİFENİLAMİNKLORARSİN:Adamzit gazının kimyadaki adı. Sembolü DM

DIPHENYLCHLORARSINE : English Turkish military

DİFENİLKLORARSİN:Tesir bakımından Adamzit gazına benzer, beyaz ve muharriş bir duman hasıl eden, kokusuz, tahriş ve taciz edici kimya harbi maddesi. Sembolü DA (DA)

DIPLOMA : English Turkish military

DİPLOMA:Ehliyet belgesi. Bak. "Certificate of Proficiency"

DIPLOMATIC : English Turkish military

DİPLOMATİK:

DIPLOMATIC AUTHORIZATION : English Turkish military

DİPLOMATİK İZİN:Bir ülke üzerinde uçmak veya iniş yapmak için, diplomatik kanallarla, hükümetler seviyesinde alınmış izin, yetki

DIPLOMATIC IMMUNITY : English Turkish military

DİPLOMATİK DOKUNULMAZLIK:Diplomatik pasaportları olan kimselerin, tevkif, araştırma ve tutulmaktan bağışıklıkları

DIPOLE : English Turkish military

DİPOL ANTEN:Kullanılan frekansta, genel olarak 1/2 dalga boyunda, basit bir anten

DIRECT ACTION FUSE : English Turkish military

MÜSADEMELİ TAPA:Bak. "impact action fuse", "proximity fuse", "self destroying fuse", "time fuse"

DIRECT ACTION MISSION : English Turkish military

DOĞRUDAN EYLEM GÖREVİ:Özel harekatta, düşman veya esirgenmiş bölgelerdeki başlıca destekleyici güçlerin özel harekat kuvvetlerince kötü görüş şartları, gizli, açık ve kapalı harekatla ilgili belirli bir görev

DIRECT ADMISSION : English Turkish military

DİREKT KABUL EDİLMİŞ HASTA:Tedavi veya müşahede maksadıyla "görevden muaf" durumda, tıbbi bir tesise kabul edilmiş hasta. Başka bir tıbbi tesisten gelenler bunun dışındadır. Kabul nispetlerinin hesaplanmasında; yalnız kayıt fişi bulunan vakalar, direkt kabul edilmiş hasta olarak dikkate alınır

DIRECT AIR DEFENSE : English Turkish military

DİREKT HAVA SAVUNMASI:Dağılma, kamuflaj, karartma ve düşman hava taarruzlarının tesirini azaltan diğer savunma tedbirlerine ilave olarak, ilgili istihbarat servisleri vasıtasıyla elde edilen bilgilere göre hareket eden avcı uçakları, hava savunma topçusu ve güdümlü füzelerle sağlanan savunma. Bak. "indirect air defense"

DIRECT AIR SUPPORT CENTER : English Turkish military

DİREKT HAVA DESTEK MERKEZİ:Taktik hava kontrol sisteminin; yakın hava destek ve diğer direkt hava destek faaliyetini kontrol ve idare maksadıyla kurulmuş bir tali harekat unsuru. Bu unsur, genelde ateş-destek koordinasyon unsurları ile birleşiktir. Bak. "direct air support center (airborne) "