Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish military

English Turkish military
DRILL : English Turkish military

EĞİTİM:Ekip halinde çalışmak, kontrol ve disiplini geliştirmek ve kolaylık sağlamak için öğretilen ve tatbikatı yapılan hareketler

DRILL AMMUNITION : English Turkish military

EĞİTİM CEPHANESİ:Eğitimde kullanılan ve içinde paralama barutu bulunmayan cephane. Buna "dummy ammunition" da denir

DRILL CALL : English Turkish military

EĞİTİM BORUSU:Eğitime başlamak için çalınan boru işareti

DRILL MASTER : English Turkish military

EĞİTİM ÖĞRETMENİ:Erlere eğitim yaptıran şahıs

DRIVE : English Turkish military

SÜPÜRÜCÜ TAARRUZ:Büyük mikyasta yapılan taarruz; gayet kuvvetli taarruz:

DRIVER'S TRIP TICKET : English Turkish military

ŞOFÖR BAKIM VE GÖREV ÇİZELGESİ:Bir araç tayin memuru tarafından, belirli bir göreve çıkarma müsaadesi olarak, şoföre verilen form. Bu çizelge, aynı zamanda şoför tarafından yapılacak koruyucu bakım hizmetini de ihtiva eder

DRIVING AXLE : English Turkish military

MUHARRİK DİNGİL:Motor gücünü, yürütücü tekerleklere intikal ettiren dingil. Buna "live axle" da denir. Bak. "dead axle" ve "live axle"

DRIVING SPROCKET : English Turkish military

CER DİŞLİSİ:Bir tankın motor gücünü paletlere nakleden en son dişli tekerlek. DRONE (A. B. D. SAVUNMA BAKANLIĞI, SAVUNMA KURULU):UZAKTAN KOMUTALI ARAÇ:Uzaktan veya otomatik olarak kontrol edilen, kara hava veya deniz aracı

DRONE (NATO) : English Turkish military

UZAKTAN KOMUTALI ARAÇ:Otomatik veya uzaktan komuta edilen insansız kara deniz veya hava aracı

DRONE ANTISUBMARINE HELICOPTER : English Turkish military

UZAKTAN KOMUTALI DENİZALTI SAVUNMA HELİKOPTERİ:Bir muhripten harekata iştirak eden ve bir düşman denizaltısına bir denizaltı savunma silahı ile ateş edebilen küçük, hafif ve uzaktan kontrollü helikopter. Muhrip için, uzak menzilli bir helikopter vazifesi görür. OH50 olarak adlandırılır. OH50 A, 29 mil muharebe yarı çapı dahilinde 265 puanlık bir silah; 050 B, 30 mil muharebe yarı çapı dahilinde 500 paundluk bir silah ve 50 C, 30 mil muharebe yarı çapı dahilinde 750 paundluk bir silah taşıyabilir. Denizciler arasında kullanılan ismi DASH'dır

DROOP : English Turkish military

İNDİR, VEYA KISALT:Merminin gözetleyici-hedef hattında veya bu hatta paralel olarak (şu kadar) metre hareket ettirilmesi istendiğini göstermek üzere, bir topçu gözetleyicisi tarafından kullanılan atış düzeltmesi

DROOP STOP : English Turkish military

YAVAŞLATICI:Rotorların susmasını müteakip, helikopter rotor kanatlarının aşağıya doğru dikey hareketini sınırlayan bir araç

DROP : English Turkish military

İNDİR:Bir topçu veya deniz topçusu desteğinde gözetleyici/tanzimci tarafından ateşin hedef hattına paralel olarak menzilde azaltma yapmasını belirten düzeltme

DROP ALTITUDE : English Turkish military

ATLAMA İRTİFAI:Havadan atlamanın yapıldığı anda uçağın yerden olan gerçek yüksekliği

DROP HEIGHT : English Turkish military

ATLAMA YÜKSEKLİĞİ:Atma bölgesi ile uçak arasındaki dikey mesafe. Bak. "altitute"

DROP MASTER : English Turkish military

İRTİBATÇI:Bir paraşütle atlama sırasında, pilot ile grupbaşı arasında gerekli bilgiyi getirip götüren hava mürettebatından bir şahıs. Bak. "air dispatcher (cargo) "

DROP MESSAGE : English Turkish military

HAVADAN ATILAN MESAJ:Bir kara veya suüstü birliğine havadan atılan mesaj

DROP OR DROPPING ZONE : English Turkish military

ATMA BÖLGESİ:Hava indirme birliklerinin, teçhizatın veya ikmal maddelerinin atıldığı belirlenmiş bir bölge

DROP TEST : English Turkish military

PARAŞÜT AÇILIŞ DENEMESİ:Bir paraşüte bir manken bağlanarak uçaklardan atılması suretiyle yapılan deneme

DROP TRACK : English Turkish military

TAKİPTEN VAZGEÇMEK:Bir hava önlemesinde, belirli bir takip yapan ve rapor verme sorumluluğu bulunan bir birliğin takipten vazgeçip artık rapor etmemesi. Takipte alakalı diğer birlikler rapor vermeye devam edebilirler

DROP ZONE : English Turkish military

ATMA BÖLGESİ, ATLAMA BÖLGESİ:Hava indirme kıtalarının, teçhizat ve ikmal maddelerinin paraşütle atıldıkları veya ikmal maddeleri ve teçhizatın serbest düşüşle bırakabildikleri belirli bir bölge

DROPPABLE FUEL TANK : English Turkish military

ATILIR BENZİN DEPOSU:Fazla benzin taşımak maksadıyla, bir uçağın takılabilen benzin deposu. Bu depo, boşaldıktan sonra atılır. Bazen kalıp benzinle doldurulur ve sıçrayıcı bir yangın bombası olarak da kullanılır. Bak. "fire bomb"

DROPPAGE : English Turkish military

BORÇ KESİNTİSİ:Bir alacaklıya verilen paranın tamamı üzerinden kesilen ve ilgili tahsisat miktarına dahil edilmeyen para

DROPPING ANGLE : English Turkish military

BOMBA SALIŞ AÇISI:Uçak-hedef hattı ile, bombanın salıverildiği anda uçaktan yere indirilen düşey hat arasındaki açı. Buna "range angle" de denir

DROPPING GROUND : English Turkish military

RAPOR ATMA YERİ:Uçaklardan karadaki kıtalara haberlerin atıldığı mevki. Bak. "drop zone"