Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
DOUBLE AGENT : English Turkish military

İKİLİ AJAN, İKİ TARAFLI ÇALIŞAN AJAN:İki karşıt istihbarat servisi ile temasta olan fakat iki servisten yalnız birinin ikili temastan veya yarı-istihbarat sisteminden haberi olması durumundaki ajan

DOUBLE APRON FENCE : English Turkish military

İKİ TARAFLI DİKENLİ TEL ÇİTİ:Her iki tarafında dikenli telden yapılmış bir ağı ihtiva eden engel. Bak. "single apron fence"

DOUBLE BANK METHOD : English Turkish military

İÇ VE DIŞ DAİRE KEŞFİ:Keşif uçaklarının geniş sahaları çabuk keşfetmek için kullandıkları usul. Bir grup iç daireyi keşfederken diğer bir grup da dış daireyi keşfeder

DOUBLE BANKING : English Turkish military

ÇİFT KOL:Aynı istikamette yürüyen veya duran araç veya kıtalardan müteşekkil yan yana iki kol

DOUBLE BASE POWDER : English Turkish military

ÇİFT ESASLI BARUT, ÇİFT BAZLI BARUT:Nitroselilozlu tek esaslı sevk barutunun nitrogliserin ile muamele edilmesinden elde edilen sevk barutu cinsi

DOUBLE ENTRY : English Turkish military

MUZAAF KAYIT:Her işlemi bir aktif bir de pasif olmak üzere iki defa gösteren muhasebe sistemi

DOUBLE ENTRY BOOKKEEPING : English Turkish military

MUZAAF USULÜ MUHASEBE:Sermaye hesabı, kıymet hesabı, satış hesabı ve netice hesabı gibi, dört asli hesabı içine alan bir muhasebe kayıt sistemi

DOUBLE ENVELOPMENT : English Turkish military

İKİ TARAFLI KUŞATMA:Başlıca üç taktik grupla yapılan bir kuşatma manevrası şekli. Tali bir taarruz kuvveti cepheden taarruz eder, iki kuşatma taarruz kuvveti, düşman cephe yanlarına veya gerisindeki hedeflere taarruz etmek üzere, düşman mevziinin yanlarından dolaşır. Bak. "envelopment", "closed envelopment" ve "single envelopment"

DOUBLE FLOW ROUTE : English Turkish military

ÇİFT GİDİŞLİ YOL:En az 2 şeritli olup, 2 sıra aracın aynı anda hareketine biri ters diğeri düz yönde olmak üzere imkan veren yol. Bak. "limited access route, "single flow route"

DOUBLE SENTRY : English Turkish military

ÇİFTE NÖBETÇİ:Düşman tarafından yapılacak baskınları haber vermek maksadıyla, bir sahanın gözetlenmesine tahsis edilen iki erden ibaret, emniyet postası

DOUBLE SHELTER TENT : English Turkish military

DÖRT KİŞİLİK PORTATİF ÇADIR:Bak. "double tent"

DOUBLE STAGGERED COLUMN : English Turkish military

KADEMELİ ÇİFT KOL:Aynı istikamette hareket eden çift araç yürüyüş kolu. Burada; bir kolda bulunan araçlar, öbür kolda bulunan araçlar arasındaki mesafeler hizasına rastlayacak şekilde tertiplenmiştir

DOUBLE TENT : English Turkish military

DÖRT KİŞİLİK ÇADIR:İki adet iki kişilik çadırın düz kenarları düğmelenmek suretiyle, arazide kurulmuş çadır. Buna "double shelter tent" de denir. Bak. "shefter half"

DOUBLE TIME : English Turkish military

KOŞAR ADIM:Bu süratle yürümek için verilen bildirim komutu

DOUBLE TRANSPOSITION : English Turkish military

ÇİFT YER DEĞİŞTİRME USULÜ:Kriptografide; ilk veya basit yer değiştirmede bulunan harfleri, ikinci bir yer değiştirmeye tabi tutmak suretiyle yapılan işlem. Bak. "transposition system"

DOUBLET : English Turkish military

DABLET ANTEN:Çalışma frekansı, dalga boyuna kıyasla oldukça kısa olan dipol anten

DOUBTFUL : English Turkish military

ŞÜPHELİ, BELİRSİZ:Bir topçu veya deniz topçusu desteğinde, bir ileri gözetleyicinin, atım veya atımlar hakkında olumlu bir mesafe gözetlemesi elde edemediğini ifade için kullandığı bir terim. Bak. "sensing"

DOWN : English Turkish military

İNDİR, AŞAĞI:Bir topçu veya deniz topçu desteğinde:
Bir ateş isteğinde hedef yerinin bir müracaat noktasından yükseklikçe aşağıda bulunduğunu göstermek için kullanılan terim.
İhtirakli ile atışlarda, paralanma yüksekliğinde azaltma yapmak gerektiğini göstermek için kullanılan bir terim.
Topçuda, bir ateş komutunda, toprak açısının (şu kadar) milyem alçaltılması gerektiğini göstermek için kullanılan terim.
Havan ateşini tanzim için verilen bir ateş komutunda namluya (şu kadar) devirlik bir alçalış verileceğini bildirmek için kullanılan terim. Bak. "up"

DOWN LOCK : English Turkish military

KİLİTLEMEK:Hareketli kilit takımını aşağıda kilitli duruma getirmek. Bu işi yapan mekanizma

DOWN TIME : English Turkish military

İKMAL SÜRESİ:Bir ikmal deposunda, bir ikmal maddeleri isteğinin alınması ile bu maddelerin birliklere teslimi arasında geçen zaman

DOWN WASH : English Turkish military

AŞAĞIYA AKIŞ AÇISI, YALAMA GAZ AKIŞI:Hava araçları dikine kalkan uçaklar, helikopterler, roketler, güdümlü füzeler ve benzerlerinin kaldırıcı veya sürükleyici satıhlarına veya her ikisine kuvvet tatbikinden doğan basınçla gazların aşağı yönde akışı

DOWNGRADE (ABD SAVUNMA BAKANLIÐI) : English Turkish military

GİZLİLİK DERECESİNİ DÜŞÜRME:Gizlilik dereceli bir bilginin, Milli Güvenlik menfaatleri bakımından, daha düşük bir gizlilik derecesine ve gizlilik işaretinin, bu yeni gizlilik derecesini gösterecek işaretle değiştirilmesine ihtiyaç gösterdiğini tespit etmek. Bak. "classify"

DOWNGRADE (NATO, ABD SAVUNMA KURULU) : English Turkish military

GİZLİLİK DERECESİNİ DÜŞÜRME:Gizlilik dereceli bir malzemenin, hususun veya dokümanın güvenlik derecesinin düşürülmesi

DOWNWIND : English Turkish military

RÜZGAR ALTI:Rüzgarın estiği istikamet. Buna "leeward" da denir

DRAFT : English Turkish military

CELP:İstenen şartlara haiz olanların mecburi askerlik hizmeti için silah altına çağrılmaları. Buna "selective service" de denir