English Turkish military
EARMARKED FOR ASSIGNMENT ON MOBILIZATION : English Turkish military
NATO'YA SEFER İÇİN AYRILMIŞ KUVVETLER, NATO SEFER İHTİYAT KUVVETLERİ:NATO üyesi milletler tarafından, seferberlik veya harp halinde, bir NAT0 komutanına tahsisi, özel surette belirtilmiş kuvvetler. Bu kuvvetler belirtilirken, komutanlık emrinde ne zaman hazır olacakları, kabul edilmiş kademe sistemine göre açıklanmış olmalıdır
EARMARKING OF STOCKS : English Turkish military
NATO SEFER İHTİYAT STOKLARI:Belirlenmiş NATO Komutanlıkları tarafından, gerektiğinde istenilecek, ülkelerin savaş ihtiyat stoklarının seçilmiş kalemlerinin bir kısmını tanımlamak için ülkelerin normal olarak barış zamanında kabul ettikleri düzenleme
EARTH FIXED REFERENCE : English Turkish military
SABİT ARZ REFERANSI (HV.):Mevki belirlemek için bazı yeryüzü olaylarından faydalanan cihet belirleme sistemi
EARTH MOUND : English Turkish military
DONMA KABARINTISI:Bak. "frost mound"
EARTH SATELLITE : English Turkish military
ARZ UYDUSU, DÜNYA UYDUSU (HV.):Dünya çevresinde dönen bir cisim; özellikle yörüngeye insanlar tarafından oturtulan cisim, diğer bir deyimle "artificial earth satellite"
EARTH-BLEACH METHOD : English Turkish military
TOPRAK-KİREÇ KAYMAĞI USULÜ:Arazi üzerindeki bir sahayı, toprak-kireç kaymağı karışımı ile örtmek suretiyle, bulaşıcı maddelerden temizleme usulü
EARTH-BLEACH MIXTURE : English Turkish military
TOPRAK-KİREÇ KAYMAĞI KARIŞIMI:Genel olarak, kireç kaymağı ile kuru toprak, kum, kül veya testere talaşından ibaret bir karışım. Araziyi bulaşıcı maddelerden temizleme için kullanılır
EARTHING : English Turkish military
TOPRAKLAMA/ARZLAMA:Toprak ile ortak bir potansiyel temin etmek için yapının arasında bir nesne veya araç ve dünya kütlesi dahil olmak üzere, bir elektriksel bağlantı kurma işlemi. Bak. "bonding, grounding"
EARTHWORK : English Turkish military
TOPRAK TAHKİMATI:Özellikle topraktan yapılmış siper vesaire gibi sahra tahkimatı
EASE TURN : English Turkish military
"DÖNÜŞ HIZINI AZALTIN" ANLAMINDA BİR KOMUT:
EASTING : English Turkish military
SAĞA DEĞER:Harita üzerinde grid değerinin doğuya doğru, yani soldan sağa okunması
EBULLISM : English Turkish military
KAYNAMA:Biyolojik sıvılarda, atmosfer basıncı düşüşünün sebep olduğu su buharı kabarcıkları ve kaynama tesiri yüzünden kabarcık teşekkülü
ECCENTRIC : English Turkish military
DIŞ MERKEZLİ (HV.):Bir yörüngede, bir elips meydana getirecek şekilde bir daire merkezinden sapan, saptırılan
ECHELON : English Turkish military
KADEME:
Bir karargahın tali kısımları; örneğin ileri kademe "forward echelon", geri kademe "rear echelon" gibi.
Ayrı komuta seviyeleri. Örneğin; bir alaya nazaran tümen üst, tabur alt kademedir.
Derinliğine bir emir ve komuta sisteminin; taarruz kademesi, destek kademesi, ihtiyat kademesi gibi, belli başlı bir muharebe vaziyeti verilmiş bir parçası.
Tali kısımların birbirinin gerisinde, yana doğru, aynı yönde, eşit aralıklarla uzanması
ECHELON FORMATION : English Turkish military
KADEMELİ DÜZEN:Bak. "echelon"
ECHELON MAINTENANCE : English Turkish military
KADEME BAKIMI:Malzeme ve teçhizatın bakım ve onarımı ile ilgili sistem. Bu sistemde, çeşitli teşkillerdeki personel, aletler, ikmal maddelerinin mevcudiyeti ve zaman kavramı dikkate alınarak, işler, 1 nci; 5 nci kademeler arasında bölüştürülmüştür. Bu kademeler için bak. "first echelon maintenance", "second echelon maintenance", "third echelon maintenance", "fourth echelon maintenance", "fifth echelon maintenance"
ECHELON OF ATTACK : English Turkish military
TAARRUZ KADEMESİ:Bir taarruzun dalgalarından biri; taarruz eden birliğin kısımlarından biri. Buna "attack echelon" da denir
ECHELONED DISPLACEMENT : English Turkish military
KADEMELİ MEVZİ DEĞİŞTİRME:Bir birliğin, esas görevine ara vermeden, bir mevziden diğerine intikali. Normal olarak, birlik, (esas ve ileri kademe halinde) iki çalışma grubuna ayrılır ve esas kademe bulunduğu yerde çalışmaya devam ederken, ileri kademe yeni bir mevzie geçer; bu kademe burada çalışır duruma geldikten sonra, esas kademe kendisine katılır
ECHELONMENT : English Turkish military
KADEMELENME:Personel ve malzemenin, hücum veya muharebe takviye, geri unsurlar veya gruplar halinde tertibi
ECHELONMENT OF SUPPLIES : English Turkish military
İKMAL MADDELERİNİN KADEMELENMESİ:İkmal maddelerinin kıtalara dağıtımında aksaklığa meydan vermemek için, stokların; en büyüğü muharebe meydanının gerisine ve diğerleri de cepheye doğru azalan miktarlarla kademelenmek ve en küçüğü cepheye en yakın olmak üzere, kademeli şekilde depolanmaları
ECHELONS OF MAINTENANCE : English Turkish military
BAKIM KADEMELERİ:Bak. "maintenance categories"
ECHO : English Turkish military
EKO:Gönderilen bir palsın, taranılan sahadaki cisimlere çarparak geri dönmesi ile oluşan ve radar cihazları üzerinde görülen işaret. Bak. "blip" ve "pip"
ECLIPTIC : English Turkish military
EKLİPTİK DÜZENİ (HV.):Güneş çevresindeki arz yörüngesi düzlemi. Diğer gezegenler arası yörüngelerde bir referans olarak kullanılır
ECONOMIC ACTION : English Turkish military
EKONOMİK FAALİYET:Bir düşman kuvvetinin harp gücünü yıpratmak veya dost bir kuvvete ekonomik istikrar sağlamak gibi, başka bir devletin politikasını ve faaliyetlerini etkileme maksadı güden ekonomik tedbirlerin planlı şekilde uygulanması
ECONOMIC INTELLIGENCE : English Turkish military
EKONOMİK İSTİHBARAT:Milletlerin tabii kaynaklarıyla insan gücü kaynakları, endüstriyel imkanlarının derecesi ve bunlardan faydalanma şekilleri ile meşgul olan stratejik istihbarat kolu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani